Laz müziği
Laz müziği, Laz halkının geleneksel müziğine verilen addır. Laz müziği, Kolhis'den günümüze değin ulaşan süreç içinde birçok kültürden ve medeniyetten etkilenerek çeşitlilik kazanmıştır. Laz müziği, temelde insan sesine dayanır. Günümüz Laz müziğini coğrafî olarak Gürcistan (Kafkasya) ve Türkiye (Doğu Karadeniz) olarak iki kısımda incelemek mümkündür.
Kuzeydoğu Anadolu'da yaşayan Lazlar, müzik için k’aide (კაიდე) kelimesini kullanmaktadırlar. Lazca yazı dili gelişmemiş olduğundan Laz halk edebiyatı ürünü olan türküler sözlü ifade edilip aktarılır. Geleneksel çalgılar olan kemençe ve tulum, Laz müziğinin icrasında -insan sesiyle beraber- temel rol oynarlar. Tulum Lazların ulusal sazıdır. Tuluma Lazca'da guda (გუდა) denilmektedir; Hopa ve Batum yöresinde ise ç’ip’oni (ჭიპონი)... Kemençe de Lazlarla özdeşleşmiş bir halk çalgısıdır. Kemençeye Lazca’da çemane (ჩემანე) denilmektedir; Hopa ve Batum’da ise ç'ilili (ჭილილი)... Bir diğer önemli Laz halk çalgısı da kavaldır. Kavala Lazca'da p'ilili (პილილი) denilmektedir. Laz şarkıları çoğunlukla sevda konusunu işler. Bunda, Laz erkeklerinin eskiden beri ekonomik koşulların etkisi ile evlerini terk edip uzak diyarlara (Sovyet ülkeleri) iş aramaya ya da balıkçılık yapmaya gitmelerinin etkisi büyüktür.
Gürcistan Lazları Müziği – Kafkasya Lazları Müziği
Güneybatı Kafkasya'da Acaristan'da yaşayan Lazlar da müzik için Türkiye Lazları’nın kullandığı k'aide (კაიდე) kelimesini kullanmaktadırlar. Ancak bunun yanında musik'a (მუსიკა) kelimesini de kullanırlar. Tulum, kemençe ve kavalın yanı sıra Abhazya ve Samegrelo'da yaşayan Hristiyan Lazların yani Megrellerin çalgılarını da kullanırlar. Yine tuluma, ç’ip’oni (ჭიპონი), kemençeye ç’ilili (ჭილილი), kavala ise Gürcistan kültürü etkisi ile salamuri (სალამური) derler. Aynı anda iki salamuri çalmak maharet sayılır ve takdir edilir. Doli (დოლი) isimli küçük Kafkas davulu ezgiler arasında ritim tutup, birlik sağlar ve oyunu canlandırır. Tipi, vurgulu bir davuldur ancak buna çubukla vurulmaz. Ğuni ve çonguri (ჩონგური) diğer önemli çalgılardır. Tüm Gürcistan’da olduğu gibi Batum’da da çongurinin yeri ayrıdır. Gürcistan ile özdeşlenen bu çalgıyı Acaralar, Lazlar, Gürcüler, Megreller ve Abhazlar ortak olarak kullanırlar. Telli bir çalgı olan çonguri saz işlevi görür. akordeon da kullanılır. Hemen her ezgi de sesini duymak mümkündür.
Laz Müziği’nde türler
Lazuri Dest’ani – Laz Destanı
Enstrümanların bulunmadığı ortamlarda solo ya da koro şeklinde icra edildiği gibi kemençe, tulum ve kaval eşliğinde de söylenir. Konuları daha çok aşk, ölüm, doğa, gurbet, askerlik gibi içtimaî konulardır. Destanlar Laz Müziği’nde öylesine yaygındır ki Lazistan’ın bazı yörelerinde “şarkı” ile eş anlamda kullanılır.
Ok’obalu-Mek’a-Mok’a (Atışmalı Şarkılar)
Daha çok toplu olarak gerçekleştirilen eğlencelerde, iki grup hâlinde, dans eşliğinde ya da sadece vokallerle söylenir. Her iki grupta doğaçlama söz söyleme yeteneğine sahip bir lider bulunur. Bu kişi şarkının akışına göre anlamlı, karşı tarafa cevap niteliğinde, sürükleyici, kafiyeli sözler düzer ve arkadaşlarına söyler ve şarkı, birlikte söylenir. Grup lideri -yorulduğunda veya performansı düştüğünde- değişebilir.
