Atalay Filiz
Atalay Filiz (d. 2 Haziran 1986; Bandırma, Balıkesir), Türk katil zanlısıdır.
Atalay Filiz | |
---|---|
Doğum |
2 Haziran 1986 Bandırma, Balıkesir |
Yattığı yer | Silivri Cezaevi |
Tanınma | Furkan Altın, Ömer Baba, Selim |
Takma ad(lar) | Sata, Satalay |
Boy | 1,75 m (5 ft 9 in) |
Kilo | 70 kg |
Güdü | "kıskançlık", "kimliğinin açığa çıkma tehlikesi" |
Suçlama(lar) | Tasarlayarak adam öldürme, nitelikli hırsızlık.resmi belgede sahtecilik |
Mahkûmiyet | Kasten adam öldürme |
Ceza | Üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapis |
Yakalanma durumu | Yakalandı |
Arayan | Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Millî İstihbarat Teşkilatı |
Aranmaya başlanması | 19 Eylül 2013 |
Kaçış sonu | 12 Haziran 2016 |
Uğraşı | Çaycılık, kebapçı kuryeliği |
Ebeveynler | İlhan Filiz |
Kurbanlar | En az 3 kişi |
2013 ve 2016 yıllarında en az üç cinayetten sorumlu tutulan Filiz için seri katil yakıştırması da yapılmıştır.[1] Üç yıl boyunca kaçak olarak yaşamış ve 12 Haziran 2016'da İzmir'in Menderes ilçesinde yakalanmıştır.[2]
İlk yılları ve eğitimi
Atalay Filiz, Türk Hava Kuvvetleri'nde çalışan bir babanın oğludur. Babası ordudan kurmay albay olarak emekli olduktan sonra Türk Hava Yolları'nda pilotluk yapmaya başlamıştır.[2]
Eğitimini Galatasaray Lisesi'nde tamamlamıştır ve okulu 3. olarak bitirmiştir.[3] Galatasaray Lisesi yıllığında arkadaşları Atalay'ın tuhaf ve normal olmayan hareketleri olduğunu yazmıştır. Cinayetleri işledikten sonra bir öğretmeni "Atalay çok akıllı bir çocuktu. Lisede okuduğu dönemde dahi tek başına çöle bıraksanız, bir yolunu bulup hayatta kalıp ve geri dönebilecek karakterde ve azimde bir çocuktu. Bu tür olaylara nasıl karıştı anlamakta zorlanıyorum." ifadesini kullanmıştır. [4] Öğretmenleri tarafından "O kadar zeki ve yetenekli bir öğrenciydi ki onu ıssız bir ormana bıraksanız bile orada ağaç kabuğu yiyerek hayata tutunabilirdi" şeklinde tanımlanmıştır.[5]
Filiz, ifadesinde 2005 yılında ÖSS'ye girdiğini ancak amacının sınavı kazanmak olmadığını, yurt dışında okumak istediğini, bu nedenle yapabileceği soruları kasıtlı olarak yanlış işaretlediğini söylemiştir. 2006 yılında Paris şehrinde bulunan Paris-Sud. 11 Nolu Üniversite'nin biyoloji bölümüne kaydolmuştur. Filiz, okulun yurdunda kaldığını, derslere gitmediğini, sınavlara girmediğini ve kredi yetersizliği nedeniyle okulu bitiremediğini söylemiştir. Okulu bitirmeden İstanbul'a dönmüş ve ailesine okulu bitirdiğine dair yalan söylemiştir. Ailesinin diplomasını sorması ve iş bulması konusunda baskı yapması üzerine, ODTÜ Biyoloji Bölümü'nde doktora yapacağı bahanesiyle Ankara'ya gelmiş bir ev kiralamış ve bir de otomobil satın almıştır.[3][6]
Olga Seregina'nın kaybolması
Atalay Filiz, lise değişim programıyla Paris'e gelen Olga Seregina ile Ekim 2008'de tanıştı. Filiz 2010 yılına kadar Paris'te kalırken internet üzerinden Olga ile görüşmeyi sürdürdü. 2010 yılında ise Olga ve Elena üniversite değişim programı için Paris'e gitti. Bu sırada Erasmus ile Paris'e gelen ve Atalay ile aynı evi paylaşan Göktuğ Demirarslan'ın da bulunduğu eve gelerek dört kişi kalmaya başladılar ve kirayı bölüştüler. Daha sonra Göktuğ ve Elena sevgili oldu. Bir yıl sonra anlaşmazlık sonucu Göktuğ ve Elena farklı bir eve taşındı ve 2013 yılında Ankara'da işlenen cinayete kadar Atalay ile bir daha hiç görüşmedi. Atalay'ın daveti üzerine Ağustos 2011'de Olga Fethiye'ye gelerek Atalay ve ailesiyle birlikte onların evinde bir hafta kaldı. İkili daha sonra birlikte tatil yaptı. 31 Ağustos 2011'de Olga Paris'e döndü ve arkadaşlarına tatilde Atalay'ı daha iyi tanıdığını, kültürel uyuşmazlık yaşadığını ve ayrılmak istediğini belirtti.[7]
