Nakâ'id
Nakâ'id (Arapça: نقائض), Nakîda (Arapça: نقيضة), yahut Türkçede kimi zaman yanlış transkribe edilen şekliyle nakaiz veya nakiza, klasik Arap şiirinde hiciv sanatının altında tasnif edilen bir hiciv şekildir.[1]
Etimoloji
Nakâ'id sözcüğü, Arapçada nakîda kelimesinin çoğul formudur. Bu sanat, literatürde kimi zaman nakâ'id kimi zamansa nakîda şeklinde geçmektedir. Arapçada nakîd sözcüğü, "zıt, karşıt, tezat" gibi manalar ihtiva etmektedir. Bu terimler, bozmak, geçersiz kılmak, çürütmek gibi çeşitli anlamları taşıyan nakada fiilinden türetilmiştir.[2] Bu terim Türkçede bazen dat (ض) harfinin z harfiyle transkribe edilmesi nedeniyle, nakaiz veya nakiza şeklinde kullanılmaktadır.
Mahiyeti
Nâkâ'id olgusu, Arap hicvinin mühim terimleri arasında yer almaktadır. Câhiliye döneminden itibaren icra edilen bir sanat olmasına karşın, daha çok Emevî döneminde doruk noktasına ulaşacaktır. Bir hiciv kasidesinin nakîda sayılabilmesi için, belirli bir takım koşulları sağlaması gerekmektedir. Öncelikle bir kasidenin nakîda olabilmesi için, iki yergicinin birbirlerine karşı hicviye şiirleri söylüyor olmaları gerekir. İkinci şair bir nakîda örneği ortaya koymak için, ilk şairin söylediği hicviyenin kafiye ve veznine uygun olarak başka bir yergi şiiri söylemelidir. Böylelikle nakâ'id sanatının temel şartları sağlanmış olur.[2] el-Ahtal, el-Farazdak ve Cerîr önemli nakâ'id şairleridir.
İleri okumalar
- Esat Ayyıldız, Klasik Arap Şiirinde Emevî Dönemine Kadar Hiciv. Ankara: Gece Kitaplığı, 2020. s.130-135.
Kaynaklar
- Esat Ayyıldız, Klasik Arap Şiirinde Emevî Dönemine Kadar Hiciv. Ankara: Gece Kitaplığı, 2020. s. 130-135
- Esat Ayyıldız, Klasik Arap Şiirinde Emevî Dönemine Kadar Hiciv. Ankara: Gece Kitaplığı, 2020. s.130-135.