Siyasi yolsuzluk
Siyasi yolsuzluk(Kleptokrasi), devlet yetkililerinin ya da bağlantılarındaki kişilerin gayrimeşru olarak özel kazanç için güçlerini kullanmasıdır. Bir makam sahibi tarafından yapılan yasa dışı bir eylemin resmi görevleriyle doğrudan ilgili olması veya yasal olmasına karşın ticari ilişkilerde makamın gücünü kullanmak da siyasi yolsuzluğa örnek teşkil eder.
Yolsuzluk biçimleri rüşvet, haraç, kayırmacılık, baskı, zimmete geçirme şeklinde gerçekleşebilir. Yolsuzluk, uyuşturucu kaçakçılığı , kara para aklama ve insan kaçakçılığı gibi suç girişimlerinini kapsayabilir, ancak bu faaliyetlerle sınırlı değildir. Siyasi muhaliflerin bastırılması ve genel polis şiddeti gibi hükûmet gücünün kötüye kullanılması da siyasi yolsuzluk olarak değerlendirilir. Örneğin Masiulis davası, tipik bir siyasi yolsuzluk örneğidir.
Yasadışı yolsuzluğu oluşturan faaliyetler ülkeye veya yargı yetkisine bağlı olarak değişmektedir. Örneğin, bir yerde yasal olan bazı siyasi finansman uygulamaları başka bir yerde yasa dışı olabilir. Bazı durumlarda, hükûmet yetkililerinin yasal veya yasadışı eylemleri ayırt etmeyi zorlaştıran geniş veya kötü tanımlanmış yetkileri vardır. Dünya çapında, yalnızca rüşvetin yıllık 1 trilyon ABD dolarını kapsadığı tahmin edilmektedir.[1] Sınırlandırılmamış politik yolsuzluk hali olarak tarif edilen "hırsızlar rejimi" kleptokrasi olarak bilinir.
Kurumsal yolsuzluk gibi bazı rüşvet biçimleri diğer belirgin kişisel kazanım türlerinden ayrılmaktadır.[2]
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- "African corruption 'on the wane'". 10 Temmuz 2007. 22 Nisan 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Şubat 2019 – news.bbc.co.uk vasıtasıyla.
- Thompson, Dennis. Ethics in Congress: From Individual to Institutional Corruption (Washington DC: Brookings Institution Press, 1995). 0-8157-8423-6