Finansal kiralama
Finansal kiralama veya leasing, işletmelerin kuruluş veya büyüme dönemine geçtiklerinde, yatırımlarını gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları orta vadeli finansman yöntemlerinden birisidir.
Leasing, mülkiyetin içerdiği kullanma ve yararlanma haklarının ekonomik olduğu varsayımına dayanmaktadır. Bu varsayıma göre, finansal kiralama belirli bir süre için kiralayan (leasing firması) ile kiracı arasında düzenlenen ve satıcıdan/üreticiden kiracı tarafından seçilip, kiralayan tarafından satın alınan bir malın mülkiyetini kiralayanda, kullanma hakkını ise kiracıda bırakan bir sözleşmedir.
Kiracı gereksinim duyduğu makina, ekipman veya diğer malları kendi olanakları ile satın almak yerine, leasing şirketine satın aldırarak, bu mallara ilişkin finansman sağlamış olur. Kiralanan malın kullanma hakkı belirli bir kira karşılığında, belirli bir süre için kiracıya bırakılmaktadır. Bu malların mülkiyeti leasing şirketine ait olup, sözleşme süresi boyunca kullanım hakkı kiracıya aittir. Kiracı leasing ile almış olduğu malı kullanır; kullanım süresi boyunca gerekli bakım ve onarımları yaptırarak, mal bedelini nakit akışına uygun taksitler halinde leasing şirketine öder. Sözleşme süresi sonunda malın mülkiyetinin kiracıya geçmesi için tarafların iradesinin bu konuda uyuşması gerekmektedir. Zira kanunda taraflar arası imza edilen lesing sözleşmesi bitiminde kiralamaya konu olan malın mülkiyetinin kiracıya geçeceğini şart koşulmamıştır. Bu durum ancak tarafların uygun irade beyanları ve sözleşmeye böyle bir hüküm koymalarıyla mümkündür.
Leasing işlemlerinde tüm makina ve ekipmanlar için sözleşme devir süresi 4 yıl olmakla birlikte teknolojik niteliği, ekonomik yararlanma ve işletme süresi 4 yıldan kısa olduğu Hazine Müsteşarlığınca onaylanan mallarda, 4 yıldan kısa süreli finansal kiralama sözleşmesi düzenlenmektedir. Ki buna işlemsel leasing adı verilmektedir.
Tarihsel gelişimi
Günümüzde kullanılan yapılandırılmış, karmaşık leasing metotları, her ne kadar eskiden kullanılan basit formlarından çok farklı olsa da, leasing’in uzun ve zengin bir tarihi bulunmaktadır. Fakat temel olarak leasing’e konu mal veya ekipmanın sahipliğinin kiralayanda (Leasing firması), kullanım hakkının ise kiracıda (Kira dönemince mal veya ekipmandan faydalanan firma veya kişi) olması en belirgin benzerliktir.
Dünyada Leasing'in tarihi çok eskilere uzanmaktadır. Leasing'in dünyada bilinen ilk uygulamaları Sümerler tarafından MÖ 2000'li yıllarda tarım araçları kiralamasında görülmüştür. Daha sonraki Roma dönemlerinde (Yunanlar, Romalılar ve Mısırlılarda) toprak ve stoklama için leasing uygulamaları çok ilgi çekici olmuştur. Yine aynı yıllarda gelişen ticari gemi leasingi ise en belirgin leasing yapısı örneğini vermektedir.
Orta Çağ'da atların, silahların, zırhların, arazi ve binaların özellikle şovalyeler tarafından kiralanması leasing uygulamalarına konu olmuştur.
II. Dünya Savaşı'nda savaş malzemelerinin kiralanmasıyla yeniden gündeme gelen Leasing , bu yıllarda Amerika'da yaşanan krizden sonra finansman güçlüklerini aşmak isteyen firmalarca benimsenerek modern bir uygulama biçimi kazanmıştır.
İlk modern Leasing şirketi 1952'de ABD'de kurulmuştur. Onu Kanada, İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya'da kurulan leasing şirketleri izlemiştir. 1963'te bugün Leasing alanında en iddialı ülkelerden biri olan Japonya devreye girmiştir.
Rakamlar incelendiğinde 1970'ten itibaren dünyada Leasing sektörünün büyük bir artış gösterdiği, %800'lere varan büyüme oranlarına ulaştığı görülmektedir. Dünya Leasing pazarında birinci sırada olan ABD'yi (320 milyar $), Kıta Avrupası ve Uzakdoğu ülkeleri izlemektedir.
