Klein und Wagner
Klein und Wagner Hermann Hesse’nin 1919 yılında yayımlanmış öyküsüdür.
İçeriği
Aile babası, aynı zamanda bir banka memuru olan Friedrich Klein bir miktar parayı zimmetine geçirdikten, evraklarda sahtecilik yaptıktan sonra trenle güneye doğru kaçar. Tüm kuşkusuyla yaptığına bir anlam yüklemeye çalışır, içinden gelmese de yaptığını düşünür ve sonunda kendisini tesadüfen bir İtalyan kentinde bulur. Burada aradan kısa bir süre geçtikten sonra dansçı Teresina ile karşılaşır ve bu karşılaşmadan sonra içindeki derin istekler ile halkın ahlakı arasında gidip gelmesi daha bariz ortaya çıkar. Klein’ın aklına sürekli olarak cinnet geçirdiği bir sırada ailesini öldüren ilkokul öğretmeni Ernst August Wagner gelir ve kendisini “bir nevi onunla bağlantıymış gibi” hisseder. Klein kendisini halkın yaşamına adamıştır; bir başka boyutuyla bu durum, kendi kimliğini bulmadaki ve (Carl Gustav Jung bağlamında) kendi içerisinde yaşamadaki geç kalmış çabaları boşuna çıkardığı anlamını içerir. Hiç durmadan kuşkuya düşer, korku ve suçluluk duygusu hiç peşini bırakmaz. Sonunda uzun süredir aklında olan intihar isteğine kulak verir ve kaçışından bir hafta sonra yakınlarda bulunan gölde boğulur. Öykü Klein’in son anlarını aydınlatıcı bir şekilde sona ermektedir.
Kısa analizi
Hesse bu kitabında kullandığı özgün ve dolaylı anlatım sayesinde ve iç çatışmanın, yerin ve kahramanın ayrıntılı bir şekilde ele alması yoluyla yeni bir yazı tarzı ve anlatı türü geliştirmiştir. En başta insanın gözünde basit polisiye romanı canlansa da bunun arkasında James Joyce'un 1922 yılında yayımlanan romanı Ulysses'i andıran bir çağdaş psiko-dram kendisini belli etmektedir.
Bozkırkurdu romanından bilindiği üzere yazar, anlatısında dil akışını ve ritmini kahramanın hislerine göre ayarlamaktadır. Klein und Wagner bir antagonist (karşı kahraman) ile erken Modernizm’deki yaşamın bir portresini ortaya çıkarmaktadır. Friedrich Klein bir yandan halkçı değerlere uygun biri olarak karşımıza çıkarken diğer yandan bir anda kendi içinde kaybolup gitmektedir. Halkçı dünya, geleneksel yaşam kuralları, değerler ve hedefler Klein için onu sıkan, zorlayan bir korse gibi olmuştur. Bu halkçı ve Klein için çok dar ya da tamamen yanlış seçilmiş bir hayat onun halkçı yaşam kurallarını ve değerlerini ihlal etmesine neden olmaktaydı. Yaşam kurallarına kendisini uydurmadaki aşırı tutumu onun başarısız ve rahat bir yaşamı elde etmesine neden olsa da kaçmasına neden olan, gittikçe artan huzursuzluğunu da tetiklemiştir. Klein’ın onu daraltan halkçı korseyi üzerinden atma girişimi onu kendi içine yönlendirmiştir; ancak bu Klein'ın kendisini çaresiz ve işe yaramaz olarak görmesine, sonunda ise ölmesine neden olmuştur. Klein halkçı dünyayı küçümsese de kendisini gelecek korkusundan ve geçmişin yükünden kurtaramamaktadır; ayrıca bu duyguların onu esir almasına engel olamamaktadır.
Klein peşin hükümlü birisidir; hayatının tüm evrelerinde halkçı dünya ona kendisini tanıma, kendisini sevme ve yaşamayı öğrenme olanağı sunmamaktaydı.
Öğretmen Ernst August Wagner figürü ile birlikte Hesse kendi zamanında medyaya da yansıyan cinnet olaylarına bir göndermede bulunmaktadır. Ernst Wagner olayı popüler olması nedeniyle tartışmaları bireyin ve aynı şekilde toplumun yükümlülüğü üzerinden ilgi çekici hale getirmeye uygundur.
Otobiyografik İlişki
Hesse 1919 yılının Nisan ayında Güney İsviçre’ye gelip sonunda Montagnola'ya yerleştiğinde karısını ve üç oğlunu terk etmede zor bir karar vermek durumunda kalmıştır. Bern'de savaş esirlerinin bakımı için bir merkez kurulmuştur. Bu merkezin kurulması Hesse'nin ailesinden ayrılmasını gerektirmiştir. Hesse, ilk karısı Maria'nın 1918 yılının ocak ayında ağır bir psikolojik rahatsızlığa yakalanması ve depresif tutumlarının 1925 yılına kadar bir hastanede tedavi edilmek zorunda kalması sonucu bir buçuk yıl boyunca psiko-analiz ile meşgul olmak zorunda kalmıştır. Karısının tedavisini yürüten Carl Gustav Jung Hesse’nin çocuklarının velayetini karısına bırakıp yazarlık yolunda devam etmesi sonucuna varmıştır. Fakat Maria çocuklarının arkadaşlarının yanında, bakıcı ailelerin yanında ve yetiştirme yurtlarında bakımının sağlanabilmesi için çocuklarının geçimini sağlayamayacağını kabul etmiştir.
Hesse evliliğinin başarısızlıkla sonuçlanmasının nedenini karısında değil, kendisinde aramıştır. Onu en çok üzen şey çocuklarından ayrı kalmak olmuştur. Hesse, karısı ve üç çocuğunun öyküsü birebir Klein und Wagner kitabında yer almakta ve bir şekilde kendini belli etmektedir. Kitapta Klein karısını ve çocuklarını öldürmüştür ve gerçekleştirdiği bu canice olaydan Wagner takma ismini kullanarak kaçıp kurtulmak istemiştir.