Olga'nın annesi Luy Seregina verdiği ifadesinde, Atalay'ın Fethiye'deki tatilde Olga'ya evlenme teklif ettiğini, Olga'nın 31 Ağustos'ta Paris'e gelmesinden bir gün sonra Atalay'ın da Paris'e gitmek istediğini fakat askerlik sorunu nedeniyle yurtdışına çıkamadığını anlatmıştır. Atalay daha sonra askere gitmiş ve Olga da Paris'te bir ailenin yanında bebek bakıcısı olarak çalışmaya başlamıştır. Atalay Olga'ya askerde olduğu dönemde İstanbul'da ailesinin yanında kalması gerektiğini söylemiş ancak Olga bu teklifi kabul etmeyerek Aralık 2010'da nişanlandığı ve Ağustos 2011'de evlenme teklifi aldığı Atalay'dan ayrılmıştır. Daha sonra Atalay on günlük ev izninde Paris'e gitmiş ve bu dönemde Olga kaybolmuştur. 16 Aralık 2011 günü Olga bebek bakıcılığı yaptığı aileye saat 16:00 da Atalay'ın bir arkadaşıyla buluşacağını ve kahve içip döneceğini ifade etmiştir. Yakın bir arkadaşının ifadesine göre, Olga gece en son Elena'ya mesaj atmış ve kendisine çok önemli bir şey söyleyeceğini ifade etmiştir. Aynı gece Olga ayrıldığı Atalay Filiz'in Paris'teki evine eşyalarını almak için gitmiştir. Olga'nın aynı binada kaldığı ve bebek bakıcılığını yaptığı aile Olga'nın gece geri dönmemesi üzerine şüphelenmiş ve polise haber vermiştir. Olga'nın telefonu 17 Aralık 2011'de gece saat 03:00'te tamamen kapanmış ve kendisinden bir daha haber alınamamıştır. Olga'nın çocukluk arkadaşı ve aynı mahallede büyüdüğü Yuliya Gordienko verdiği ifadesinde Olga'nın kendisine başından beri ilişkisine dair her şeyi anlattığını ve Atalay'dan Ağustos-Eylül 2011 döneminden beri ayrılmak istediğini ancak başaramadığını ifade etmiştir. Gordienko, Olga'yı Atalay'ın öldürdüğünden emin olduğunu ifade etmiştir. Olga yakın çevresine Atalay'ın kendisini saplantı haline getirdiğini ve sürekli tehdit ettiğini ifade etmiştir. Olga'nın ailesi Rus ve Fransız polisinin kendileriyle ilgilenmediğini ifade etmiştir. Fransız polisi Olga'nın dizüstü bilgisayarını, eski cep telefonunu ve eski fotoğraf makinesini teslim etmiş fakat yeni olanları teslim etmemiştir.[8][9][10]
Olayı araştıran dedektifler, Olga Seregina'nın Atalay Filiz tarafından öldürülme olasılığının yüksek olduğunu belirtmiştir. Atalay Filiz'e Olga'yı kendisinin öldürüp öldürmediği sorulunca gözlerini kırpıştırmış, gözleri seyirmiş ve kafası titremiştir. Dedektifler bu durumu Atalay'ın yalan söylediğine dair bir belirti olarak kabul etmiştir.[11]
Olga Seregina'nın ailesi, Rus polisinden kızlarının dizüstü bilgisayarının şifresini kırmalarını ve incelemelerini istemiş, ancak Rus polisi ilgilenmemiştir. Daha sonra Rus hackerlar bilgisayarın şifresini kırmıştır. Bilgisayardan Olga'nın 31 Aralık 2010'da Atalay ile nişanlandıktan sonra çekilmiş tek taş yüzüklü fotoğrafı ve Göktuğ ve Elena ile birlikte çektirdikleri dört kişilik fotoğrafları çıkmıştır.[12]
