Surp Giragos Ermeni Kilisesi
Surp Giragos Ermeni Kilisesi (Ermenice: Սուրբ Կիրակոս եկեղեցի Surp Giragos Egeğedzi) veya Aziz Kyriakos Kilisesi, Türkiye'nin güneydoğusunda bulunan Diyarbakır'ın Sur ilçesinde bulunan Ermeni Apostolik Kilisesi.
Surp Giragos Kilisesi | |
---|---|
Temel bilgiler | |
Yer | Sur, Diyarbakır, Türkiye |
Koordinatlar | 37°54′38.59″K 40°14′19.50″D{{#coordinates:}}: sayfa başına birden fazla birincil etiket olamaz |
İnanç | Ermeni Apostolik |
Durum | Etkin |
Mimari | |
Tamamlanma | 1883 |
Ermeni cemaatinin Ortadoğu'daki en büyük kilisesi konumunda kabul edilen Surp Giragos Ermeni Kilisesi, İnciciyan’ın verdiği bilgiye göre 16. yüzyılda inşa edilmiştir. İnciciyan, 1518 yılında Sen Teodaros Kilisesi’nin camiye dönüştürülmesinden sonra, kiliseye ait mezarlığın içinde Surp Giragos Kilisesi’nin inşa edildiğini ifade etmektedir. Kilise, 1722 yılında dönemin metropoliti Bedros Vartabed tarafından geniş çaplı bir restorasyona tabi tutulmuştur. Surp Giragos Kilisesi, 1881 yılında meydana gelen bir yangında harap olmuştur. Belgelerden anlaşıldığına göre kilise kazaen yanmış ve Ermeni cemaati tarafından padişahtan kilisenin tamiri için izin istenmiştir. Bu konuda şeyhülislamdan fetva istenmiş ve şeyhülislam da, “sulh yoluyla fetholunan bir beldede bulunan eski bir kilise yanmış olsa, o beldenin zimmîleri kiliseye nesne ilave etmeksizin eski haline uygun olarak tamir etmeleri dinen uygundur” şeklinde fetva vermiş ve kilisenin tamiri için padişah tarafından Ermeni cemaatine ruhsat verilmiştir. Böylece kilise, 1883 yılında yeniden inşa edilerek ibadete açılmıştır.
Polonyalı Simeon, Diyarbakır’ı ziyaret ettiği zaman buradaki Ermeni kiliselerine de uğramış ve “şehirde, piskoposluk dairesi ve okul binaları ile birlikte, Surp Kiragos ve Surp Sargis adlarını taşıyan iki büyük taş Ermeni kilisesi vardı. (…) Bir gün Surp Kiragos kilisesine gittiğim zaman, kilisenin beş mihrabının önünde ayrı ayrı ayin yapıldığını gödüm. Orada; vardapet, keşiş ve piskoposlardan başka yirmi beş papaz saydım” diyerek Surp Giragos’un oldukça büyük ve aktif bir kilise olduğunu ifade etmektedir. İnciciyan ve 19. yüzyılda şehri ziyaret eden seyyahlar da, Surp Giragos’un yedi mihraplı, oldukça büyük bir kilise olduğu bilgisini vermektedirler.
Surp Giragos Kilisesi’nin adı, Osmanlı arşiv belgelerinde ve şer’iyye sicillerinde aynı zamanda ‘Küçük Kilise’ veya ‘Çanaklı Kilise’ olarak da geçmektedir. Yukarıda da ifade edildiği gibi Diyarbakır’ı ziyaret eden seyyahların verdiği bilgilere bakıldığında kilisenin oldukça büyük bir kilise olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla kilisenin neden ‘Küçük Kilise’ olarak adlandırıldığını bilememekteyiz. Ancak seyyahların verdiği bilgilerin aksine, Diyarbakırlı Siyasetçi/Öğretmen Mustafa Akif Tütenk (ö. 1952), hatıralarında bu kilisenin küçük bir kilise olduğunu ancak ‘Çatal-Sakal’ lakaplı ecnebi bir reji memurunun propagandasıyla yıktırılarak yerine büyük bir kilise yaptırıldığını ifade etmektedir.
Surp Giragos Kilisesi, Birinci Dünya Savaşı’nda Alman subaylarının karargâhı olarak kullanılmıştır. Kilisenin eski çan kulesi 1913 yılında yıldırım düşmesi sonucu yıkılmıştır. 1914 yılında 2 bin altın harcanarak yaptırılan oldukça yüksek ve görkemli çan kulesi, kilisenin yakınındaki dört ayaklı minareden yüksek olduğu gerekçesiyle 1916 yılında devlet tarafından yıktırılmıştır. 1960 yılına kadar, askeri depo, Sümerbank bez deposu vb. değişik amaçlarla kullanılan kilise, bu tarihten sonra Diyarbakır Ermeni cemaatine devredilmiştir. Günümüzde Hızır İlyas Ermeni Kilisesi Vakfı’na ait, Sur İlçesi, Savaş Mah. Göçmen Sok. No: 12 adresinde bulunan Surp Giragos Kilisesi, uzun bir süre metruk kalmıştır. Cemaati olmadığı için uzun bir süre kullanılmayan kilise, günümüzde restore edilmeye başlanmış ve binanın bir kısmı 22 Ekim 2011 tarihinde ibadete açılmıştır. Daha önce çan kulesi yıktırılan kilisenin bu kulesi tamir edilmiş ve kilisenin önceki çanının aynısı Moskova’da özel olarak yaptırılmıştır. 100 kilo ağırlığındaki bu bronz çan, kuleye takılarak 4 Kasım 2012 tarihinde kilisede yapılan geniş katılımlı ayine yetiştirilmiştir. Kilisede bu tarihten itibaren yılda bir defa ibadet yapılmakta ve dünyanın değişik bölgelerine dağılan, özellikle Diyarbakırlı Ermeniler, bu ayine iştirak etmektedirler.[1]
Kaynakça
- Kasım ERTAŞ, Osmanlı İmparatorluğu’nda Diyarbakır Ermenileri, İstanbul 2015, s. 220-222