Aşık Sırrı
Âşık Sırrı, (d. Tavşanlı, Kütahya; ö. ?), Kütahyalı halk ozanı.
18. yüzyılın ikinci yarısı ike 19. yüzyılın ilk yarısında yaşamıştır.[1] 1843'te Hacı Şemseddin-zâde Abdullah Lütfi Efendi tarafından yazılmış bir mecmuada Tavşanlı'nın Kayı Köyü ile ilgili yazdığı şiirlerden Kütahyalı olduğu anlaşılmaktadır.[2] Koşmalarından anlaşıldığına göre köyünden ayrılmış ve gurbet elde sıla hasreti çekmektedir. Köyünden ayrılmasının sebebi sipahi olmasıdır.[3]
Ailesi hakkındaki bilgiler sınırlıdır. 1814'te söylediği bir ağıtta "Rıdvan" isimli bir oğlu olduğu bilnmektedir. Daha süt çocuğu iken Rıdvan'ın ölümü Sırrı'yı çok üzmüş ve belki de gurbete düşmesine sebep olmuştur. Şiirlerinden anlaşıldığı üzere Sırrı ömrünü gafletle geçirmiştir. İhtiyarlık döneminde söylediği anlaşılan bir şiirinden; rahat bir hayat yaşadığı, çok günah işlediği, pişman olduğu, fakat son pişmanlığın fayda vermeyeceğini bildiği görülmektedir.[4]
Âşık Sırrı'nın kayıtlarda dört koşması, oğlu Rıdvan'ın ölümü üzerine yazmış olduğu bir ağıtı ve kahvecileri methettiği bir kahveci destanı bulunmaktadır.[5]
Kaynakça
- Fuad Köprülü, Türk Saz Şairleri, İstanbul, 1940, c,2, s,338
- Muallim Mustafa Hakkı, Kütahya Halk Şairleri, Kütahya, 1934, s, 1
- Kilisli Muallim Rıfat, Türklerde Yurt Sevgisi, İkdam, No.8759, "Metinler arasında üçüncü sırada yer alan koşma bu makalededir"
- Büyük Türk Klasikleri, Ötüken Yayınları, İstanbul, 1988, c,7, s,367
- Muallim Mustafa Hakkı, a.g.e., s, 2-3