19 Haziran 2016'da Olga Seregina'nın Rus sosyal paylaşım sitesi VK' daki hesabına beş yıl aradan sonra ilk kez giriş yapılmıştır. Seregina'nın ailesi kızlarının şifresini kırarak giriş yaptıklarını ancak arkadaşlarıyla selamlaşmalarından başka bir içeriğe erişemediklerini ifade etmiştir. Seregina'nın ailesi Türk polisinin Olga Seregina'nın kaybolmasını yeterince sorgulamadığını düşündüklerini ifade etmiştir.[13]
Cinayetleri
Atalay Filiz, 16 Eylül 2013 tarihinde Fransa'da tanıştığı Hava Kuvvetleri Personel Başkanı Hasan Hüseyin Demirarslan'ın TÜBİTAK'ta çalışan fizik mühendisi oğlu Göktuğ Demirarslan'ı ve Rusya doğumlu Elena Radchikova'yı, 27 Mayıs 2016'da öğretmen Fatma Kayıkçı'yı öldürmekle suçlanmıştır.[3]
Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova cinayeti
Atalay Filiz, Fransa'da kız arkadaşı Olga Seregina tarafından okulun son senesinde Erasmus Programı ile Fransa'ya gelen Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova ile tanıştırılmıştır. 2013 yılında Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova Türkiye'ye döndükten sonra Atalay Filiz'in Ankara'da bu iki kişinin cinayetini işlediği öne sürülmüştür. Filiz, sorgu sırasında "Göktuğ ve Elena, Olga'nın kaybolmasından sürekli beni sorumlu tuttular." dedikleri için öldürdüğünü söylemiştir.[3]
Demirarslan'ın yakın bir arkadaşı tanık sıfatıyla verdiği ifadesinde, Atalay'ın Elena'ya ilgi duyduğunu ve Göktuğ'dan ayrılmasını sağlayarak Elena ile kendisinin sevgili olmak istediğini söylemiştir. Atalay, Göktuğ'a Elena ile birlikte olduğu zamanlarda kendisinin de onlarla buluşmak istediğine dair e-postalar atmaya başlamıştır. Cevap gelmeyince küfür ve hakaret içerikli e-postalar göndermiştir. Atalay, Elena'ya Göktuğ Demirarslan'ın başka bir kızla beş saniye boyunca öpüşürken çekilmiş bir videosunu göndermiş ve kendisini aldattığını, Göktuğ'dan ayrılması gerektiğini ifade etmiştir. Filiz daha sonra Ankara'nın Emek semtindeki bir ankesörlü telefondan Demirarslan'ı arayarak adına bir kargo bulunduğunu, Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği bölümünde kendisini bulamadıklarını, açık ev adresini vermesini istemiş ve adresi almıştır. Demirarslan, üç gün boyunca kargonun gelmemesi üzerine şüphelenerek aynı numarayı aramış ve numaranın Emek'te bir ankesörlü telefona ait olduğunu öğrenmiştir. Atalay Filiz'in Göktuğ'un ev adresini aldıktan sonraki HTS kayıtları (telefon görüşmelerinin dökümü) incelendiğinde aylarca Göktuğ'un oturduğu mahalle ve çevresinde bulunduğuna dair sinyaller gelmiştir. Atalay, Göktuğ'un ev adresini aldıktan sonra belli aralıklarla gece yarısı Göktuğ'u gizli numaradan aramış ancak Göktuğ telefonları açmamıştır. Göktuğ ve arkadaşları bir gece yarısı yine gizli numaradan arandıklarında, Atalay'a ait eski model bir otomobilin apartmanın yanında beklemekte olduğunu görmüştür.[14]
Filiz, Olga'nın ölümünden kendisini sorumlu tuttukları için Göktuğ Demirarslan ve Elena'nın uygunsuz görüntülerini çekerek onlara karşı kullanmayı düşünmüştür. Bunun için Antalya'ya tatile gittiklerinde onları takip edebilmek için konum bulma uygulaması yüklediği telefonunu Göktuğ'un arabasına yerleştirmiştir. İki hafta boyunca konumun sürekli olarak aynı yerden geldiğini gördüğünde otobüsle gittiklerini anlamıştır. Bu durumda otelin yan odasını tutarak, Göktuğ ve Elena'nın kaldığı odaya gizli kamera yerleştirme planı işlememiştir. Av tüfeği almaya karar vermiş ve tüfek ruhsatı alabilmek için akıl sağlığının yerinde olduğunda dair rapor almıştır. Mahkemedeki ifadesinde de silahı almadan önce akıl ve fiziki sağlığının yerinde olduğuna dair rapor aldığını, daha önce herhangi bir ruhi tedavi görmediğini açıklamıştır.