Trigliserit
Trigliserit, TA (triaçilgliserol, TAG veya triaçilgliserit olarak da bilinir) gliserol (gliserin) ve üç yağ asidinden oluşan bir esterdir. Bitkisel ve hayvansal yağların ana bileşenidir.
Kimyasal Yapısı
Trigliseritler
- CH2COOR-CHCOOR'-CH2-COOR"
olarak gösterildiğinde R, R', ve R" uzun alkil zincirlerdir; Trigliseriti oluşturan yağ asitleri RCOOH, R'COOH ve R"COOH'nin üçü de aynı, üçü de farklı, veya yalnızca ikisi aynı olabilir.
Doğal trigliseritlerde rastalanan yağ asitlerinin zincir uzunlukları 3 ila 22 karbon atomu uzunluğu arasında değişebilmekle beraber 16 ve 18 en yaygın uzunluktur. Bazı maddelerde daha kısa zincirler de olabilir (tereyağdaki 4 karbonlu butirik asit gibi). Genelde hayvan ve bitkilerdeki yağ asitleri Acetyl CoA'dan sentezlendikleri için zincir uzunlukları çift sayılıdır. Buna karşın bakteriler tek sayılı ve dallı zincirli yağ asitleri sentezleyebilirler. Dolayısıyla, geviş getiren hayvanların yağında, bu hayvanların işkembelerinde bulunan bakterilerin etkisiyle oluşan dallı zincirli yağ asitlerden önemli miktarda bulunur.
Metabolizması
- Daha çok bilgi için yağ asit metabolizmasına bakınız.
Trigliseritler enerji kaynağı olarak metabolizmada önemli rol oynarlar. Karbohidratlar ve proteinlerin iki katı enerji taşırlar (9 kalori/g). İnce barsakta trigliseritler, lipaz enzimleri ve safranın etkisiyle gliserol ve yağ asitlerine ayrışırlar, bunlar da kana geçer. Kanda, gliserit ve yağ asitlerinin bir araya gelmesiyle trigliseritler yeni baştan oluşurlar ve lipoproteinlere katılırlar. Lipoproteinler, diğer işlevlerinin yanı sıra, yağ hücreleriyle diğer hücreler arasında (trigliserit moleküllerinin parçası olarak) yağ asitleri taşımaya da yararlar. Vücuttaki çoğu hücre, gereksinimlerine bağlı olarak yağ asitlerini ya salgılar veya içine alır. Yağ hücreleri ayrıca trigliseritleri sentezleyip depolama yetenegine sahiptirler. Vücut, enerji kaynağı olarak yağ asitlerine ihtiyaç duyduğunda, glukagon hormonunun verdiği işaret üzerine, hormon duyarlıklı lipaz enzimi trigliseritleri yağ asitlerine parçalar.
Beyin, yağ asitlerini enerji kaynağı olarak kullanamaz, bu yüzden bu organda trigliseritler parçalandığında ortaya çıkan gliserol yakıt olmak için glikojene dönüştürülür. Beynin yakıt gereksinimi vücudun geri kalanın gereksinimini aştığı durumda aynı reaksiyon yağ hücrelerinde de gerçekleşir.
Hastalıklarda rolü
- Daha çok ayrıntı için hipertrigliseridemia maddesine bakınız.
İnsan vücudunda kanda yüksek trigliserit seviyesi ile kardiyovasküler hastalıklar , ateroskleroz , ve dolayısıyla koroner kalp hastalıkları ve inme arasında ilişki olduğu gösterilmiştir. Ancak bu ilişki LDL/HDL oranının olumsuz etkisi kadar yüksek değildir. HDL-kolesterol düzeyleri ile trigliserit düzeyi arasındaki ters ilişki, yüksek trigliseridin taşıdığı riski kısmen açıklar.
Yüksek trigliseritin yol açtığı hastalıklar arasında pankreatit de bulunur.
Önerilen kan düzeyleri, hedefler
Amerikan Kardiyoloji Derneği (American Heart Association) trigliserit düzeylerine değin aşağıdaki kılavuzu hazırlamıştır:
Düzey mg/dL | Düzey mmol/L | Yorum |
<150 | <1,69 | Normal aralık, en düşük risk |
150-199 | 1,70-2,25 | Sınırda yüksek |
200-498 | 2,25-5,63 | Yüksek |
>500 | >5,65 | Çok yüksek, yüksek risk |
Bu yorumlar,yemek yedikten 8 ila 12 saat sonra aç karnına yapılan ölçümler için geçerlidir. Yemek sonrası kandaki trigliserit düzeyleri bir süre yükselir.
Trigliserit düzeylerinin düşürülmesi
Trigliserit düzeylerini düşürmek için egzersiz ve temel (essential) yağ asitleri içeren düşük karbohidrat diyet verilir. Bunların etkisiz olduğu durumlarda fibrat, niasin ve bazı statin türü ilaçların kullanımı uygun bulunmuştur. Alkol kullanımı trigliserit düzeylerini yükseltir.
Endüstriyel kullanımları
Biodizel imalatı sırasında trigliseritler transesterleşme tepkimesi ile parçalarına ayrışırlar. Yağ asitlerinin sonradan etanol veya metanol ile birleştirilmesi ile ortaya çıkan monoalkil esterler dizel motorlarında yakıt olarak kullanılabilir. Gliserin ise gıda ve ilaç sanayisinde kullanılır.
Boyanmaları
Biyojik araştırmalarda yağ asitleri, trigliseritler, lipoproteinler ve diğer lipitler, yağda çözünebilen boyalar ile renklendirilir. Sudan IV, Oil Red O, ve Sudan Black B gibi boyalar sayesinde bir hücre veya dokudaki belli bir yağ türünün varlığı gösterilebilir.