Antik Yunanca lehçeleri
Antik Yunanca, Koine'nin (ortak dil - κοινη ) Yunanlılaşma döneminin batı dili olarak gelişmesinden önce Antik dönemde birçok lehçeye ayrılmıştır. Tıpkı Çağdaş Yunanca'nın Koine'den türeyen birçok lehçeye ayrılması gibi.
Bölge
Bilinen en eski lehçe Geç Tunç Çağı MÖ geç 2000 yılında Miken (Mykenai) Uygarlığı'nın ürettiği Doğrusal B (Linear B) tabletlerinden elde edilen bir dil olan Miken lehçesidir. Lehçelerin klasik dağılımı Miken Uygarlığı'nın yıkılışından sonraki Erken Demir Çağ göçleriyle meydana geldi. Kimileri Arkado - Kypriot (Arkadia - Kıbrıs) lehçesinin kullanımını çoğaltıp Arkadia'nın iç kısımlarında kalırken Miken lehçesi konuşanların bazıları Kıbrıs'a gitti. Bu Tunç Çağı'ından kalan, örneği olan tek lehçedir. Miken lehçesi örneklerinin arasındaki ilişki hala keşfedilmemiştir.
Aiol lehçesi genellikle Lesbos (Midilli) Adası'ında ve Küçük Asya'nın batı kıyısı Smyrna (İzmir)'nın kuzeyinde konuşuluyordu.
Dor istilası, Dor lehçesinin muhtemelen Kuzeybatı Yunanistan'dan Peloponnesos (Mora)'un kıyısına kadar yayılmasını sağlamıştır; örneğin, Pindaros'ta olduğu gibi Yunan lirik şiirinde çoğunlukla kullanılan lehçe Dor lehçesiydi. Kuzeybatı lehçesi bazen ayrı bir lehçe olarak sınıflandırılır, bazen de Dor lehçesinin içinde yer aldığı kabul edilir.
Makedonca bazı yazarlar tarafından başka bir Yunanca lehçesi, muhtemelen Dor ya da Kuzeybatı lehçesi ile ilgili, sayılıyordu.
İonia lehçesi çoğunlukla Küçük Asya'nın Smyrna ve onun güneyinde kalan bölgeyi içine alan batı kıyısında konuşuluyordu. Homeros'un İlias ve Odysseia'sı erken Doğu lehçesi olan Homeros lehçesinde ya da Destan lehçesinde yazılmıştı. İonia lehçesinin alt ya da kardeş lehçesi olan Attika lehçesi yüzyıllar boyunca Atina'nın dili olmuştur. Çünkü Attika lehçesi Büyük İskender'in fethi ve Yunanlılaşma'nın ( Hellenizm ) bunu takip eden yükselişinden önce Makedonya'da kabul görmüştür, bu lehçe sonradan ortak dile dönüşen yaygın bir lehçe haline gelmiştir.
Yunan Dili'nin Tarihi |
---|
İlk Yunanca (MÖ 2000) |
Miken lehçesi (MÖ 1600-1000) |
Antik Yunanca lehçeleri (MÖ 1000-330):
Aiol, Arkado-Kypriot, Attika-İonia, Dor, Lokris, Pamphylia; Homeros lehçesi. Muhtemelen Makedonca. |
Ortak Yunanca (MÖ 330-M.S. 330) |
Orta ÇağYunancası (330-1453) |
Çağdaş Yunanca lehçeleri (1453'ten itibaren) :
Kapadokya, Girit, Kıbrıs, Halk, Griko, Katharevousa, Pontos, Çakonya, Yevanca |
Önemli yazarlar
Attika lehçesinde Thukydides, İonia lehçesinde Herodotos ve Paroslu Arkhilokhos, Dor lehçesinde Alkman ve İbykos, Aiol lehçesinde Sappho ve Alkaios, Boiotia lehççesinde Korinna önemli yazarlardandır. Theselya ve Arkado-Kypriot lehçeleri hiçbir zaman edebi lehçe olmamıştır ve sadece yazılardan ve bir dereceye kadar [[Aristophanes'in alaycı taklitlerinden ( komedyalarından ) bilinir. Destan lehçesi, Dion Khrysostomos'a göre Aiol, Dor, Attika- İonia karışımıdır; buna rağmen Dor lehçesine ait unsurlar gerçekte Dor değildir, ama nispeten Aiol lehçesi içinde bir eskiye dönüştür.
Öbekler
Lehçeler kimi yetkili kişiler tarafından küçük farklarla bölümlere ayrılmıştır. Pamphylia Küçük Asya'nın dikkat çekmeyen bir lehçesidir ve genelde herhangi bir bölümde değildir. Şunu unutmamak gerekir ki Miken lehçesi 1952'de çözüldü ve bu yüzden burada verilen daha erken şekillerinden yoksundur.
Kuzeybatı Güneydoğu | Ernst Risch, Museum Helveticum (1955): | Alfred Heubeck: |
---|---|---|
Batı, Merkez, Doğu |
A. Thumb, E. Kieckers, Yunan Lehçeleri El Kitabı (1932): |
W. Porzig, Die Gliederung des indogermanischen Sprachgebiets (1954):
|
East Greek West Greek |
C.D. Buck, The Greek Dialects (1955):
|
Öbeklemede sorunlar
Yunan lehçelerinin varoluşu ne tek başına Merkez Noktası Kuramı ne de Dalga Kuramı ile açıklanabilir. Leonard Bloomfield Merkez Noktası Kuramı adlı eserinde: " Bazen, emin olmak için, tarih bize anit bir uyuşmazlık gösterir... Bu türden bir uyuşmazlık topluluğun bir kısmı göç ettiğinde oluşur. "
Yunan lehçeleri için merkez noktası ilk Yunancaydı, ama o sadece yeniden yapılandırmacıdır. Merkez noktası teorisi için en güçlü adaylar, eskiden beri farklı coğrafi bölgeleri tanıtan Doğu Yunan lehçesi ve Batı Yunan lehçesidir. Johannes Schmidt tarafından 1872'de tanımlanan Dalga Teorisinde: "Farklı dilbilimsel değişiklikler bir konuşma alanı üzerine dalga gibi yayılabilir..."
