Bilgi toplumu
Ekonominin genelde bağlı olduğu alan tarih boyunca, zaman ilerledikçe değişiklik göstermiştir. Yerleşik hayata geçilmesiyle başlayıp gelişen tarım etkinlikleri "Tarım Toplumu"nu doğurmuş; makineleşme, fabrikalaşma gibi gelişmelerle, yani sanayi devrimi ile birlikte de "Sanayi Toplumu" kavramı ortaya çıkmıştır. Son dönemlerde hızla gelişen bilgi ve iletişim teknolojileri ise "Bilgi Toplumu" kavramının varlığına sebebiyet vermiştir.
Bilgi sektörünün ürünü olan mallar arasında bilgisayarlar, elektronik araçlar, elektronik haberleşme, reklam, eğitim, iletişimi geliştirme araştırmaları ve hizmetleri, sigortacılık, danışmanlık araştırma-geliştirme firmaları yer almaktaydı. ABD’nin 1977 yılındaki mali gelirinin yaklaşık yarısı bu sektörden elde ediliyordu. Bu nedenle yeni doğan bu toplumsal yapıya değişik adlar verilmiştir. Örneğin, Masuda ve Porat "Bilgi Toplumu" şeklinde bir adlandırma yapmıştır.[1]
Bilgi toplumunun farklı yaklaşımlara sahiptir. Öncelikle bilgi toplumu; yakın çağa damga vuran bilgi patlaması sonucu temel üretim faktörünün bilgi olduğu, bilginin işlenmesinde ve depolanmasında da bilgisayar ve iletişim teknolojilerini baz alan bir toplum yapısıdır. Ayrıca bir ülkedeki bilgi toplumu değerlendirmesi o ülkedeki Gayri Safi Milli Hasılanın kaçta kaçının bilgi sektörüyle doğrudan ya da dolaylı ilişkisine bakılarak yapılabilir.[2]
Türkiye de dünyadaki bilgi toplumu ile ilgili atılan adımları ve bu yöndeki çabaları takip etmiş böylece T.C Kalkınma Bakanlığı ile bilgi toplumu gerekliliklerini yerine getirme amacıyla “bilgi toplumu stratejisi geliştirmiştir. Böylece çeşitli raporlar ve araştırmalar ortaya çıkmış ayrıca bilgi toplumunun unsurları ile daha verimli çalışmalar gerçekleşmesi sağlanmıştır.[3]
Bilgi toplumunun özellikleri
- Sanayi toplumunda kullanılan insan ve makine gücü bilgi toplumunda yerini düşünce ve akıl gücüne bırakmıştır,
- Haberleşme bilgisayarın yaygın kullanımıyla hızlanmış ve daha kolay hale gelmiştir,
- Tüm dünyada üretilmekte olan bilgiye daha hızlı erişebilmek için bilgi ağları ve veri tabanları oluşturulmuştur,
- Eğitim sürekli hale gelmiş ve bireyselliği sağlanmıştır,
- Bilgi yoğun bir şekilde kullanılıyor ve üretiliyor ve bu bilgilerin aktarımı sağlanıyor,
- Sürekli yeni bilgilerin üretilmesine bağlı olarak nitelikli yayınların üretilmesi.[4]
Bilgi toplumunda eğitim kurumları
"Bilgi toplumunda en önemli görev üstlenen kurumlardan birisi, belki de birincisi üniversitelerdir. Çünkü üniversiteler bilgi ekonomisinin "hammadde"si olan bilginin üretiminden ve dağıtımından sorumlu temel kurumlardır. Bilgi teknolojisi diğer bütün kurumları olduğu gibi üniversiteleri de kökten bir biçimde etkilemektedir." [2]
