Türkiye'deki sulh ceza hakimlikleri

Sulh Ceza Hakimlikleri, Haziran 2014 değişikliği ile kuruldu. Bu değişiklik ile Sulh Ceza Mahkemeleri kaldırılmış, bu mahkemenin görev alanına giren suçlar Asliye ceza mahkemelerine devredilmiştir. Sulh Ceza Mahkemesi'nin yerini Sulh Ceza Hakimlikleri doldurmuştur. Sulh Ceza Hakimlikleri, 5235 sayılı " Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun " unun 10. maddesine göre resmen kurulmuştur.

Şu madde dizisinin bir parçasıdır:
Türkiye
devlet yapısı

Türk hukuk sisteminde ilk derece karar organı.

Türkiye'de bir mahkeme salonu

6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 28 Haziran 2014 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 6. maddenin birinci fıkrasında "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte Sulh Ceza Mahkemeleri kaldırılmıştır." hükmüyle; üçüncü fıkrasındaki "Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte, Sulh Ceza Mahkemelerinde görülmekte olan dava dosyaları bir ay içinde yetkili Asliye Ceza Mahkemelerine devredilir." hükmüne göre Türkiye'de sulh ceza mahkemeleri kaldırılmış ve bunların görevleri asliye ceza mahkemelerine verilmiştir. Sulh Ceza Mahkemeleri bu kanunla kaldırılıp, yerini Sulh Ceza Hakimliği' ne bırakmıştır.[1]

Sulh ceza hâkimliği, her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur. Sulh ceza hâkimliği bulundukları il veya ilçenin adı ile anılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde birden fazla sulh ceza hâkimliği kurulabilir. Bu durumda sulh ceza hâkimlikleri numalandırılır. Müstakilen sulh ceza hakimliğinde görevlendirilen hakimler, adli yargı adalet komisyonlarınca başka mahkemelerde veya işlerde görevlendirilemez. Ayrıca Coğrafi durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak bir sulh ceza hâkimliğinin kaldırılmasına veya yargı çevresinin değiştirilmesine, Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.[2]

Sulh Ceza Hakimliği'nin görev alanı içinde; yürütülen soruşturmalarda hakim tarafından verilmesi gerekli kararları almak, işleri yapmak ve bunlara karşı yapılan itirazları incelemek sulh ceza hakimliğinin görev alanı içerisindedir. Örneğin arama, yakalama, tutuklama kararı verme gibi. Ayrıca Sulh Ceza Hakimi, CMK m.163 maddesinde yer alan istisna hüküme göre soruşturma evresinde yapılması gereken işlemlerin gecikmesinde sakınca bulunan hallerde bu işlemlerin yerine getirilmesi veya suçüstü hallerde de görevlidir.

Eleştiriler

Sulh Ceza Hakimliklerinin, "Kanuni hâkim" veya "Olağan hâkim" de denen "Tabii hâkim ilkesi" ne aykırı görüldüğü sebebiyle çoğu kez eleştirilere maruz kalmıştır.[3] Özellikle kurulduktan kısa bir zaman sonra "Paralel Yapı" iddiaları üzerine başlatılan sahur operasyonlarıyla, Sulh Ceza Hakimliği' nin bu ilkelere açıkça aykırı olduğu iddiaları sebebiyle eleştirilmiştir.[4][5] Ayrıca, Sulh Ceza Hakimliklerindeki itiraz usulü de oldukça eleştirilere maruz kalmıştır.[6] Çünkü bu mahkemelerde, bir üst mahkemeye itiraz edilememekte, bir sulh ceza hakimliği dairesinin verdiği karara karşı, onu takip eden numaraları dairesine karşı itirazlar ileri sürülebilmektedir.[7] Bu durumun hukuk devleti ilkesine, tabii hâkim ilkesine, kişi özgürlüğü ve güvenliği ile adil yargılanma hakkına aykırı olduğu sıkça dile getirilmektedir.

Kaynakça

  1. "Sulh Ceza Mahkemeleri kaldırıldı". 31 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  2. "Sulh Ceza Hakimlikleri kuruldu". 2 Ağustos 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  3. "Yapılan eleştiriler". 29 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  4. "Tabi hakim ilkesine aykırılık". 5 Aralık 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  5. "Sami Selçuk'tan büyük eleştiri". 8 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  6. "Büyük eleştiri". 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
  7. "İtiraz usulune yapılan eleştiriler". 29 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2015.
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.