Mimar Kemaleddin

Ahmed Kemaleddin (1870; Acıbadem, Kadıköy, İstanbul – 13 Temmuz 1927; Ulus, Ankara), 20. yüzyılın başlarındaki çalışmalarıyla tanınan ve Birinci Ulusal Mimarlık Akımı'nın önde gelen isimlerinden olan Türk mimar.

Mimar Kemaleddin
Mimar Ahmed Kemaleddin
Genel bilgiler
Doğum adı Ahmed Kemaleddin
Doğum 1870
Acıbadem, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 13 Temmuz 1927 (57 yaşında)
Ulus, Ankara, Türkiye
Uyruk Türk
Çocukları İlhan Mimaroğlu
Alanı Mimarlık
Etkin yıllar 1887–1927
Sanat eğitimi Hendese-i Mülkiye Mektebi
Technische Hochschule Charlottenburg
Katıldığı akımlar Birinci Ulusal Mimarlık Akımı
Ünlü yapıtları Tayyare Apartmanı,
Ankara Palas

Yaşamı

Mimar Kemaleddin heykeli, İzmir
Mimar Kemaleddin'in kabri, Beyazid Camii haziresi, İstanbul

1870 yılında orta sınıfa mensup bir ailenin tek çocuğu olarak İstanbul'un Acıbadem semtinde dünyaya geldi. Babası Bahriye Miralaylarından Ali Bey, annesi Sadberk Hanım'dır.[1] İlköğrenimine 1875'te İbrahim Ağa İbtidai Mektebi'nde başladı. Ortaöğrenimini 1881'de babasının görevi dolayısıyla gittikleri Girit'te sürdürdü; bir süre sonra ailesiyle birlikte İstanbul'a döndüler ve orta öğrenimini de burada bitirdi. Bu sırada mühendisliğe ilgi duymaya başladı ve 1887'de 17 yaşındayken Hendese-i Mülkiye Mektebi'ne (günümüzde İstanbul Teknik Üniversitesi) kaydoldu.

Kariyeri

Eğitim kariyeri

Mühendislik eğitimini birincilikle tamamladığı 1891'de, aynı okulda öğretim görevlisi olarak bulunan Alman akademisyen Jachmund'un asistanlığına atandı. Bu görevi dört yıl yürüten Mimar Kemaleddin, bu arada okul dışında özel bürosunu açarak ilk eserlerini tasarlamaya başladı. 1895'te mimarlık eğitimini geliştirmesi amacıyla hocası Jachmund'un desteğiyle ve devlet bursuyla Almanya'ya gönderildi ve Berlin'deki Charlottenburg Teknische Hochschule'ye (teknik yüksek okul, günümüzde Berlin Teknik Üniversitesi) iki yıl devam etti. Daha sonra iki buçuk yıl da çeşitli mimarlık bürolarında çalışarak deneyim kazandı.

1900'de İstanbul'a döndü ve öğretim üyeliğine tekrar başladı. Hocası August Jachmund'un Türkiye'den ayrılmasının ardından, onun verdiği mimarlık derslerini üstlendi.

Teknik kariyeri

1908'de Osmanlı Mimar ve Mühendis Cemiyeti adıyla bu meslek dallarının Türkiye'deki ilk meslek odasını kuran Mimar Kemaleddin, II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Evkaf Nezareti İnsaat ve Tamirat Müdürü olarak çalışmalarına devam etti. "Şark Demiryolları Şirketi" adına dört tren istasyonu tasarladı. Bu şirket için ilk olarak Filibe Garı’nı tasarlayan mimar bu yapıda gösterdiği başarı nedeniyle, Selanik ve Edirne Garlarını tasarlamakla görevlendirilmiş, Selanik Garı’nın yalnızca temelleri atılmış, Edirne Garı ise genel olarak 1914'e kadar bitirilmiştir. Edirne de yapımına 1908 yılında başlanan Ticaret Lisesini tasarladı. Okul binası 1910 yılında Terakki Kız Mektebi adı ile öğrenime başlamıştır. Mimarın tasarladığı diğer istasyon olan Sofya Garı’nın II. Meşrutiyet'ten önce gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Günümüzde Trakya Üniversitesi rektörlük binası olarak hizmet veren Edirne Garı’nın kesin tasarım yılı saptanamamışsa da, tasarımının II. Meşrutiyet’in ilk yıllarında tamamlandığı, inşaata Balkan Savaşı’ndan önce 1911-1912’de veya savaştan ve Edirne’nin geri alınmasından sonra 1913'te başlandığı, yapının 1914'te savaş nedeniyle yarım kaldığı, ancak Cumhuriyet’ten sonra, 1930’da işletmeye açılabildiği bilinmektedir [2].

