Bayuda Çölü
Bayuda Çölü Sudan'da modern Hartum şehrinin kuzeyinde; Kadabas'in batısında; Nübye Çölü'nun güneyinde bulunmaktadır. Sahra Çölü'nün bir parçasıdır ve bu çölün doğu kısmını oluşturmaktadır. Çöl Nil Nehrinin 4. ve 6. Kataraktları (cataract) arasında yaptığı gayet büyük kavisin içinde bulunmaktadır.
Volkanik faaliyet
Bayuda Çölü içinde bulunan Cebel Ebu Nahl'in jeolojik fotoğraflarının incelenmesi bu arazinin eski volkanların püskürttüğü siyah bazalt kayalardan Kambriyen dönem öncesi jeolojik dönemde oluştuğu sonucunu ortaya çıkartmıştır. Bu volkanik arazide 5 isimlendirilmiş volkanik krater, 90'dan daha fazla sayıda püskürme deliği ve 15 tane kül konisi bulunmaktadır. Sudan da en büyük volkanik faaliyete sahne olmuş olan bu arazilere "Bayuda Volkanik Sahaları" adının verilmesine neden olmuştur.[1]
Tarihçe
Elimize geçen antik Mısır belgelerine göre Nil Nehri'nin 2. Katarktının güneyinde MÖ 2500 - MÖ 1500 döneminde gittikçe gelişen "Karima" mevkii merkezli bir zengin devlet bulunmakta idi. Bu devletin güney sınırları hakkında ne belge ne de bilgi bulunmakta idi. Son yıllarda yapılan arkeolojik araştırmalara göre bu güney sınırın Cebel Barkal veya olasılıkla (sonraki devirlerde Firavun Tutmosis'in güney sınırı olacak) Kurgus olabileceği anlaşılmıştır. Bu devletin içinden geçen ve üzerinde önemli miktar ve değerlerde ticaret malları taşınan yolun Afika içlerine gittiği bilinmektedir. Bu yolun Arapça "Darb el-Erbain (40 Günlük Yol)" adını taşıdığı bildirilmektedir.
Gebel Barkal dağında bulunan tanrı Amon tapınağında bulunan bir kitabede Meroitik Kral Nastaseen'in (saltanat dönemi MO. 320- MO. 310) Karima yakındaki krallık merkezi "Sendi Bagraviya" şehrinden bu tapınağa taç giymek için gelmiş olduğu belirtilmektedir. Onun kullandığı yolun bu Afrika transit yolu olması gayet muhtemeldir. Bu yol Kızıl Deniz kıyısı limanını Sudan'ın içlerine bağlamakta olan en eski yoldur. Afrika içlerinde deniz sahilindeki limanlara ticaret malları taşımak için tarih öncesinden beri kullanıldığı sanılmaktadır. Bu yol eski Firavunların kullandıkları yol olmakla beraber daha sonra gelen Meroitik ve Hristiyanlık dönemlerinde gayet iyi bilinmekteydi.
Günümüzde durum
Günümüzde de Bayuda Çölü ıssız bucaksız olma niteliğini korumaktadır. Bu çölde bir muhtemel gezintide hayvanlar olarak birkaç Dorcas gazeli ve göçebe "Bişerin" aşiretinin sahip olduğu deve ve eşek sürüleri görülebilmek olasıdır.
2003 yılında Sudan hükümeti, Çin'in finansman ve teknik yardımı ile, Nil Nehri üzerindeki 4. Katrakt üzerinde "Merowe Barajı" adlı büyük bir baraj inşa etmeye başlamıştır. Bu barajın gölünün barajdan güneye Bayuda Çölü'ne doğru su toplamaya başlaması planlanmıştı. Ayrıca Nil Nehri kenarında tarım yapmakta olan 70,000 köylünün evleri ve arazilerinin su altında kalması dolayısıyla günümüzde Bayuda Çölü'nün parçaları olup baraj gölü sahilinde bulunacak yeni arazilere yerleştirmeleri ön görülmekte idi. Fakat bu yerleştirilecek halk büyük protestolar yapmışlardır. Bu protestolarda barajın yapılması ve yeni yerleşimlerin kurulması ile yetkili olan devlet memurları ve politikacıların köylülerin arazilerini dış ülkelerde yaşayan Arap yatırımcılara sattıklarını gündeme getirmişlerdir.
Kaynakça
- "Arşivlenmiş kopya". 26 Mart 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Mart 2014.