Türkiye’de leasing
Türkiye'de finansal kiralamaya ilişkin ilk düzenlemeler, 70 sayılı bankalar hakkında kanun hükmünde kararnamenin 90. Maddesine istinaden çıkarılan 16/12/1983 tarih ve 83/7506 sayılı bakanlar kurulu kararında yapılmış ve “Yatırımlara ilişkin ekipmanların temin edilip, firmalara taksitle satılması veya kiraya verilmesinden…” bahsedilmiştir. Böylece mevzuatımızda açık olmasa bile ilk kez “Leasing’e” değinilmiştir. Gerçek anlamda ise leasing'in hukuki altyapısı 28/06/1985 yılında çıkan bir 3226 sayılı kanun ile oluşturulmuş ve ilk leasing şirketi 1986 yılında kurulmuştur.
Türkiye'de 1986'dan bu yana Leasing'in yatırımlardan aldığı pay giderek artmaktadır. Ancak diğer ülkelerle karsilastirildiginda Leasing'in Türkiye ekonomisindeki payinin yeterli oldugu söylenemez.Toplam sabit sermaye yatırımları içinde Leasing'in payı gelişmiş sanayi ülkelerinde %30 civarındayken, bu oran Türkiye'de %10`un altında kalmaktadır. Türkiye'de Leasing'in henüz değerlendirilmemiş büyük bir gelişme potansiyeli bulunmaktadır.
İlk Türk finansal kiralama şirketi, 1986 yılında faaliyete geçen iktisat leasing’tir.
Leasing şirket türleri
Satıcı/Üretici Tabanlı Leasing Firmaları (Captive/Sales Aid Lessor)
Bağımsız Leasing Firmaları (Independent Lessor)
Acente/Yapılandırıcı (Broker/Packager)
Satıcı Üretici Tabanlı leasing firmaları, ilk olarak ABD’de kurulmaya başlamışlardır. Üretimini/satışını yaptıkları ürünleri, daha uygun ödeme planları ile müşterilerine sunmak amacıyla yapılanmışlardır. Aynı zamanda iki taraflı leasing firması adı da verilir.
Bağımsız Leasing firmaları, leasing sektöründe profesyonel amaçla kurulmuş, herhangi bir üretici/satıcı firmaya bağlı olmayan firmalardır. Dünya leasing sektörüne baktığımız vakit, leasing firmalarının çoğunun bu kategoride olduğunu görürüz. Bu tip firmalara aynı zamanda 3. Taraf Leasing Firmaları adı da verilir. Çünkü bu firmalar hem üretici/satıcı, hem de kiracı firma/şahıstan bağımsızdır.
Acente /Yapılandırıcı leasing firmaları, Türkiye’de olmamasına karşın, dünya leasing sektöründe oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu tip firmalar kendi müşterilerine uygun olan mal veya ekipmanı bulurlar, müşterisinin ihtiyaçlarını karşılayan ödeme planına göre leasing firmasına karar verirler, leasing firmasının risklerine karşı batık sigortasını yaptırırlar ve eğer gerekiyorsa, fon kaynaklarından yararlandırırlar. Acente /yapılandırıcılar, leasing işlemleri ile defterlerinde hiçbir işlem yapmazlar ve sadece komisyon alırlar.
Leasing türleri
Satışa Yardımcı Leasing (Vendor Leasing) Leasing firması satıcı firmalarla yapmış olduğu uzun vadeli işbirliği anlaşmaları ile bu firmaların yapmış olduğu işlemleri leasing yolu ile finanse eder. Burada önemli olan işbirliğinin uzun vadeli olmasıdır. Satıcı firmalar bu yöntem ile müşterilerine alternatif bir finansman yöntemi sunarak satışlarını gerçekleştirebilirler. Belirli işlemlerde satılan ekonomik değerin riskinin paylaşımı için geri alım anlaşmaları da düzenlenir.
Brüt-Net Kiralama Kiralama giderlerini kimin karşılayacağı konusunda yapılan bir ayrımdır. Brüt kiralamada leasing firması kiralanan ekonomik değerin tüm tamir, bakım, sigorta, vergi, resim, harç gibi masraflarını kendisi karşılar. Net kiralamada ise bu masraflarda kiracı sorumludur.