[15] Av tezkeresi ve pompalı tüfek aldıktan sonra internetten nasıl kullanılacağını öğrenmiştir. Atalay Filiz, 43 plakalı beyaz renkli Murat 131 marka arabasının bagajından aldığı tüfekle, Eryaman Mahallesi Atakent Vadisi Sitesi'nin C24 kapısının girişinde ağaçların arasına saklanarak pusu kurmuştur. Olay günü Atalay Filiz kadın elbiseleri giymiş ve başörtüsü takmıştır.[16] 16 Eylül 2013 günü saat 23:00 'da Göktuğ ve Elena Eryaman'daki evlerine girerken 1 metre kadar yaklaştıklarında ikisine de ateş etmiştir. İlk önce yakın mesafeden 5 el ateş etmiş, Göktuğ ve Elena'nın yere düşmesi sonucu 2 el de başlarına ateş ederek hızla uzaklaşmış ve otomobiline binerek kaçmıştır. Göktuğ'un kafatası parçaları 30 metre uzağa sıçramıştır. Atalay Filiz kaçarken silahını da yanında götürmüş, site sakinlerinin ifadesine göre geride sadece boş bir soda şişesi bırakmıştır. Arabasının 43 plakalı olması sebebiyle fark edilmemek için Kütahya'ya kaçarak arabanın içinde iki gün kalmıştır. Daha sonra İstanbul'a gitmiştir. Geri döndüğünde arabasını yerinde bulamamıştır.[3][17][18]
Polis bir ay sonra kendisinin aracını ele geçirmiş ve Filiz'in aracında saç boyası ve plastik makyaj malzemeleri bulmuştur. Ayrıca kazma, kürek, tahta saplı marangoz testeresi, demir testeresi, yıldız ve düz ağızlı tornavida, iki adet yün battaniye, bir adet yorgan, iki atlet, yastık, büyük boy naylon, preslenmistrofor, ateş yakmak için jel, cerrahi müdahele malzemeleri, antifiriz, pense, akü şarj kablosu, naylon ipler ve kablolar bulunmuştur.[19][20]
Göktuğ Demirarslan'ın amcası Ekrem Demirarslan, cinayetten sonra yaptığı açıklamada yeğeninin çok gizli ve büyük bir projede çalıştığı gerekçesiyle öldürüldüğü iddialarının doğru olmadığını, yeğeninin TÜBİTAK'ta iki ay önce işe başlamış fizik mühendisi bir uzman yardımcısı olduğunu söylemiştir. Cinayetin bir aşk cinayeti olduğunu ifade etmiştir.[21]
Cinayetten belli bir süre sonra yakınları, Demirarslan'ın otomobilini periyodik bakım için servise götürmüştür. Servis elemanları, benzin havalandırma borusunda poşet içerisinde bir cismin plastik kelepçeyle takılı olduğunu görmüştür. Poşeti açan elemanlar, içerisinde eski model bir cep telefonu olduğunu fark etmiştir. Demirarslan'ın yakınları, bu durumu Cinayet Bürosu ekiplerine bildirmiştir. Polis, araştırma neticesinde telefondaki SIM kartın Atalay Filiz adına kayıtlı olduğunu ve cinayetin üç ay öncesinden beri kullanıldığını tespit etmiştir.[22]
31 Ekim 2013'te Filiz hakkında yakalama kararı çıkartılmış, 12 Kasım 2013'te ise yurt dışına çıkış yasağı getirilmiştir. Filiz'in uluslararası seviyede aranması için 3 Mart 2014 tarihinde Avrupa Polis Ofisi tarafından hakkında kırmızı bülten çıkarılmıştır. Portekiz İnterpol'ü, Filiz'in 27 Ocak ve 31 Ocak 2014 tarihleri arasında Lizbon'da bir otelde kaldığını belirlemiştir. Filiz'in annesi ve kız kardeşinin de aynı tarihler arasında aynı şehirdeki farklı bir otelde konakladığını belirlemiştir. Yurt dışına çıkış yasağı konulan Filiz'in sahte pasaport ve kimlikle yurt dışına kaçtığı belirlenmiştir.[23]