Tarihi yapıların restorasyonu ve yeni yapıların tasarımıyla ilgilendigi bu dönemde, Osmanlı mimarisinin ilkelerini inceledi ve kendi mimari üslubunu şekillendirdi ve ulusal mimari konusundaki düşüncelerini geliştirdi.

1910’ların başından ölümüne kadar yoğun bir tempoda çalışarak, hem Türkiye’de, yoğunluklu olarak da İstanbul'da, hem de yurtdışında eserler verdi ve mimari çalışmalarında bulundu. Mescid-i Aksa'nın restorasyonu çalışmaları için bir süre için Kudüs'te kaldı ve Türkiye'ye dönüşünde yeni başkent Ankara'da kurulan yeni yapılar üzerinde yoğunlaştı.

Vefatı

Mimar Kemaleddin, 13 Temmuz 1927 tarihinde Ankara'da beyin kanaması sonucu öldü.

Mezarı Bayezid Camii haziresinde bulunmakta olup, 2007'de yeniden düzenlenerek anısına bir mezar anıtı eklenmiştir[3].

Mimari üzerine görüşlerini de içeren notları İlhan Tekeli tarafından 1997 yılında "Mimar Kemalettin'in yazdıkları" başlığı altında kitaplaştırılmıştır. Mimar Kemaleddin, besteci İlhan Mimaroğlu'nun babasıdır.

Mimar Kemaleddin Bey, 16. yüzyılda yaşamış ve Beyazıt Camii'nin mimarlarından biri olması muhtemel meslektaşı Kemaleddin ile karıştırılmamalıdır.

Zavallı İstanbul!...Son düşüş devrinde imâr adı altında ne câhilane, ne zafimâne yıkıma uğradı...Üçüncü Selim´den sonra, eski Türk sanatının incelik ve temizlikle millî ruh doğuran eserleri takdir edilmedi; batı tesiri altında batının bakış açışıyla kabalaşma başladı... Asırlar içinde gelişe gelişe yüzey süslemesinin en kiymetli eserlerini üretmiş olan koca bir sanat birikimi çirkin görülmeye başlandı ve neticede millî sanatımızı yitirdik. Ziyân ettik, koruyamadık...Batının seri imâlatcıları karınlarını şişirdiler ama aklımız başımıza gelmedi...Hatta onların memleketimize döktüğü ruhsuz tek tip yapılar gözümüze güzel görünmeye başladı. Sonuçta bu surette iktidarsız ve câhil halde kaldık...

Mimar Kemaleddin Bey

Eserleri ve çalışmalarından bazıları

Türk Lirası üzerindeki portresi

20 banknotu üzerinde Mimar Kemaleddin portresi ve inşa ettiği Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası

1 Ocak 2009'dan itibaren dolaşıma girmiş olan 20 Türk lirası banknotlarının arka yüzünde, Mimar Kemaleddin'in bir portresi ile başlıca yapıtlarından biri olan "Gazi Üniversitesi Rektörlük Binası" yer almaktadır.

Basılı yayınlar

  • Mimar Kemaleddin, İlhan Tekeli (1997). Mimar Kemalettin'in yazdıkları ISBN 975-7722-13-8, ISBN 978-975-7722-13-7. Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı.

Kaynakça

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.