Atışmalı şarkılar, genellikle kadınlar ve erkekler olarak ayrılan iki grup arasında yapılır. Saatlerce süren bu eğlencenin sözleri zaman zaman müstehcenlik içerebilir, hatta karşılıklı sataşmalara varabilir.
Oşvacu K’aide (Mola-dinlenme Şarkıları)
Bu türe giren şarkılar daha çok tarlada çalışan kadınlar tarafından, dinlenme zamanlarında, çalgısız, grup hâlinde söylenirler. Bu tarz, söyleyicinin duygularını yansıtması ve iç dünyasını anlatması açısından mühimdir.
Bgara
"Bgara"nın kelime anlamı "ağlama"dır. Ölülerin ardından yakılan bir eşit ağıttır. Genellikle kadınlar, ölü evine, ölü yakınlarının acısını paylaşmak için grup hâlinde gittiklerinde söylerler. Ölen kişinin yapmak isteyip de yapamadıkları ile arkasından bıraktığı izleri konu alır.
Nani (Ninni)
Kulaktan kulağa aktarılan bu ezgiler çocukların müzik kulağının temelini oluşturur. Laz Müziği’nde, bazı anonim şarkılarda, ninnilerin etkisi ciddî anlamda hissedilir.
Helessa Yalessa-Heyamoli-Heymoli (İmece Şarkıları)
Helessa Yalessa, erkekler tarafından toplu olarak yapılması gereken ağır işlerde, gücü bir yerde toplamak ve ortak bir ritim oluşturmak için söylenen ezgili sözlerdir.
Xoroni (Horon)
Geleneksel Laz halk dansı olan horonlar, tulum ve kemençe eşliğinde, halka şeklinde oynanan; bir kişi tarafından yönetilen şarkılı halk danslarıdır. Tulum çalan kişi topuğuyla yere vurarak ya da topluluk içinden biri çubukla tahta zemin, kazan, kovan gibi sert cisimlere vurup ses çıkararak ritim tutar; horona ve horonculara yardımcı olur. Laz insanın horona olan tutkusu ve horonun arkaik biçimi en iyi şekilde bir Laz deyişi ile özetlenebilir: Tambis mok’limei ixoronams (Çalıya tutunup horon oynuyor). Hopa ve Borçka yörelerinde Kafkasik etkiler gözlenir. Horon figürlerini açıklamak hiç de zor değildir. Tüm hareketler yaşamın içerisinden alınır: deniz işçiliğinde yinelenen el-kol-ayak hareketleri Laz oyunlarının figürlerine yansımıştır.
Batum yöresi Laz oyunları arasında, horonun Kafkasya'daki biçimi “horumi”, “ot’irtinoni” ve “mencelişi” gibi horonlar pek meşhurdur. ”Horumi” nin ikinci figürü “mxucişi” omuz hareketi figürüdür. İkinci kat halka birinci halkanın omuzuna çıkar ve oyunu orada sürdürür. Omuzlardaki bu yük birinci kat halkanın işini güçleştirir. Bu yüzden bu figürdeki ayak hareketleri daha ölçülü ve daha düzeylidir. Batum'daki Laz müziği için Türkiye'dekinin Kafkasya yansıması diyebiliriz. Destan geleneği Batum yöresinde daha ileriye gitmiştir. Öyle ki meşe ağaçlarına kızlı erkekli ekiplerle çıkılıp atışılır.
Dış bağlantılar
- Tutarchela
- Birol Topaloğlu - Metkoni Birapa
- Laz Müziği Örnekleri
- Lela Tsurtsumia Çuta Çani adlı Lazca klibi ve Batum Laz Hlk Dansları
- Mariam Abdushelishvilî'nin Lazuri Nana isimli Videosu
- Tamta Goguadze'nin Oropa adlı videosu
- Ayhan Alptekin'in Meftare isimli videosu
- Kazım Koyuncu'nun Çaişi Birapa adlı videosu
- Sukhishvili'nin Laz Halk Dansı