Ceyhun
Ceyhun veya Amuderya (Türkmence: Ceyhun, Amıderya, Özbekçe: Amudaryo, Farsça:آمودریا; Âmudaryâ), Orta Asya'nın en uzun nehirlerinden biridir. Ceyhun, Afganistan içinde Pamir ve Hindukuş dağlarının kesiştiği yerde, yaklaşık 4950 m rakımdaki kaynağından Aksu (Penç ırmağı) adı altında doğarak batıya doğru ilerler ve kuzeyden, başlıca Pamir Vahan suyu, Kızılsu (Vahş/Uranovodsk), Kâfirnihân ve Surhân, güneyden de Kökçesu kollarını bünyesine katarak Kunduz-Belh hizasında kuzeybatıya dönmektedir. Bu dönüşten sonrası kısmen çöller ve bozkırlar içinde kurak iklim kuşağından geçerek, hiçbir kol kendisine katılmadan kuzeybatı yönünde ilerler ve sonunda farklı kollara ayrılarak Aral gölüne suyunu boşaltır. 2540 km uzunluğundaki nehrin kıyılarında tarih boyunca önemli yerleşim merkezleri kurulmuştur.[1]
Etimoloji
Tarih boyunca farklı milletlerce Ceyhun nehri muhtelif isimler vermişlerdir; örneğin Çinliler Wu-hu, Araplar Belh/Ceyhun, İranlılar Veh-roz/Behroz, Türkler ise “ırmak” anlamında olan Ögüz (Anadolu’daki öz kelimesi) adını vermişler, nehri batı dünyasının literatürüne sokan Grek ve Latin yazarları da bu son ismi halk etimolojisi ile Oxus (boğa, Türkçede öküz) olarak kaydetmişlerdir . Günümüzde de kullanılmakta olan Amu Derya adı, nehrin kıyılarındaki Amül veya Amuya şehrinin adından gelmektedir.[1]
Tarihçe
İrani, Grek ve İslam kaynaklarında da yer bulan bir olay Ceyhun'un Hazar Denizi'ne dökülürken yatağının ve ağzının yerinin değiştiği bilgisi bilim dünyasını uzun süre meşgul etmiştir. 1800'lerin sonunda 1960'lara dek aralıklarla yapılan saha çalışmalarıyla Rus bilim insanları nehrin Taş Çağı öncesi Kızıl Su koyundan Hazar Denizi'ne akarken, İlk Taş Çağı'nda kuvvetle muhtemel Düldül Atlagan'daki Çağlayan Geçidi'nden taşarak kumul düzlüklerde göllenmesi sonucu Aral Gölü'ne yöneldiği ve Geç taş çağı'nda da bugünkü Sarıkamış kuru göl havzasında toplanarak tekrar Hazar'a döküldüğü ve belli periyotlarla bunun terslendiği anlaşılmaktadır. Ceyhun nehri medeniyet için de önemli bir nehirdir, 1000 yılına gelindiğinde nehrin güneyinde Ari halklar yer alırken kuzeyinde Türk soylu kavimler bulunmaktaydı ve İslam da Orta Asya'ya Ceyhun üzerinden yayılmıştır. Türgiş-Emevi savaşlarının da cereyan etti sınır hattını bu nehir tayin etmiştir.[1]
Hidroloji
Ceyhun nehri havzası 1017.8 km^2 yüzölçümüne sahip olan okyanuslara çıkışsız kapalı bir havzadır. kabaca aral gölü bölgesiyle örtüşmektedir. Orta Asya'nın en önemli nehirlerinden biri olan Ceyhun nehri'nin havzası Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Afganistan'ın topraklarını kapsar. Orta Asya'nın en büyük su toplama alanına sahip en uzun nehri olarak Pyanj nehri ile Vahş nehrinin birleşmesinden oluşur. Pyanj nehrinin başında Aral gölü'ne dek 2574 km iken; iki nehrin kavşak noktasından göle dek 1415 km uzunluktadır. Pyanj nehri tamamen Afganistan-Tacikistan sınırından akar ve kaynağı Pamir dağlarıdır.[2] Pyanj ve Vahş nehirlerine ek olarak, Sürhan derya, Kafirnigan gibi büyük kolları da vardır, Zerevşan nehri de eski koludur, zira artık Amu Derya'ya akmamaktadır. Nehrin yukarı kısmında (kaynak yönü) su yakalama havzası yaklaşık 309.000 km kare alana sahiptir ve bu kısım büyük oranda Tacikistan'ın büyük kısmı, Kırgızistan'ın güneybatı köşesi ve Afganistan'ın kuzeydoğu kısmıdır. Nehrin orta ve aşağı kısımlarının drenaj alanları Türkmenistan ve Özbekistan sınırlarındadır ve 465.000-612.000 km^2 arasında bir alana sahip olabilmektedir. Ceyhun nehri'nin yıllık ortalama akış miktarı 78 km^3 değerindedir ve bu değerin yüzde 80'inin Tacikistan'da oluştuğu görülmektedir. Yer altı suyu kaynağı ise yılda 7.1 km^3 kadardır. Amu derya havzası üzerinde 35'ten fazla rezervuar inşa edilmiştir ve bu rezervuarların toplam su varlığı 29.8 km^3 hacmindedir. Bu depolama miktarının 17 km^3'ü ana nehir havzası üzerindeyken; 2.5 km^3^lük 4 rezervuar Türkmenistan'daki Karakum kanalındadır ve Özbekistan'da da Tudalkulsky ve Talimarcansky adında nispeten ufak rezervuarlar mevcuttur. Vahş nehrinin akışı yüksek oradan düzenlenmiştir (regüle edilmiştir), ancak Pyanj nehri regülasyonu sınırlıdır ve bu nedenle Tyuyamuyunsk rezervuarı ile nehirlerin birleştiği yer arasında sık sık sel baskınları oluşmaktadır. Mansap yönünde buharlaşma, sızma ve sulama suyu kullanımı nedeniyle akım düşüşleri yaşanmaktadır. Amu Derya'nın su kullanımı yüzde 90 oranında tarımsal kullanım niteliğindedir. Son yıllarda pamuk tarımı biraz gerilemiş ve genelde besin üretimine dayalı tarım daha fazla yer tutmaya başlamıştır. Sulamadan kaynaklı drenaj (boşaltım) suyu nehrin yukarısından aşağısına doğru giderek artan oranda su kalitesini olumsuz etkilemektedir. Suyun kimyasal bileşimi değişmeye başlamıştır, tuzluluk, çözünmüş muhtelif iyonlar suda oldukça fazla bulunmaya başlamıştır. Ceyhun'un suyunun kalitesinin bozulması yanında su kayıpları da sulama sistemleri ile alakalıdır.[3]
Ayrıca bakınız
Wikimedia Commons'ta Amu Darya ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
Kaynakça
- Emel, Esin. "Amurderya". www.islamansiklopedisi.org. TDV İslam Ansiklopedisi. 16 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2020.
- Interstate Commission for Water Coordination of Central Asia, Interstate Commission for Water Coordination of Central Asia. "Basin Water Organization "Amudarya"". www.icwc-aral.uz. Interstate Commission for Water Coordination of Central Asia. 18 Haziran 2004 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2020.
- Editors of UNECE, Editors of UNECE. "DRAINAGE BASIN OF THE ARAL SEA AND OTHER TRANSBOUNDARY WATERS IN CENTRAL ASIA" (PDF). www.unece.org. UNECE. 24 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2020.