Fatma Kayıkçı cinayeti
Ankara'da işlediği cinayetlerden sonra kendisini Furkan Altın olarak tanıtan Atalay Filiz, İstanbul Tuzla'da bir çay bahçesinde garson arandığını internetteki bir ilandan öğrenmiş ve işe başvurmuştur. Böylece tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı'nın eşi Gani Kayıkçı'nın işlettiği çay bahçesinde çalışmaya başlamıştır. Kayıkçı'ya Ankara'dan geldiğini ve kimsesi olmadığını söylemiştir. İlk 6 ay kendisine Furkan diye seslenilince bakmamıştır, yüksek sesle bağırdıklarında ya da ismini tekrarladıklarında bakmıştır. Çay bahçesinde çalışırken bazı anormal hareketlerine rastlanmıştır. Limon isteyen müşterilere limonu tam halde getirmiş ve limonu nasıl keseceklerini sorduklarında büyük bir döner bıçağı getirerek bununla kesmelerini söylemiştir. İşyerinde kendisiyle tartışan ve "Sen erkek misin ?" diyen kız arkadaşını da yere yatırarak boğazını sıkmış ve öldürmekle tehdit etmiştir.[24]
Atalay Filiz 2016 yılının Ocak ayından itibaren bir kebapçıda çalışmaya başlamıştır. Lokantanın önüne gelip işe ihtiyacı olduğunu, Konya'da bir köyde yaşadığını ve köye gitmek için parasının olmadığını, ailesinin tek çocuğu olduğunu ve babasının emekli bir işçi olduğunu söylemiştir. Bunun üzerine servis elemanı olarak işe alınmıştır. Kebapçı salonunun sahibi, Filiz'in saf numarası yaptığını, sigara almaya gönderdiklerinde eczaneye gittiğini belirtmiştir. Filiz'in okuduğu okullardan hiç bahsetmediğini, 4 yabancı dil bilmesine rağmen turistlerle hiç konuşmadığını, yalnızca kendisine soru sorulduğunda konuştuğunu anlatmıştır. Kebapçı salonunun sahibi, Filiz'in sipariş dağıtmaya gittiğinde ana yollardaki MOBESE kameralarının önünden geçmediğini, ara yolları kullandığını ifade etmiştir. Neden böyle yaptığı sorulduğunda ise Filiz, sadece ara yolları bildiğini söylemiştir. Kebapçının sahibi Filiz'in cep telefonu kullanmadığını, her gün gazete okuyup haberleri düzenli takip ettiğini, son derece düzgün bir Türkçesi olduğunu, hiç arkadaşı olmadığını ifade etmiştir. Ayrıca hiç para harcamadığını, suyunu bile lokantadan aldığını, paraya çok düşkün olduğunu ve kendisini sürekli acındırdığını söylemiştir. Lokantanın sahibi Filiz'in kendisini sürekli acındırması sebebiyle akşam eve giderken kendisine yemek verdiklerini söylemiştir. Filiz, Fatma Kayıkçı'yı öldürmeden önce lokantadaki işinden ayrılmıştır. Lokantanın sahibine 2 ay önce ailesinin Ankara'ya taşındığını ve ninesi ile dedesinin de onları ziyarete gittiğini söylemiştir. Köye gidemediğini hazır onlar gelmişken Ankara'ya gitmek istediğini söylemiş ve yol parası isteyerek almıştır. Lokanta sahibi Atalay'ın son derece titiz olduğunu, ormana tek başına bırakılsa yaşayabileceğini, ot bile yiyebildiğini söylemiştir.[25]
