Francisco de Vitoria
Francisco de Vitoria (1486? - 12 Ağustos 1546), İspanyol sömürgeciliğine karşı Amerika Yerlilerinin haklarını savunan ve haklı savaş kavramını daraltmaya çalışan İspanyol ilahiyatçı.
Dominiken tarikatına girdikten sonra Paris Üniversitesi'nde öğrenim gördü. Daha sonra aynı üniversitede ders verdi, toplam 16 yıl burada kaldı. 1523'te İspanya'ya dönerek Valladolid'de ders vermeye başladı. 1526'da öğrencilerin büyük bölümünün desteğiyle Salamanca Üniversitesi'nde ilahiyat kürsüsü başkanı seçildi. Bu dönemde sömürgeciliği ahlaki açıdan sorgulamaya başladı.
Salamanca Üniversitesi'ndeki öğrenim, yeni Rönesans düşüncesinin, ortaçağın skolastik usavurma yöntemleriyle aktarılmasına dayanıyordu. Vitoria, İspanya ile Fransa arasındaki savaşlar konusunda burada yaptığı konuşmalarda, heretiklerden ya da Osmanlılardan kaynaklanan tehdidi ciddiye almadığı için Fransa kralının suçlu olduğu yönündeki İspanyol görüşüne karşı çıktı. İspanya'nın da hatalı olduğunu ve iki ülke arasındaki çekişmenin Hristiyanlığa yıkım getireceğini öne sürdü.Kralın danışmanlarını, saray görevlilerini ve valileri şiddetle eleştirdi; din adamlarını da bölgelerinde oturmadıkları, aynı zamanda birden çok görev üstlendikleri ve yoksullara karşı kayıtsız kaldıkları için sert bir dille suçladı.
Vitoria, İspanya'nın Amerika'daki fetihlerinin haklılığına da kuşkuyla bakıyordu. Ona göre yalnızca çoktanrıya tapındıkları ya da Hıristiyanlığı benimsemeye yanaşmadıkları için insanlara savaş açmak yanlıştı; inanç ancak iradeyle benimsenebilir, zorla dayatılamazdı. Çoktanrıcılar Tanrı'ya karşı işledikleri suçtan ötürü cezalandırılamazdı, çünkü Hıristiyanlar da en az onlar kadar bu tür suçlar işlemişlerdi. Papa, Avrupalı hükümdarlara ilkel topluluklar üzerinde egemenlik hakkı tanıyamaz, ancak bu topraklardaki misyonerlik alanlarını belirleyebilirdi. Çoktanrıcılar da akıl sahibi varlıklar olduğuna göre onların da kendi mülklerine sahip olma ve yöneticilerini seçme hakkı vardı. Daha önceden üzerinde insan yaşayan topraklar için keşiften söz edilemezdi; fetih ise ancak masum insanları yamyamlık ve insan kurban etme gibi uygulamalardan koruma gerekçesiyle savunulabilirdi. Fethedilen toprakların yönetimini üstlenen bir Hristiyan hükümdar o topraklarda yaşayanlara kendi ülkesindeki uyruklarıyla eşit haklar tanımak zorundaydı. Fethedilen topraklara, yasaların nasıl işlediği denetlemek için görevliler göndermek de hükümdarın sorumlulukları arasındaydı.
Vitoria, Salamanca'da Aquino'lu Aziz Tommaso'nun yapıtlarıyla ilgili incelemeleri yeniden canlandırdı. Kendi yazıları ise, öğrencilerinin tuttuğu ders notları ve yılın önemli olaylarını özetlediği metinler dışında günümüze ulaşmadı. Savaş konusundaki yazıları, savaşın vahşetini sınırlama olanaklarını araştırmaya yönelikti. Ona göre, vicdanı savaşın yanlış olduğunu söyleyen kişi savaşa katılmamalıydı.
Vitoria'nın ahlaki ilkelerin uygulanmasına ilişkin görüşleri, imparator V. Karl (Şarlken) sık sık ona danışmaya yöneltti. 1530'da da imparatoriçe, İngiltere kralı VIII. Henry'nin karısını boşaması konusunda görüşlerini sorunca, Vitoria evlilik üzerine bir dizi konferans verdi. Vitoria'nın açık eleştirileri Karl'ın ona duyduğu yakınlığı etkilemedi.
Vitoria yaşadığı dönemde çok yaygın bir nüfuz kazandı; yalnız öğretim kurumlarını değil kralın danışma kurullarını da derinden etkiledi. Yetiştirdiği öğrencilerin çoğu, Salamanca ve başka üniversitelerde önemli kürsülerin başına geçti. Bazı çağdaşlarıyla birlikte Vitoria, bir süre uluslararası hukukun da kurucusu sayıldı. Ama onun hukuk anlayışı geleneksel devletler hukukuna daha yakındır.