Satış ve Geri Kiralama (Sale and Lease Back) Firmalar satış ve geri kiralama yöntemini genelde nakit yaratmak için kullanırlar. Bu tür leasing işlemlerinde kiralama konusu ekonomik değer, ekonomik değerin sahibi işletme tarafından leasing şirketine satılır ve yapılan bir leasing sözleşmesi ile geri kiralanır. Bu işlem sonucunda işletmenin bilançosunda duran varlıkları azalır buna karşın dönen varlıklarında bir artış söz konusu olur. Türkiye'de bu tür işlemler 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nda yer alan ekonomik değerin üçüncü kişilerden satın alınması hükmüne ters düştüğü için yapılmamaktadır.
Tam Ödemeli – Tam Ödemesiz Kiralama (Full Payout-Non Payout Lease) Tam ödemeli kiralama, kiralayanın, kiracı ile düzenlediği sözleşmeye göre tahsil edilen kira bedelleri toplamının, kiralanan varlığı edinme bedeli ile yönetim ve diğer giderlerini karşıladığı ve kiralayana uygun bir tutarda kar sağladığı bir kiralama türüdür. Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesine göre ve sözleşmenin iptal edilmeyen süresi içinde tahsil edilen kira bedelleri toplamının, kiralanan varlığın kiralayana olan maliyetini karşılamadığı kiralama türüne ise tam ödemesiz kiralama denmektedir.
Yurt içi Kiralama (Domestic Leasing) Yurt içi kiralamada, kiracı ile kiralayan aynı ülkede bir varlığın kiralanması amacıyla sözleşme yapmaktadırlar ve kiralama işlemi söz konusu ülkenin mevzuatı ile sınırlı kalmaktadır.
Yurt dışı Kiralama (Crossborder Leasing) Yurt dışı kiralamada, kiracı ile kiralayan farklı ülkelerde bulunmaktadır. Dolayısıyla kiracıya veya kiralayanın kendi ülkeleri dışında bir bir ülkenin mevzuatı da uygulanabilmektedir.
Gerçek Kiralama (True Leasing) Kiracıya kiralanan ekonomik değerin kira süresi sonunda normal piyasa değerinden satın alma hakkını veren, leasing şirketinin malik sıfatı ile vergi avantajlarından yararlanarak bu avantajları kiracıya yansıttığı ve kiracının kira ödemelerini gider yazdığı kiralama türüdür.
Takas Şeklinde Kiralama (Swap Lease) Kiracının daha önce kiraladığı ve kullanım hakkından yararlandığı bir ekonomik değerin yenisi ile değiştirilmesi şeklindeki kiralamaya takas şeklinde kiralama adı verilir.
Alt Kiralama (Sub Lease) Bu tür leasing işleminde kiralayan kiralanan ekonomik değerin kullanım hakkını kiracıya devreder ve kiracı da aynı ekonomik değeri üçüncü bir kişiye aynı şartlarda devredebilir. 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun 15. Maddesi kiracının kiraladığı malın zilliyetliğini üçüncü kişilere devredemeyeceğini hükme bağladığından bu tür kiralamalar Türkiye'de uygulanmamaktadır.
Özel Kiralama (Special Lease) Sipariş üzerine özel olarak üretilen ve finansal kiralama şirketi açısından bir değeri olmayan sadece özel amaçla kullanılan ve sözleşme süresinin sonunda mülkiyeti kiracıya geçen ekonomik değerlerin kiralanması amacıyla yapılan leasing işlemidir.
İkinci El Kiralama (Second Hand Lease) Leasinge konu mal daha önce kullanılmış ise işlem ikinci el kiralama olarak adlandırılmaktadır. Hangi malların kullanılmış olsalar dahi finansal kiralamadan yararlanacakları hazine müsteşarlığınca belirlenmektedir.
Dolaylı – Dolaysız Leasing Dolaylı leasingde kiralanacak ekonomik değer kiracı tarafından seçilir, fiyat ve teslim koşulları için üretici veya dağıtıcı firmayla anlaşma yapılır. Daha sonra kiracı, bir leasing şirketi ile malın satın alınarak kendisine kiralanması için anlaşma yapar. Dolaysız leasingde ise finansmanı imalatçı ya da satıcı firma yüklenir. Araya bir finans kurumunu sokmayan model, bazı şirketlerin kendi bünyelerinde kurdukları taksitli satış bölümüne benzemektedir. Finansal Kiralama Kanunu’nun dördüncü maddesi hükmüne göre kiralayanın malı kiracının talebi üzerine 3. Kişiden satın alması veya başka suretle temin etmesi gerektiğinden dolaysız leasing 3226 sayılı kanun kapsamına girmemektedir.