Kayıkçı ailesi kendisine ayda 1250 lira para vermiş ve kaldığı evden yediği yemeklere kadar ihtiyaçlarını karşılamıştır. Filiz, çay bahçesi kapandıktan sonra işsiz kalmış ve evde oturmaya başlamıştır. Bu sırada kaldığı evin bir odasını depo olarak kullanan Fatma Kayıkçı'nın eşyalarını karıştırdığından şüphelenmiştir. Filiz ifadesinde, 27 Mayıs 2016 tarihinde Fatma Kayıkçı'nın kendisine "Günaydın Atalay, naber?" demesi üzerine Kayıkçı'nın kendisinin gerçek kimliğini öğrendiğini ve Ankara'daki cinayetlerden ötürü kendisini ihbar edeceğini düşündüğünü, bunun üzerine aynı binada oturduğu Fatma Kayıkçı'yı bıçaklayarak öldürüp cesedini bavula koyduğunu belirtmiştir. Filiz, ifadesinde "Bıçaklayarak öldürdüğüm Fatma Kayıkçı'yı evdeki büyük valize sığdırdım, zaten küçük bir insandı. Bavula zorlanmadan sığdı" demiştir. Polisin parmak izi incelemeleri sonucu cinayeti işleyenin, Ankara'da 2 kişiyi öldüren Atalay Filiz'in parmak izi ile uyuştuğu ortaya çıkmıştır.[3][26]
Filiz'in Fatma Kayıkçı'yı başını keserek öldürmek istediğini, ancak Kayıkçı'nın direnmesi üzerine Kayıkçı'yı sırt, çene, göğüs ve dizinden 11 bıçak darbesiyle öldürdüğü belirlenmiştir. Fatma Kayıkçı öğlen saatlerinde çocuğunu okuldan almak için evden çıkmış ancak okula uğramamış, eve de dönmemiştir. Ailesinin başvurusu üzerine polisler Kayıkçı'yı aramış ve cesedini evinin 500 metre ilerisindeki yeşillik alanda bulmuştur. Filiz saat 14:00 civarında evden bavul ve çantayla çıkarken görüntülenmiş Kayıkçı'nın cesedini attıktan sonra bavulu çöpe atmıştır.[25][27][28]
Filiz, ifadesinde Fatma Kayıkçı'nın eve çok girip çıkmasından rahatsız olduğu için cinayetten 1 ay önce Pendik'te Esenler Mahallesi'nde giriş katta bir ev tuttuğunu, Kayıkçı'yı öldürdükten sonra bu eve gelip kıyafetlerini değiştirip, bavullarını hazırladıktan sonra kaçtığını belirtmiştir.[29]
Kaçışı ve yakalanması
Filiz cinayetten sonra Kaynarca, Pendik' e, daha sonra da Gebze Otogarı'ndan Adapazarı'na gitmiş ve burada bir otelde sahte kimlikle bir gün kalmıştır. Daha sonra Buca'ya sonra da Gümüldür'e gitmiştir. Filiz, Gümüldür Özdere mevkiinde milli parkın içine girerek saklanmaya karar vermiştir. Burada karşılaştığı balıkçılara ailesiyle arasının bozulduğunu, bu nedenle tatile çıktığını anlatmıştır. Ormanlık alanda yaklaşık bir hafta kalmıştır. Ancak her yerini böceklerin sokması ve bir haftadır yıkanamaması sebebiyle Menderes'e giderek bir günlük ev tutarak dinlenmeye karar vermiştir.[3]
Filiz, yakalanmadan bir gün önce gece saatlerinde Menderes'in Karadayı Mahallesi'nde sokakta çalışan bir oduncuyla karşılaşmış ve oduncudan kalacak bir ev göstermesini istemiştir. Oduncu da eniştesinin iki odalı evini göstermiştir. Filiz, oduncuya Urfa'dan geldiğini, evi beğendiğini ve ev için 500 lira verebileceğini, ne iş olsa yapabileceğini belirtmiştir. Oduncu da kendisinin yanında çalışabileceğini söylemiştir. Filiz, bunun üzerine burada olduğundan Jandarma dahil kimsenin haberinin olmamasını istemiştir. Oduncu şüphelenerek kimlik sormuş, bunun üzerine Atalay Filiz, kimliğini memleketi Urfa'da unuttuğunu söyleyerek bölgeden ayrılmış ve geri geleceğini söylemesine rağmen geri gelmemiştir. Filiz'in yakalandığı gün dolmuşa bindiği Şaşal Köyü yakınındaki barakalarda birkaç gece konakladığı belirlenmiştir. Filiz, barakaların yanında fındık ve ceviz satan bir kadının fındık poşetini çalarak ormanlık alanda yemiştir.[30]
Menderes'e gitmek üzere minübüse bindiğinde bir kişinin kendisine bakarak telefonla konuşması üzerine şüphelenerek minibüsten inmiş ve ters yönde giden başka bir minübüse binmiştir. Daha sonra polisler minibüsü durdurarak kendisini yakalamıştır. Filiz'in üzerinden biri 17 cm diğeri 15 cm uzunluğunda iki av bıçağı, biber gazı, 4 sahte kimlik 3 sahte ehliyet, 14 kredi kartı, bir Fransız vatandaşlık belgesi, 10.000 Türk lirası ve 3500 euro çıkmıştır.[3]
