Mauropotamos Muharebesi
Mauropotamos Muharebesi, (Yunanca: Μάχη τοῦ Μαυροποτάμου) 844 yılında Abbasi Halifeliği ve Bizans İmparatorluğu arasında, Mauropotamos'ta (kuzey Bitinya'da veya Kapadokya'da) yapıldı. Önceki yıl Girit Emirliği'ni kurtarmak için Bizans'ın başarısız girişiminden sonra, Abbasiler Küçük Asya'ya bir baskın başlattı. Bizans naibi Theoktistos, işgali karşılamaya giden ancak ağır bir şekilde mağlup edilen orduya başkanlık etti ve subaylarının çoğu Araplara sığındı. Ancak iç huzursuzluk, Abbasilerin zaferlerini kullanmasını engelledi. Sonuç olarak 845 yılında ateşkes ve esir takası kabul edildi, ardından her iki güç de dikkatlerini başka bir yere çevirince altı yıl boyunca çatışmalar sona erdi.
Mauropotamos Muharebesi | |||||
---|---|---|---|---|---|
Arap-Bizans Savaşları | |||||
| |||||
Taraflar | |||||
Abbasi Halifeliği Melitene Emirliği | Bizans İmparatorluğu | ||||
Komutanlar ve liderler | |||||
Ebu Sa'id Muhammed b Yusuf Umar el-Akta | Theoktistos |
Arka plân
843 Mart'ında ikonalara saygı duyulmasının restorasyonunun ardından, İmparatoriçe-naip Theodora ve logothetes Theoktistos başkanlığındaki Bizans İmparatorluğu hükumeti, Bizans'ın başlıca siyasi ve ideolojik düşmanı Abbasi Halifeliği ve ona bağlı olanlara sürekli bir saldırı başlattı. Bu saldırgan duruş, bir yandan ikonoklazm tartışmasının sona ermesinin getirdiği iç istikrarla kolaylaştırılırken, diğer yandan Müslümanlara karşı askeri zaferlerle yeni politikayı haklı çıkarma arzusuyla teşvik edildi.[1][2]
Girit Emirliği'nin Theoktistos tarafından bizzat önderliğinde yeniden fethedilmesi girişimi olan bu tür ilk sefer, ilk kazançları elde etti, ancak sonunda felaketle sonuçlandı. Theoktistos, Girit'te Araplara karşı bir zafer kazandıktan sonra, Theodora'nın muhtemelen kardeşi Bardas olan yeni bir imparatoru isimlendirmek istediğine dair bir söylenti öğrendi. Theoktistos aceleyle Konstantinopolis'e geri döndü ve orada söylentinin yanlış olduğunu keşfetti, ancak yokluğunda Girit'teki Bizans ordusu Araplar tarafından bozguna uğradı.[2][3]
Savaş
844 yılında, Bizans kaynaklarına göre Theoktistos, muhtemelen Malatya'nın yarı özerk emiri Ömer bin Abdullah olan belli bir 'Amr'ın önderliğinde Küçük Asya'da bir Arap istilasını öğrendi. Arap kaynaklar bu kampanyadan açıkça bahsetmiyor. Ancak Rus bilim adamı Alexander Vasiliev, bunu, General Abu Sa'id'in önderliğinde ve Theodora krallığı döneminde gerçekleşen Ebu Tammam ve Buhturi'nin şiirlerinde kaydedilen bir keşif gezisiyle tanımladı. Bizanslılara yönelik baskınlarında Abbasilere sık sık yardım ettiği için Ömer bin Abdullah'nın katılımı muhtemeldir.[1][4] Arap kayıtlarına göre, Ebu Sa'id liderliğindeki birlikler, Kalikala (Erzurum) ve Tarsus sınır emirliklerinden erkeklerden oluşuyordu. Arap güçleri, Kapadokya, Anatolikon, Bukellarion ve Opsikion'un Bizans temalarına baskın yapmadan önce Ardandun'da (muhtemelen Rodandos sınır kalesi) birleşti. Sa'id'in birlikleri Dorylaion'u yağmaladı ve hatta Boğaz kıyısına ulaştı.[5]
Theoktistos, Bizans ordusunu işgalcilere karşı yönetti, ancak Mauropotamos'ta ("Kara Nehir") ağır bir yenilgiye uğradı. İkincisinin konumu, eğer gerçekten de bir nehirse ve basit bir yer adı değilse, tartışmalıdır; büyük olasılıkla Bitinya'daki Sangarius'un veya Kapadokya'daki Halys'in bir kolu idi. Bizanslılar ağır kayıplar vermekle kalmadı, aynı zamanda birçok üst düzey Bizans yetkilisi Araplara sığındı.[6][7] Theoktistos Konstantinopolis'e döndü ve burada son yenilgilerinden Bardas'ı sorumlu tuttu ve onu başkentten sürgün ettirdi.[2][7][8]
Sonrası
Abbasiler, halifeliğin iç istikrarsızlığı nedeniyle başarılarından yararlanamadılar. Aynı şekilde, Bizanslılar güçlerini Ağlebîler tarafından Sicilya'nın devam eden fethine odaklamayı tercih ettiler. Böylece 845 yılında Bağdat'a bir Bizans büyükelçiliği gönderildi ve bu da sıcak karşılandı. Abbasiler, iki devletin 16 Eylül 845'te Lamos Nehri'nde düzenlenen bir ateşkes ve esir değişimi üzerinde anlaştığı Konstantinopolis büyükelçiliğine karşılık verdi. Tarsus'un Arap valisi tarafından kısa bir süre sonra yapılan kış baskını felaketle başarısız oldu. Arap-Bizans sınırı altı yıl boyunca sessiz kaldı.[7][9]
Kaynakça
- Kiapidou 2003, Chapter 1 4 Kasım 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
- Treadgold 1997.
- Vasiliev 1935, ss. 194–195.
- Vasiliev 1935, ss. 195–196.
- Vasiliev 1935, ss. 399–404.
- Vasiliev 1935, ss. 196–198.
- Kiapidou 2003.
- Vasiliev 1935.
- Vasiliev 1935, ss. 198–204; Treadgold 1997, ss. 447–449.