Plevral efüzyon
Plevral efüzyon plevral boşlukta sekresyon-absorpsiyon dengesinin bozulması sonucu sıvı birikimidir.
Plevral efüzyon | |
---|---|
| |
Göğüs röntgeninde görülen plevral efüzyon. | |
Uzmanlık |
Göğüs hastalıkları |
Tanım
Plevral efüzyon, paryetal ve visseral plevra arasındaki potansiyel boşluğa (plevral boşluk) sıvı birikimidir. Gelişmekte olan ülkelerde en sık sebepler konjestif kalp yetmezliği, kanserler ve pnömonidir.
Oluşum
Sağlıklı bir insan da paryetal plevra tarafından az miktarda sıvı salgılanır. Bu sıvı soluk alıp verme sırasında akciğerin sürtünmesini azaltmak ve kontraksiyonunu önlemek için gereklidir. Salgılanan sıvının fazlası ise visseral plevra tarafından emilir. Plevral boşluğa geçen sıvı miktarında artma veya sıvı emiliminde azalma plevral efüzyona neden olur. Efüzyon etkenine göre sıvı transüda ve eksüda şeklinde birikir.
Sebepler
Konjestif kalp yetmezliği gibi hidrostatik basıncın arttığı veya onkotik basıncın azaldığı(nefrotik sendrom) durumlarda protein içeriği az olan transuda vasfında mayi birikimi olur. Konjestif kalp yetmezliği en sık transuda nedeni iken, asitli siroz, periton diyalizi ve nefrotik sendrom daha az sebeplerdir.
Eksuda tipinde plevral effüzyon ise daha çok akciğerin hastalıklarına bağlı olarak protein içeriği zengin sıvı birikimidir. Kanserler,bakteriyel pnömoniler ve pulmoner emboli sıklıkla altta yatan nedendir. Bunlar dışında romatolojik hastalıklar (sistemik lupus eritromatozis, romatoid artrit), viral ve mantar kaynaklı pnömoniler, ilaçlar (amiadaron), radyoterapi,kalp cerrahisi daha nadir sebeplerdir. Kanser türleri içinde ise en sık akciğer ve meme kanseri plevral efüzyona sebeptir.
Çeşitler
Transuda ve eksuda ayrımını yapmak için Light kriterleri kullanılır. Bu yöntemin eksuda için duyarlılığı %98, özgüllüğü %65 civarındandır. Ayırım tedaviyi şekillendireceği için önemlidir. Pulmoner embolide ve diüretik kullanan kalp yetmezliği hastalarında bu ayrımı yapmak zordur.
Semptom
Plevral efüzyonu olan hastalar, sıklıkla nefes darlığı ve göğüs ağrısı şikayetiyle hastaneye başvururlar. Altta yatan hastalığa bağlı olarak semptomlar değişebilr, Göğüs ağrsı genellikle plöritik tipdedir. Sıvı birikiminin olduğu tarafta akciğer seslerinde azalma ve perküsyonla matite alınması tipik fizik bakı bulgularındandır.
Eğer hastada en az 100- 150 ml sıvı birikimi olmuşsa posterior anterior akciğer grafisinde görülebilir. Yatarak çekilen grafilerde ise arka plevral boşlukta bulanıklaşma oluşur. Thoraks tomografisi şüpheli olgularda ve sıvı miktarının az olduğu durumlarda oldukça kullanışlıdır. USG mayi birikimini saptamak için kullanılacak yöntemlerden biridir.
Tedavi
Hasta istirahat halindeyken nefes darlığı çekiyorsa, sıvının boşaltılması gereklidir. En fazla 1000-1500 cc sıvı, yavaş bir şekilde vücuttan uzaklaştırılmalıdır.Daha fazla miktarda veya hızlı yapılacak torasentez, akciğerde ödeme (pulmoner reakspansiyon ödemi) neden olur. Ampiyem veya antibiyotik dirençli pnömoni, anerobik bakteri infeksiyonu,akciğerde hava sıvı seviyesi görülmesi, akciğerin %50`sinden fazlasında infiltrasyon olması gibi durumlarda ise göğüs tüpü takılması önerilmektedir. Kalp yetmezliğine bağlı sıvı birikimlerinin %75 ise 2-3 günlük tedaviyle düzelir. 3 günü geçmesi durumunda yine torasentez yapılmalıdır.Hasta bölge için ekspansiyon egsersizleri verilmelidir.