Ayrıca kamp yerlerini ve parkları gösteren kitapçıklar, kan şekerini dengelemek için 8 tane saplı şeker, bir kebapçı sipariş fişinin üzerine yazılmış kadın porno oyuncularının isim listesi, yurtdışındaki çocuk bakıcılığı firmalarının listesi, çocukluk fotoğrafları, film ve müzik CD'leri çıkmıştır. Üzerinden çıkan başka bir notta ise Katil Doğanlar, Olağan Şüpheliler ve Rezervuar Köpekleri filmlerinin isimleri yazmaktadır.[31]
Filiz, geceleri sinek ve diğer hayvanların zarar vermesini engellemek için tül kullanmış, eldiven, şal ve bere takmıştır. Filiz'in üzerinden bir banka kasasına ait anahtar, kendi adına düzenlenmiş bir pasaport, kendisine benzeyen bir Fransız vatandaşına ait vatandaşlık bilgilerini içeren belge, tıraş makinesi, lensler, kendisinin ve arkadaşlarının çocukluk fotoğrafları, 2 kamp alanı rehberi çıkmıştır. Filiz kendine ait pasaportla en son 2012 yılında Endonezya'ya gitmiştir. Pasaportun geçerlilik süresi dolmuştur. Filiz ifadesinde, zehirli olmadığını bildiği otları ve bitkileri yediğini, böcek ve kurbağa yiyerek hayatta kaldığını açıklamıştır. Filiz, diğer bavullarında günlük yaşamında kullandığı eşyaları ve kitapları olduğunu ancak kendisine yük yaptığı gerekçesiyle bunları değişik yerlerde çöpe attığını açıklamıştır. Filiz, ifadesinde annesini çok özlediğini yakalanmasa İstanbul'a ailesinin yanına gitmekte olduğunu söylemiştir. Filiz, Yunanistan'a geçmeyi Yunan polisinin kendisini yakalayıp iade edeceği gerekçesiyle hiç düşünmediğini açıklamıştır. Filiz, günde 17 saat boyunca 2 ayrı işte çalıştığını garsonluk ve bekçilik yaparak para biriktirdiğini belirtmiştir. İzmir Emniyet Müdürü, kendisini sorguladıktan sonra basın mensuplarına yaptığı açıklamada Filiz'in çok rahat göründüğünü, gayet zeki ve neşeli bir delikanlı olduğunu yaptıklarından ötürü pişmanlık duymadığını anlatmıştır.[32]
Filiz'in kaçtığı dönemde Hadımköy'de bir deposu olduğuna dair ihbar alan polis 2 Haziran 2016 günü depoda incelemelerde bulunmuştur. Çilingir yardımıyla açılan konteynırdan 2 metrelik ahşap bir sandık çıkmıştır. Sandığın içinde cinayet romanları, bisiklet, ağırlık aletleri, cinayet filmleri ile Dexter dizisinin CD'leri bulunmuştur. Filiz'in 4 yıl önce bir kargo firmasıyla eşyalarını depoya gönderdiği belirlenmiştir.[33]
Yargılanması
Atalay Filiz yakalandıktan sonra İstanbul'a getirilerek savcı tarafından sorgulanmıştır. Sorgulandıktan sonra tasarlayarak adam öldürme ve nitelikli yağma suçlarından tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edilmiştir. Anadolu 8. Sulh Ceza Mahkemesi'nde hakim tarafından ifadesi alınmış, işlediği cinayetleri kabul etmiş ancak nitelikli yağma suçunu kabul etmemiştir. Fatma Kayıkçı'nın çantasında para olmadığını, olsa da almayacağını, aylık gelirinin 1800 lira olduğunu ve paraya ihtiyacı olmadığını açıklamıştır. Hakim sadece tasarlayarak adam öldürme suçundan tutuklanmasına, yeterli delil olmadığı içinse nitelikli yağma suçundan tutuklanmasına gerek olmadığına karar vermiştir. Tutuklandıktan sonra Silivri Cezaevi'ne gönderilmiştir.[34]
