Almatı Zirvesi
Almatı Zirvesi, Bağımsız Devletler Topluluğu'nun kurulması kararının ardından, Sovyetler Birliği'ni oluşturan on beş cumhuriyetten on birinin katıldığı bir toplantıdır. 21 Aralık 1991'de Kazakistan'ın o zamanki başkenti Almatı'da yapılan bu toplantıya Rusya, Ukrayna, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Azerbaycan, Tacikistan, Ermenistan ve Moldova katıldı. Gürcistan ise gözlemci olarak iştirak etti.
Tür | Bağımsız Devletler Topluluğu kuruluşunu onaylayan antlaşma |
---|---|
İmzalanma | 21 Aralık 1991 |
Yer | Almatı, Kazakistan |
Yürürlük | 21 Aralık 1991 |
Alma-Ata Zirvesinde Alınan Kararlar
- Zirveye katılan 11 üye devlet, Birleşik Devletler Topluluğu'nun Sovyetler Birliği'nin yerini almasına karar verdiler. Alınan bu karar bir protokol ile belirlendi ve protokolün da tüm tarafların parlamentoları tarafından onaylandıktan sonra yürürlüğe girmesi esas alındı.
- Toplantıda, Rusya Federasyonu'na Birleşmiş Milletler Örgütü Genel Kurulu'nda ve Güvenlik Konseyi'nde Sovyetler Birliği'nin yerine temsil yetkisi verildi.
- Rusya'nın, Birleşmiş Milletler'de Beyaz Rusya ve Ukrayna dışındaki diğer BDT üyesi ülkelerin çıkarlarını savunması yetkisi kabul edildi.
- Toplantıda BDT'nin Kurumlarının oluşturulması ile ilgili bir protokol hazırlandı ve toplantı sonunda da " Alma-Ata Deklerasyonu" yayınlandı.
Alma-Ata Deklarasyonu'nda Açıklanan Konular
- Bağımsız Devletler Topluluğu'nun, ortak bir siyasi ve ekonomik alana sahip olduğu;
- Uluslararası barışın korunması sorumluluğunu üstlendiği;
- Üye cumhuriyetlerin birbirlerinin toprak bütünlüğüne saygı gösterecekleri ve mevcut Cumhuriyet sınırlarının değişmeyeceği;
- Cumhuriyetlerin egemenliği ilkesinin korunacağı ve birbirleriyle eşit statüye sahip olacakları;
- Topluluğun barış, özgürlük ve insan haklarına saygılı olacağı;
- Uluslararası hukuka saygı gösterileceği ve Sovyetler Birliği'nin taahhüt ettiği uluslararası yükümlülüklerin gereğinin yerine getirileceği;
- Bağımsız Devletler Topluluğu'nun uluslararası hükmi şahsiyeti (tüzel kişiliği) bulunmadığı Deklarasyonda açıklanmıştır.
Ayrıca, zirvede kabul edilen bir protokol ile de BDT'nin kendi iç bünyesindeki yemden yapılanmanın esasları belirlendi ve açıklandı. Buna göre de; üyeler arasında koordinasyonu sağlamak için, kuruluşun en üst siyasi organı olarak, topluluğa üye cumhuriyetlerin devlet başkanlarından oluşan "Devlet Başkanları Konseyi" kuruldu. Ayrıca, hükûmet başkanları düzeyinde de bir konsey oluşturuldu. Devlet Başkanları Konseyi'nin 31 Aralık 1991'de toplanarak Sovyetler Birliği'ne ait tüm kurumların varlığına son verilmesi ve bunun yerine yeni kurumların oluşturulmasının görüşülmesine karar verildi.
Alma-Ata Zirvesi ile Sovyetler Birliği'ni oluşturan 15 cumhuriyet, 21 Aralık 1991'de Sovyetler Birliği'ne fiilen son vermiş oldu. Bunlardan 11 cumhuriyet, her cumhuriyetin bağımsızlığı ve eşitliği ilkesi saklı kalmak kaydıyla, aralarında yeni bir yapılanma yoluna gittiler. Nitekim, bu tarihlerde Gorbaçov'u da devreden çıkarmayı başaran Rusya Federasyonu Başkanı Boris Yeltsin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi beş üyesinden dördünün devlet başkanlarına bir yazı göndererek, Konsey'de Sovyetler Birliği'ne ait olan görevin ve yerin Rusya Federasyonu'na verilmesini istedi. Bu istek üzerine 22 Aralık 1991 günü, Sovyetler Birliği temsilcisi son defa olarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi toplantılarına katılarak, bu tarihten itibaren yerini Rusya Federasyonu temsilcisine bıraktı.
23 Aralık 1991'de Amerika Birleşik Devletleri Başkanı, Bağımsız Devletler Topluluğu'nun kuruluşu sebebiyle Boris Yeltsin'i kutladı. Aynı gün, Avrupa Topluluğu da yayınladığı bildiride "Eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin uluslararası hak ve yükümlülüklerinin Rusya tarafından gerçekleştirilmesine devam edileceğini" açıkladı. İngiltere Başbakanı da benzer bir açıklamada bulundu.
Bu açıklamalardan sonra Sovyetler Birliği hukuken de ömrünü tamamlamış; Onun yerine uluslararası platformlarda da temsil yetkisi BDT'ye geçmiş oldu. Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Gorbaçov'un 25 Aralık 1991'de Devlet Başkanlığı'ndan çekildiğini belirten açıklamasını; 26 Aralık 1991'de Sovyet Parlamentosunun Sovyetler Birliği'nin resmen son bulduğunu onaylaması gelişmeleri takip etti. Bu açıklamalardan sonra Sovyetler Birliği, 74 yıllık tarihi ömrünü fiilen, hukuken ve resmen tamamlamış oldu.
Sovyetler Birliği'nin tarih sahnesinden çekilmesi, hem Rusya ve hem de uluslararası politika ve kuvvet dengesi münasebetlerinde yeni bir dönemin başlamasına yol açtı. Bu, aynı zamanda dünyanın yeniden yapılanması ve dolayısıyla yeni güç merkezlerinin ortaya çıkması demekti.