Küçüközlü, Zile
Küçüközlü, Tokat ilinin Zile ilçesine bağlı bir köydür.
Küçüközlü | |
---|---|
Ülke |
|
İl | Tokat |
İlçe | Zile |
Coğrafi bölge | Karadeniz Bölgesi |
Nüfus (2000) | |
• Toplam | 570 |
Zaman dilimi | UTC+03.00 (UDAZD) |
İl alan kodu | 0356 |
Posta kodu | 60400 |
Küçüközlü köyünün tarihi 1400 yıllarına kadar uzanır. Köyün ismi bu tarihlerde Osmanlı vergi defterlerinde anılmaktadır. Çavuşların Dedesi, Kır Mahmut Aydın tarafından gelen ve Osmanlı Devleti tarafından köye yerleştirilen devlet ricalindendir. Yıllarca Maşat Ovası'nın aşar vergisini toplamıştır. Söylenenlere göre vergi toplandığında sürülerce küçükbaş ve büyükbaş hayvan evine gelirmiş.
Köyün tarihi ve önemli şahsiyetler hakkındaki anlatılardan bazıları şu şekilde aktarılabilir:
Kır Mahmut un kızı Kınaş, köyün erkeklerini önüne katar adaya kadar kovalar Sizin gibi erkekleri ben tumanımdan çıkarırım dermiş.
Gözel Kâhya köyün en güçlü ağalarından imiş. Kulu lakaplı Dursun Yüce ve Deli Ali lakaplı Ali Yüce, Gözel Kahya'ya güvenerek köyde kabadayılık yaparlarmış.Gözel Kahya ise köy odası işletirmiş. Sonrasın da bu gelenek Hacı Ali Yüce'ye geçmiş ve onun ölümüyle bu gelenek son bulmuştur. Hacı Ali Yüce, köye gelen fakirlerin hepsini köy odasında ağırlar ve hayvanlarını yemlermiş. Köyün ileri gelenlerinden Bilal Ak ve Hasan Tuhan Hacı Ali Yüce hakkında derler ki: 'Köyde cennetlik biri varsa o da Hacı Ali Yüce'dir.'
Kır Mahmut köye babası Osman ile gelmiş. Kardeşi Çoni Mehmet imiş. Çoni Mehmet ise Dell ve Kulu Dursun'un babasıymış. Şimdiki köy çevresinden Çavuş lar sülalesi ise Kır Mahmut'un torunlarıdır.
Kültür
Köyde doğmuş iki yazar vardır. Birisi Abdullah Cebeci, diğeri Orhan Yılmaz'dır. Abdullah Cebeci dini yayınlar yapar.Orhan Cebeci de köyün folkloru hakkındakitap yayınlamıştır.
Köyün okur yazarlık oranı %70 dir.
Köyün tatlı tarhanası, tatlı sucuğu, çalma pekmezi ve cevizi çok meşhurdur. Hâlen köyde buğday,şeker pancarı,arpa,bol meyve ve sebze yetiştirilmektedir. Ada isimli çayırda Yedipınar isimli çeşme suyuyla meşhurdur.
Tarihi yer olarak ortaçağdan kalma Sivricek ve Kilise örenleri bulunmaktadır. Cici'nin arkasında tarihi han yeri bulunmaktadır. Bu han yeri Kayseri-Samsun ipek yolunun ortasında kurulmuştur. Selçuklular döneminde yapılmış olup sonrasın da bakımsızlıktan yıkılmıştır. Çevresinde Hititler ve Selçuklulara ait madeni paralar, çanak çömlek bulunmuştur.
Mesire yeri Cici ismiyle anılıp tarihi bilinmemektedir.Gür bir orman içinde bulunmaktadır. Köyün ve çevre köylerin kurban kesip eğlendiği bir adak yeridir.
Kuşkonağı olarak anılan çeşmenin suyu, ağır tuz barındırmayan fakir kis suyu olup çok derinlerden gelmektedir ve Kuşkonağı adlı tepenin üstünde yer almaktadır.
Coğrafya
Tokat iline 94 km, Zile ilçesine 27 km uzaklıktadır. Çekerek ırmağının bir kolu olan Öz Deresi'nin kenarına kurulmuş, Maşat Ovası'nın çukurluğuna yerleştirilmiştir. Köyün en çukur yeri ise Çukurpınar'dır. Köyün ismi Esi(eşik,çukur) olmasından gelmektedir Öz deresi Çanakçı olarak anılan yaylanın güneyindeki derelerden doğmaktadır.
