Hüseyin Ali Muntazeri
Hüseyin Ali Muntazeri ya da Hüseyin Ali Muntazıri (Farsça: حسینعلی منتظری, 22 Eylül 1922, Necefabad - 19 Aralık 2009, Kum) İranlı din adamı, insan hakları aktivisti ve yazar.
Hüseyin Ali Muntazeri حسینعلی منتظری | |
---|---|
İran Dini Lideri Vekili | |
Görev süresi 10 Kasım 1985 - 13 Mart 1989 | |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 22 Eylül 1922 Necefabad |
Ölüm | 19 Aralık 2009 (87 yaşında) Tahran, İran |
Evlilik(ler) | Mah Sultan Rabbani (e. 1942–2009) |
Dini | Şiî İslam |
Hayatı
Eğitimini Şiilerin kutsal kenti Kum'da tamamlayan Muntazeri, Ayetullah Humeyni'nin ders halkasından geçerek Fevziye Medresesi'nde hocalık yapmaya başladı. 1963 yılında Ayetullah Humeyni'nin çağrısı üzerine Şah Rıza Pehlevi'nin Beyaz Devrimi'ne karşı gelerek sonrasında İran Devrimi'nin öncü isimlerinden oldu.
Şah Rıza Pehlevi iktidarı tarafından tutuklanan Montazeri, 1974 yılından 1978 yılına kadar 4 sene hapis yattı. Devrim öncesinde Ayetullah Talegani ile birlikte vazettiği Hutbeler kitap haline getirildi. İran Devrimi'nden sonra ders kitabı olarak Dirasat fi Vilayah al-Faqih (Velayet-i Fakih Dersleri) adlı kitabı yazdı.
Ayetullah Humeyni, Muntazeri için "Özüm onda saklıdır." demişti.[1] Ancak 1988 yılında Halkın Mücahitleri örgütüne diğer muhaliflere uygulanan politikayı ve insan hakları, kadın hakları, zincirleme tutuklamalar ve baskı önlemleri gibi mevzularda tenkitlerde bulunduğu için Ayetullah Humeyni'nin yerine getirilmesi fikrinden vazgeçildi gözden düştü ve adı tarih kitaplarından çıkarıldı. 1997 yılında cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra bir camide yaptığı konuşmada, dini lider Ayetullah Ali Hamaney’in dini ve siyasi otoritesini tenkit ettiği için ev hapsine mahkûm edildi. Kum kentindeki evinden dışarı çıkmasına ve çok istisnai durumlar dışında ziyaretçi kabul etmesine 6 sene boyunca izin verilmiyordu. 6 yıl neticesinde ev hapsi sona erdi.
2009 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde açıklanan seçim sonuçlarını kabul etmedi ve şunları söyledi:
"Hiçbir aklı selimin kabul edemeyeceğini ve güvenilir kanıtlara göre halkın oylarında büyük değişiklik yapıldığını" ileri sürdü. Seçim sonuçlarının protesto edilmesi üzerine "halkın ve dünyanın gözleri önünde, ... bu halkın ve milletin çocuklarına tam bir saldırganlıkla saldırdılar, savunmasız kadınlara ve erkeklere, sevgili öğrencilere saldırdılar ve onları döverek tutukladılar" dedi.
Dini Liderlik Makamı ve İran İdaresi Hakkındaki Sözleri
İran'da devrimden sonra insan hakları konusunda iktidarı tenkit ederek şu sözleri söylemiştir:
“Güce, zulme, halkın kullandığı oylarını gizlice değiştirmeye, öldürmeye, kapatmaya, tutuklamaya ve Stalinist ve Ortaçağ işkence yöntemleri kullanmaya, baskı uygulamaya, gazetelerin sansürüne, kitle iletişim araçlarının önüne kesmeye, toplumun aydınlanmış ve seçkin kesimini yalan yanlış gerekçelerle hapse atmaya ve hapishanede onları sahte itiraflara zorlamaya dayanan bir rejim lanetlidir ve gayrimeşrudur.”[2]
Kum kentindeki evinde, The Guardian muhabirine dini liderlik makamı hakkında şunları söylemiştir:
"Doğruyu söylemeyi dini görevim sayıyorum... Kuran'dan yönetme hakkının halka ait olduğu sonucu çıkar. Dini lider, kanun önünde herhangi biridir; kanunun üzerinde olamaz. Uzmanlığı dışında kalan işlere, örneğin ekonomiye ve dış politikaya karışamaz... İslam toplumunda bugünkü şartlarda idareciler dışında kimsenin bir söz hakkı olmamasına, devrimin çocuklarının hapse tıkılmalarına çok üzülüyorum."[3]
Bahailerin tutuklanmasıyla ilgili olarak “Bahailerin İranlı olduklarını, dolayısıyla vatandaşlık haklarından yararlanmaları gerektiğini” söylemiştir. “Bahailerin kutsal bir kitapları olmadığı için 1979 Anayasası’nda Hristiyanlar, Museviler ve Zerdüştler gibi dini azınlık sayılmadıklarını” söyleyen Montazeri, “Ancak Bahailer bu ülkeden oldukları için, bu ülkede doğmaktan gelen haklara ve vatandaşlıktan doğan haklara sahiptirler ve dolayısıyla İslam’ın Kur’an’da ve hadislerde vurguladığı onurlu yaşama hakkından yararlanmaları gerekir” demiştir.[4]
Kaynakça
- R. Serdar Ataş (15 Ocak 2017). "Devrim, Rafsanjâni yaşadığı sürece yaşıyor demekti". timeturk.com. 16 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2017.
- Cengiz Çandar (23 Aralık 2009). "Tarihe geçmekte tercih..." Radikal gazetesi. 16 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2017.
- Şahin Alpay (2 Mart 2000). "İran paradoksu". Milliyet gazetesi. 18 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2017.
- "'Bahailer de vatandaşımız'". Radikal gazetesi. 26 Mayıs 2008. 16 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Ocak 2017.