"Bugün bilgi toplumunun gelişen trendlerine cevap vermenin çok uzağında olan okulun yeni bir yüze ve kimliğe ihtiyacı vardır. Bilgi toplumunun en büyük sermayesi olan eğitimli insana şekil verecek kurum olarak okulun işlevi, içeriği ve amaçları yeniden düşünülmelidir. Ekonominin bilgiye dayandığı bu yeni toplumda okulların performanslarından ve sorumluluklarından da beklentiler farklılaşmaktadır. Bilgi toplumunda yeni kimliğini kazanmaya hazırlanan okulun önemle üzerinde durması gereken bir diğer konu ise ait olduğu toplumun kültürünün özünü koruması ve devamlılığını sağlaması gereğidir. Toplumun değer yargıları eğitim yoluyla yeni nesillere aktarılarak sürdürülmelidir. Her şeyin hızla değiştiği ve herkesin zamanın yetersizliğini vurguladığı bu dönemde, her şey aynı hızla tükenmekte ve en büyük motivasyon unsuru başarma ve üstün olma duygusu yeterince yaşanamamaktadır Gittikçe hızını artırarak ve büyüyerek dönen bilgi çarkının içinde insanlar kaygan zeminlere tutunmaya çalışmaktadır. Bu noktada tutunacak dal toplumsal kültür ve inançlar olsa gerek." [5]
Kütüphanelerin rolü
Bilgi toplumunda demokratik düzenin devamlılığının sağlanılması zorunluluktur.25 Haziran 1998 yılında Gençlik ve Medya Komitesi'nin Avrupa Parlamentosuna sunduğu raporda belirtildiği gibi "kütüphanelere yatırım yapmak, demokrasiye ve eşitliğe yatırım yapmaktır". Bilgi toplumu, gerçek olan kütüphaneler dışında kalan; birden fazla ağın hizmetlerinden yararlanılarak oluşturulmuş sanal ,dijital ve elektronik kütüphaneleri de kapsayan geniş bir bilgi hizmeti alanı sunar.Bilgi toplumunda kütüphanecilerin sorumlulukları gelişen teknolojiyle birlikte değişime uğramıştır.Bilgi toplumunda kütüphaneler bu toplumun bireylerine yeni gelişen teknolojileri tanımlayan ve bunların kullanımına olanak sağlayan yerler haline gelmiştir.[6]
Sanayi toplumundan bilgi toplumuna
Devrim olarak nitelendirilen İngiltere'de dokuma sanayinde başlayan değişme süreci kısa bir sürede geniş bir coğrafya üzerinde etkisini göstermiştir."Sanayi Devrimi, küçük zanaat, tezgâh ve atölye üretiminin yerine, yeni teknik, buluş ve makinelerle donatılmış fabrika üretiminin geçmesidir" (Talas, 1981:29).1765'li yıllarda ilk dokuma atölyeleriyle temellerinin atıldığı varsayılan sanayi devrimi; demir çelik, ulaştırma sanayindeki buluşların ardından 1880'lerde benzin motorlarının hayatımıza girmesiyle olgunlaşmaya başlamıştır. İçinde bulunduğumuz yıllara gelindiğinde toplumsal yapıları derinden etkileyen teknolojik gelişmeler ve bilginin doğal yapısında ilerlemeler olmuştur.Gerçekleşmekte olan bu değişim sürecini Amitai Etzioni “modern- sonrası çağ”, George Lichtheim “burjuva-sonrası toplum”, Herman Kahn “ekonomi-sonrası toplum”, Murray Bookhichn “kıtlık-sonrası toplum”, Kenneth Boulding “uygarlık-sonrası toplum” ve Daniel Bell`de yalnızca “Sanayi-sonrası Toplum” olarak nitelemektedir. 1960'lı yıllardan itibaren gerçekleşen bilgi devrimi sürecinde en önemli kaynak bilgidir.Bilgi artışının hızlı olması. değişimin ve gelişimin hızlı olması toplumsal yaşamın en önemli özelliklerindendir.[7]
Bilgi ekonomisi
Ekonominin temel anlayış toplum türlerine göre farklılık gösterir. Sanayi toplumunda genel olarak endüstriyelleşme ve sanayiye bağlı üretim temel faktördür. Bilgi toplumunda ise bilgi ekonomi içerisinde bir üretim faktöre ve üründür. Bilgi toplumunun özelliklerinden biri de bu tür toplumların istihdam yapısında bilgiyle ilişkili işlerin daha büyük bir paya sahip olmasıdır.[8]
Bilgi teknolojileri