Yüzlerce yıl önce derenin önünden sağa doğru, Kızılcin köyünün altından Zile tarafına akan ve günümüz de üzerine baraj kurulan dereyle birleşmekteymiş. Zamanla bu dere batıya doğru yön değiştirerek Kulaca üzerinden Salur köyüne akar olmuş. Daha sonraki yıllarda daha da batıya kayarak Eşek Deresi'nden gelen suyla birleşerek şu anki aktığı yatağa yerleşmiş. Köyden, Maşat'tan, Salur köyünden geçerek Çekerek suyuna karışmakta olup bu durum zaman zaman sel felaketine de sebep olmaktadır.
Köy, Deveci dağlarının eteğinde Maşat ovasının başlangıcına kurulmuştur. Kaya'nın önündeki bağların bir zamanlar Zile'nin en kaliteli ürünlerini verdiği söylenir. Zile'nin en kaliteli pekmezi bu bağlardan toplanan üzümlerden yapıldığı çevre köylerin buralardan bağ alıp üzüm yetiştirmişler ve pekmez yapmışlardır. Rivayete göre bu bağlar Almus barajı yapıldıktan sonra kaliteli üzüm veremez olmuş zamanla da şeker pancarı tarlalarına dönüşmüştür.
Köy, killi toprak bakımından zengin olup burada yıllarca kiremit ve tuğla ocakları işletilmiştir.
Köyün komşuları güneyde Hanözü ve Üçkaya, doğusunda Çiçekpınarı ve Hatippınarı, batısında Kasın ve Tekke, kuzeyinde ise Maşat köyüdür. Köyün kuzey doğusunda Karşıyaka(El Arap) ve Taşkıran(Hıcıp) köyleri yer alır.
Karadeniz iklimi ile İç Anadolu iklimi geçiş bölgesidir. Yazları zaman zaman kurak ve sıcak kışları ise zaman zaman yağışlı ve soğuk olur.Ekim ayında genel de kırağı düşer.Mayıs ayına kadar soğuklar devam eder. Mayıs ve Haziran ayları genelde serin ve yağışlıdır.Temmuz ve Haziran ayları ise sıcak ve kuraktır.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri | |
---|---|
2007 | |
2000 | 570 |
1997 | 461 |
Köy de yetişmiş önemli kişiler:
Abdul Kadir Ceylan: İlk medrese mezunlarından bir İslami teoloji bilgini. Çağdaş Atatürkçü görüşe sahiptir.
Halil Yalçındağ (Avanların Halil): Köyün ilk imamlarındandır. Rivayete göre köy odasında muhammediye ve Kuran okurmuş. Daha sonra 1917 de Erzincan da Abdullah ve Danacı Mehmet ile birlikte Rus askerlerine esir düşmüştür. Türkiye'nin ilk komünistlerdendir. Nâzım Hikmet'in ve Zekeriya Sertel'in dostudur. 1960'lı yıllarda Adana cezaevinde ölmüştür. Oğlu Mehmet Ali Yalçındağ'dır. Köyün girişinde avanların çeşme olarak anılan yerin ismi Halil Yalçındağ'dan gelir.
Mehmet Ali Yalçındağ: İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Yüksek Okulu mezunudur.Adnan Menderes'in dış ilişkiler danışanlığını yapmıştır. Son Havadis gazetesi yazarlarındandır. Köyünde İstanbula giden kişilere iş verdiği söylenir 1960 ihtilalinden sonra sosyalist görüşe sahip çıkmış ve May Yayınevi'ni kurmuştur. Bu yayınevi adına roman ve hikâye ödülleri verilmiştir.1979 yılında ölmüştr.
Osman Hacıbaloğlu: köyün ağalarından Ömer Ağa'nın oğludur. Ankara Hukuk Fakültesi mezunudur. Uzun yıllar Sivas ve Ankara da savcılık ve hakimlik yaptıktan sonra Adalet Partisi Tokat milletvekili seçilmiştir. 20 yıl boyunca Tokat milletvekilliği ve senatörlüğü yapmıştır.
Anonim Hikâyeler
Seferberlikte köyü sık sık çeteler basarmış.Köyün erkekleri hepsi askere gitmiş.Köyde sadece kadın ve çocuklar kalmış. Çeteler geldiği zaman herkes en eski elbiseleri giyer ahırlara ve gizli yerlere kaçarlarmış. Çolak Osman da bacanın içerisine girmiş.Çeteler evi basmış. Çeteler evin içerisindeyken korkusundan ayakları titremiş çetelerin ortasına düşmüş.
Boğazlıyan isyanında Çapanoğulları bizim köye kadar gelmişlerdir.Kıran tepesine mevzilenmişlerdir.Kongre orduları (Atatürk ordusu) köye mevzilenmiştir.Her iki grup çarpışarak Maşat a kadar gitmişlerdir. Çapanoğulları daha sonra Zile'yi işgal etmiş ve yakmışlardır.Adana ya bağlı İsmet İnönü'ye bağlı kuvvetler Zile'yi kurtarmışlardır.