Finansal kiralama ve operasyonel kiralama
Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi “International Accounting Standart – 17”, (IAS – 17) ile konuya açıklık getirmiş, hangi işlemlerin Operasyonel Kiralama, hangi işlemlerin ise Finansal Kiralama olarak tanımlanabileceğini belirtmişlerdir. IAS-17’ye göre leasing’e konu ekipmanını kimin bilançosunda gösterdiği ve buna bağlı olarak kimin vergi avantajı sağladığı belirleyici unsurlardır.
Finansal kiralama kriterleri
A.B.D’de Federal Accounting Standard Board tarafından yayımlanan Federal Accounting Standard No:13’e göre;
- Kira süresi sonunda mülkiyetin kiracıya devri gerekiyorsa,
- Kira süresinin sonunda kiracıya malı sembolik bir bedelle satın alma hakkı veriliyorsa,
- Kira süresi kiralanan malın tahmini ekonomik ömrünün en az %75’ini kapsıyorsa,
- Kiralama süresi boyunca kiracının ödeyeceği bugünkü değerler toplamı, kiralanan malın defter bedelinin en az %90’una eşitse; bu işlem finansal kiralama işlemidir.
Operasyonel kiralama kriterleri
- Kira süresi sonunda mülkiyetin kiracıya devri gerekmiyorsa,
- Kiralama süresi boyunca kiracının ödeyeceği bugünkü değerler toplamı, kiralanan malın defter bedelinden düşük ise; bu işlem operasyonel kiralama işlemidir.
Bu leasing türünde sözleşme belirli bir süreyi kapsamak üzere yapılmasına karşın ,önceden belirlenen ihbar süreleri içinde kiracının ihbarda bulunması halinde, kiralama dönemi sona ermeden kira sözleşmesi feshedilebilir.
Operasyonel kiralama, kiracıya sözleşmeyi iptal hakkı tanıyan, dolayısıyla teknolojik açıdan demode olmuş makine ve teçhizatı geri verebilme imkânı sağlayan esnek bir leasing türüdür.
Ek bilgiler
Sözleşme Sonu Opsiyonları
Sözleşme sonu opsiyonları, leasing firması tarafından kiracıya, sözleşme süresi sonunda tanıdığı opsiyonlardır. Bu opsiyonlar;
- Kiralanan ekipmanın hiçbir hak ve ücret istemeden leasing firmasına geri verilmesi, (Bazı durumlarda söküm ve taşıma masrafları istenebilir.)
- Kiralanan ekipmanın sözleşme süresi sonundaki pazar fiyatından veya sabit fiyattan kiracı tarafından satın alınması,
- Leasing sözleşmesinin daha önceden belirlenen veya o günkü ekonomik koşullarla belirlenen bir faiz oranından yenilenmesi.
Bazı leasing firmaları sözleşmelerinde, kiralanan ekipmanın satın alınması ve leasing sözleşmesinin yenilenmesi opsiyonlarına yer vermez. Bu tip leasing işlemlerine, sonu kapalı leasing işlemleri denir.
Paket Hizmetler (Full Leasing)
Bazı leasing firmaları, kiralama haricinde, kiralanan ekipmanın özellikleri doğrultusunda bazı ek hizmetlerde verebilir. Örneğin;
- Bakım-Onarım,
- Ürün Garantisi,
- Yedek Parça temini,
- Bilişim Sektörüne yönelik yeni yazılım ve programlar,
- Danışmanlık hizmeti,
- Ürün bozulduğunda veya kullanılmaz hale geldiğinde yeni ürün verilmesi gibi…
Bu tipte yapılan leasing işlemlerine Tam Hizmet Leasingi (Full-service Leasing) adı verilir. Karşıtı olan Net Leasing işlemlerinde ise, kiracı sadece kendisi için gerekli olan minimum hizmeti (Malın satın alınmasını) talep edebilir.
Dış bağlantılar
- http://www.hazine.gov.tr/mevzuat/finkiralama.htm 5 Eylül 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- http://www.tkgm.gov.tr/ana.php?Sayfa=islemdetay&Id=46 8 Ocak 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- https://web.archive.org/web/20060614012054/http://www.dtm.gov.tr/ead/DTDERGI/nisan2001/finansal.htm
- http://www.fider.org.tr 18 Şubat 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. "Finansal Kiralama Derneği"
- http://www.leaseurope.org 29 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.