"Toplumlar tarihsel süreç içerisinde incelendiğinde geçmişten günümüze kadar toplumsal gelişim açısından bilginin ne denli önemli bir kavram olduğu anlaşılmaktadır. Tarım toplumunda insan gücü ne kadar önemli ve bu gücü elinde bulundurabilen toplumlara sağladığı faydalar ne denli büyük ise öylede günümüz toplumları açısından da bilgi ve bilgi teknolojilerine sahip olmak ve bu teknolojiyi etkili bir biçimde kullanabilmek o denli önemlidir. Bilgiyi elde edecek ve onu etkili bir biçimde kullanmak isteyecek toplumlar açısından bilginin elde edilişi kadar önem taşıyan bir başka konuda elde edilen bilgilerin kullanımı ile ilgilidir. Bilgiyi elde edecek olan insan ve dolayısıyla bilgi teknolojisini kullanacak olan yine insandır. Bu bağlamda bilgiyi yönetecek de yine insandır. İşte bu durum bilgi toplumlarını insanın gelişimine ayıracakları kaynağı, bilgiye ulaşma ve bilgiyi yönetme adına sarf edilecekleri enerji ile birlikte değerlendirme zorunluluğuna itmiştir. Bilginin işlenmiş ve depolanabilen bir yapıda olması toplumlar açısından hayati bir durumu özetlemektedir. Bunun yanında bilgi toplumunu meydana getirecek olan bilgi teknolojilerinin kullanımı da uzmanlık isteyen bir diğer konudur. Bu teknolojilerin üretimi ve kullanımı toplumların gelişmişlik düzeylerini belirler ve bu toplumların günümüz düzenindeki konumlarını güçlendirir. Sadece bilgisayar teknolojisindeki gelişmeler dahi takip edilse toplumlar arasındaki mesafelerin ne denli hızla açıldığı ve bu durumun oluşmasında bilgi teknolojilerinin kullanımının ne denli önemli olduğu kolaylıkla anlaşılabilecektir." [4]
Bilgi toplumunun etkileşimde bulunduğu en önemli kavram “bilgi teknolojileri”dir. Teknoloji alanındaki gelişmeler toplumsal yaşamda önemli değişikliklere yol açmıştır. Özellikle iletişim alanındaki gelişmeler ve bilgisayar kullanımının yaygınlaşması ile küreselleşme artmış bilgi insanların sadece yakın çevresiyle değil uluslararası çevrede paylaşılan bir ürün haline gelmiştir. Ayrıca teknolojik gelişmeler ekonomi, sanat, kültür, eğlence gibi alanlarda yeni ilişkilere yol açmakta ve ülkelerin gelişimi için fırsat sunmaktadır.[8]
Kaynakça
- Kocacık, F. (2003). Bilgi toplumu ve Türkiye. Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 27 (1), 1-10.
- Tonta, Y. (1999). Bilgi toplumu ve bilgi teknolojisi. Türk Kütüphaneciliği, 13 (4), 363-375.
- http://www.bilgitoplumu.gov.tr/
- Selvi, Ö. (2011). Bilgi toplumu, bilgi yönetimi, ve halkla ilişkiler. Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi, (3), 191-214.
- Genç, S. Z. ve Eryaman, M. Y. (2007). Değişen değerler ve yeni eğitim paradigması. Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 9 (1), 89-102.
- Rukancı, F.ve Anameriç, H. Bilgi Toplumu ve Toplumun Bilgilenmesinde Kütüphanelerin Rolü. 06 Aralık 2013 tarihinde ,http://webcache.googleusercontent.com/u/ankara?lr=&safe=off&domains=ankara.edu.tr&sitesearch=ankara.edu.tr&site=search&start=0&hl=tr&q=cache:XcrEan-p6BYJ:http://acikarsiv.ankara.edu.tr/browse/5/165.htm+bilgi+toplumu+ve+k%C3%BCt%C3%BCphaneler&ct=clnk adresinden erişildi.
- 07 Aralık 2013 tarihinde http://www.sosyolojidernegi.org.tr/kutuphane/icerik/nair_guney.pdf 13 Aralık 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. adresinden erişildi.
- Çakın,İ.(2011).Bilgi ve Belge Yönetimine Giriş.Yayınlanmamış Ders Notları, 5-7