Lehçeleşmeyi yönlendiren ses değişmeleri
Eski Yunan lehçeleri sesli harflerdeki farklılıklarıyla bilinirdi. Bu farklılıklar ünlüler arasındaki s, ünsüzümsü i ve w'nin
İlk Yunanca'dan düşmesi sonucu meydana geldi. Böyle bir düşüş bitişme içerisinde iki vokalik sesbirimi getirdi, bu durum çoğu zaman "seslilerin çarpışması" olarak adlandırıldı. Bilinmeyen sebeplerden ötürü Yunanca konuşanlar bir aradaki iki sesliyi yanlış kullanımın bir türü olarak kabul ettiler ve üzerinden zaman geçtikçe bu yanlış kullanımdan sakınmak için telaffuzu değiştirdiler. Değiştirdikleri bu yol lehçeyi belirledi.
Örneğin deniz tanrısı için kullanılan kelime (onun geldiği dili ve kültürü önemsemeksizin) tarih öncesi şekli Poseidawon, iyelik hali Poseidawonos, -e hali Poseidawoni... vs. Ünlüler arasındaki w'nin düşmesiyle birlikte hem Miken döneminde hem de destanda bulunduğu şekliyle Poseidaon olarak kaldı. Attika lehçesi Poseidon diye kısaltırken, İyon lehçesi a'yı e'ye dönüştürür; Poseideon. Lehçeleşmeye ek olarak: Korinthos lehçesinde Potedawoni, Potedani ve Potedan olur; Boiotia lehçesinde Poteidaoni; Girit, Rodos ve Delphos lehçesinde Poteidan; Lesbos lehçesinde Poseidan; Arkadia lehçesinde Posaidanos; Lakonya lehçesinde Phoidan.
Bu ayrımların hiçbir şekilde birbirlerini izlemedikleri lehçelerden kolaylıkla anlaşılabilir. Bu değişikliklere bilinçdışı tepkinin temel olarak bir sesbirimden iki sesbirim yaratmaktan olduğu görünüyor, eğer üçüncü sesbirim yaratılırsa bu süreç "çekme" ya da bir sesbirim düşerse ve diğeri durursa buna da "uzaklaşma" denir. İyon lehçesindeki Poseideon'daki gibi bazen iki sesbirim tutulur ya da tutulur ve değiştirilir. Ses lehçesinin bir diğer ilkesi Hint-Avrupa dillerinde ünlü derecelenmesini takip eder. Hint-Avrupa dil ailesinde e derecesini e derecesiyle değiştirir ya da her ikisini de kullanmaz. Benzer olarak Yunanca mesela ei, oi,i,dizilerini miras bıraktı, ki bunlar e-, o- ve aynı sırada çiftsesin sıfır derecesidir. Onlar farklı fiil biçimlerinde görünür: leipo "terkediyorum", leloipa "terk etmiş bulunuyorum", elipon "terkettim" ya da lehçeleşmenin temeli olarak kullanılır: Attika lehçesindeki deiknumi "işaret ederim" ama Girit lehçesinde diknumi.
Yunanlılaşma Çağı (Hellenistik Çağ) sonrası
Çoğunlukla dillerin gelişmesinde lehçeleşme kardeş dillerin benzer olmamalarının sonucudur. Bu süreç Yunanca'da meydana gelmez, bunun yerine lehçeler standart Yunancayla değiştirilir. Nüfusun artması ve iletişim, konuşanlara daha yakın etkileşmeyi ve aynı otoriteler altında birleştirmeyi getirmiştir. Attika Yunancası her yerde edebi dil oldu. Buck der ki: "...Attika lehçesi edebi düzyazıda ölçüt olduktan sonra bile , her şehir kendi lehçesini kullandı, hem özelde hem de kamunun anıtlarında ve bunlardan bazıları şehirler arası nitelik gösterir, anlaşmalar gibi..."
MÖ ilk birkaç yüzyılda lehçeler belirli yerlerinkilerle yer değiştirdi: kuzey-batı Yunan lehçesi Koine, Dor lehçesi Koine ve tabii ki Attika Koine. İlk birkaç yüzyılda M.S. ve daha sonrasında diğerleri yaygın konuşmayla yer değiştirdi. Roma imparatorluğunun doğu ve batıya ayrılmasından sonra en erken Modern Yunanca oluştu. Lehçe dağılımı sonra takip ettiği gibiydi:
- Attika Yunancası
- Koine
- Bizans Yunan dili
- Modern Yunanca
- Halk Yunancası
- Katharevousa
- Yevanik
- Kıbrıs Yunancası
- Girit Yunancası
- Griko
- Pontus Yunancası
- Kapadokya Yunancası
- Roma Yunancası
- Dor Yunancası
- Tsakonian
Tsakonian Attik ya da Koine'den gelmeyen tek çağdaş Yunan lehçesidir.
Kaynakça
- en:Ancient Greek dialects bağlantısından çeviridir.