Körleşme (roman)
Körleşme (Die Blendung, tam türkçe çevirisi: Kamaşma), 1981 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Elias Canetti'nin ilk olarak 1935'te Almanya'da yayımlanmış tek romanı.
Die Blendung | |
Körleşme - Payel Yayınları | |
Yazar | Elias Canetti |
---|---|
Çevirmen | Ahmet Cemal |
Ülke | Almanya |
Dil | Almanca |
Tür | Roman |
Yayımcı | Payel Yayınları |
Sayfa | 518 |
ISBN |
97538-804-4-2 Geçersiz ISBN (Türkçe) |
Yazıldığı dönem
Körleşme, yazıldığı dönem açısından ve yazarı açısından içinde çeşitli ipuçları barındıran çağının ötesinde bir edebi eserdir. 1930'ların başında Nasyonal Sosyalizm'in ayak seslerinin yeni duyulmaya başladığı bir dönemde, yahudi kökenli bir Alman vatandaşı olan Elias Canetti tarafından yazılmıştır. Canetti'nin kitle ve iktidar ilişkisine duyduğu yakın ilgi bu ilk kitabında bile yoğun şekilde hissedilir. Canetti bu romanı yazdığında henüz 26 yaşındaydı.
Kitap, I. Dünya Savaşı ile II. Dünya Savaşı arasındaki dönemde, Almanya'nın ilk dünya savaşının yenilgisini üzerinden atamadığı ve yenilgi psikolojisinin faşizme önayak olduğu bir dönemi, bu dönemde faşizme taban olacak sıradan insanları tüm çıplaklığıyla anlatır.
Kitabın anti-kahramanı, bir sinolog olan Kien'in tüm tutkusu kitapları ve bilimdir. Tüm dünyası 25 bin kitap içeren evinden ibaret olan Kien kendini dış dünyadan soyutlamış, kendinden başka herkesi değersiz, cahil, küçük gören kibirli ve bencil aydının bir prototipidir.
Konusu
Kitap üç bölümden oluşmaktadır:
Dünyasız Bir Kafa : Evinde dışarı adım atmayan kitapları ve bilimi ile yaşayan Kien'in ev içindeki hayatını anlatan bu bölümde, hizmetçisi Therese'ye, kitaplarına gösterdiğine inandığı yakın ilgiden dolayı yakınlaşması ve evlenmesi anlatılır. Bölüme verilen isimden anlaşılacağı gibi, Kien'in kafasında oluşturduğu, dış dünyadan tamamen bağımsız iç dünyasında yaşar. Bu bölümde, bu dünyasız kafa tüm açıklığıyla ortaya serilir.
Kafasız Bir Dünya : İkinci bölümde, evinden dışarı hiç çıkmamış, insanlarla ilişki kurmayı bilinçli olarak reddetmiş Kien, eski hizmetçisi, yeni karısı Therese tarafında sokağa atılır ve daha önce tanımadığı bir dünyaya zorunlu bir adım atar. Küçük gördüğü, değersiz bulduğu insanların elinde oyuncak olması, oradan oraya savrulması anlatılır bu bölümde. Bu dünya, rasyonaliteden uzak, kafasız bir dünyadır.
Kafadaki Dünya : Bu bölümde, tüm yaşadıklarından sonra kafasında oluşturduğu yeni dünyanın delilik sınırlarına getirdiği Kien'in trajik sonu anlatılır.
« Canetti’nin romanı, James Joyce’un Ulysses ile erişmek istediğinin ötesine geçen bir adımdır… bu roman, gerçekçi romanın hiçbir zaman başaramadığı bir şeyi; olaylar ile yaşananlar arasındaki değişken sınırla, insanoğlunun kendi eliyle kurduğu, sonra da kendisine yabancılaşmış, düşman kesilmiş bulduğu dış çevreyi, yepyeni biçim içerisinde ve en uçta sayılabilecek araçlarla betimlemeyi başarmaktır. Bu yapıt, roman türünün varabileceği en uç noktayı mı belirtmektedir, yoksa roman alanında yepyeni olanaklara götüren bir yolu mu – bu, irdelenmeye değer. » | |
(Frankfurter Zeitung) |
« Yüzyılımızın en büyük romanlarından olan Körleşme’nin çekiciliği, ilk okuyuşta ancak Karamazof Kardeşler’le ya da James Joyce’un Ulysses’i ile karşılaştırılabilir. Yapıtın tüm zenginliğinin bilincine varmak ise ancak zamanla üstesinden gelinebilecek bir iştir. Uygarlığın yıkılışıyla insanoğlunun aşağılanması, romanın konusunu oluşturur. » | |
(Prof. J. Isaacs) |