Ana Oğuz Türkçesi
Ana Oğuzca ya da Ana Oğuz Türkçesi Türk dilinin Milat sonrası dönemlerinden günümüze gelen en büyük kollarından biridir. Göktürkçe döneminde, Ötüken’de kullanılan yazı dilinin yanında, onunla beraber henüz yazı dili formu kazanmayan bir hâlde olduğu kabul edilir. Divânu Lügati't-Türk’te Oğuzcaya dair belirtilen görüşler, bu kolun (en azından) Divandan birkaç yüzyıl önceki hâline dair fikirler verir.
Ana Oğuz Türkçesi | |
---|---|
Ana dili olanlar |
Göktürk Kağanlığı Oğuz Yabgu Devleti Büyük Selçuklu Devleti Anadolu Selçuklu Devleti |
Dil ailesi | |
Dil kodları | |
ISO 639-3 | mis |
10. yüzyıldan sonra Maveraünnehir, İran ve Anadolu sahalarında yaygınlaşmış, yüzyıl boyunca yazı dili olma yönünde aşama kaydetmiştir. Eski Anadolu Türkçesi dönemi, bu sürecin yeni hâli olmuştur.
Ana Oğuz Türkçesi veya Oğuz Türkçesi denen dil grubu, Göktürkçede çeşitli yönleriyle tespit edilmiştir. Bunlar ses bilgisi, şekil bilgisi, söz varlığı bakımlarından var olmuş olan ögelerdir.[1]
Tarih
Dönem
Köktürk yazıtlarında, Bilge Kağan “tokuz oguz bodun kentü bodunum erti ‘Dokuz Oğuz halkı öz halkım idi’ der (KT.K.4). Bu “oğuz” adı, Eski Batı Türkçesi kaynaklarında kurallı olarak “ogur” şeklinde kaydedilmiştir. Tarihte Asya, Avrupa, hatta Kuzey Afrika’da yazılı eserler vermiş, günümüzde ise Türk dünyasının büyük çoğunluğunu oluşturan Oğuzların ilk edebî yazı dilleri, XIII. yüzyıldan itibaren Anadolu sahasında ortaya çıkar.[1]
Günümüzdeki kollar
Türkiye Türkçesi, Azerbaycan Türkçesi, Türkmen Türkçesi, Gagauz Türkçesi, Kaşkayı Türkçesi, Horasan Türkçesi bu yazı dilinin sonradan birbirinden ayrılarak devam eden biçimleridir.
Kaynakça
- Gürer Gülsevin, “Köktürk Bengü Taşlarındaki Oğuzca Özellikler”, Kardeş Ağızlar/ (Türk Lehçe ve Şiveleri Dergisi), 7. Sayı, Ankara 1998, s. 12-18.