Filiz, İzmir'den İstanbul'a nakledilirken öldürülme korkusu taşıdığını, koğuşa değil tek kişilik hücreye konulmasını istemiş, bu talebi de olumlu karşılanmış ve Silivri Cezaevi'nde karantina koğuşuna konulmuştur. Sabah uyandıktan sonra okuması için kendisine kitap ve gazete verilmesini istemiştir.[35]
Filiz, Ankara'da işlediği iki cinayet nedeniyle video konferans yöntemiyle Silivri Cezaevi'ndeki hücresinden Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yargılanmıştır. Filiz Ankara Barosu'nun kendisine atadığı avukatı reddederek İstanbul Barosu'na kayıtlı avukat Vildan Yirmibeşoğlu kendisinin avukatlığını kabul etmezse ifade vermeyeceğini açıklamıştır. İfadesinin alınamaması üzerine hakim Yirmibeşoğlu'nu arayarak Filiz'in yanına gitmesi için ikna etmiştir. Filiz verdiği ifadesinde gazetelerden kendisine şifreli mesajlar geldiğini ve bu mesajlar doğrultusunda cinayetleri işlediğini ifade etmiştir. Daha sonra Adli Tıp'tan akıl sağlığının yerinde olup olmadığına ilişkin rapor alınmasına ve duruşmanın ertelenmesine karar verilmiştir.[36]
Filiz, 27 Haziran 2016'da akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespiti için Adli Tıp'a getirilmiştir. Adli Tıp 4. Kurulu yapılan incelemeler sonucu Atalay Filiz'in akıl sağlığının yerinde olduğuna ve cezai ehliyetinin tam olduğuna karar vermiştir. Adli Tıp'ın Filiz'in hastaneye yatırılması talebini gerekli görmemesi üzerine Filiz, Silivri Cezaevi'ne geri gönderilmiştir.[37]
Toplumsal etkisi
Atalay Filiz, işlediği cinayetlerden sonra Müge Anlı'nın programına konu olmuştur. Müge Anlı'nın programında Atalay Filiz'in odası gösterilmiştir. Bu sırada Filiz'in odasında kendi kedisinin tasmasını gören genç bir kız da programa telefonla bağlanmış ve Filiz'in kedisini yok ettiğini ifade etmiştir. Filiz'in apartmanında oturanların ve çay bahçesinde çalışanların ifadesi alındığı zaman, Filiz'in günde 3 liralık ciğer alarak 12 kediyi beslediğini daha sonra kedilerin hepsinin bir günde yok olduğu anlaşılmıştır.[38]
Ayrıca twitter ve facebook gibi çok sayıda sosyal paylaşım sitesinde Filiz adına açılmış sahte hesaplar bulunmaktadır.[39]
Filiz, Uykusuz adlı karikatür dergisinin 16 Haziran 2016 tarihli sayısına kapak olmuş ve mizahi bir dille bugüne kadar böyle sevgi görmediği anlatılmıştır.[40]
Atalay Filiz yakalandıktan sonra kendisiyle özçekim yapan 3 polis memuru hakkında soruşturma başlatılmış ve soruşturma tamamlanana kadar polisler açığa alınmıştır.[41]
Filiz'in sağlık kontrolü için götürüldüğü hastanede, hastane güvenlik görevlisi olan Yeşim Göker, aralık olan perdeden Filiz'in önüne geçmiş ve gülerek özçekim yapmıştır. Güvenlik görevlisi Göker fotoğraftakinin kendisi olduğunu kabul etmiştir.[42]
Özcan Deniz, İkinci Şans filminin çekimlerinde Atalay Filiz'e benzeyen bir yardımcı oyuncuyla özçekim yapmış ve “Seri katilimiz varmış, bir selfie de biz çekelim dedik” diyerek fotoğrafları sosyal medya hesabından paylaşmıştır. Deniz, gelen tepkiler üzerine fotoğrafları silmiştir.[43]
Dış bağlantılar
Kaynakça
- Melih Altınok (13 Haziran 2016). "Atalay Filiz seri katil mi?". www.sabah.com.tr. Erişim tarihi: 2 Şubat 2021.
- "Seri cinayet zanlısı Atalay Filiz yakalandı". Erişim tarihi: 13 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz davasında yeni gelişme: Yeterli delil olmadığı için..." Erişim tarihi: 18 Haziran 2016.
- "Seri katil Atalay Filiz'in Galatasaray yıllığı ortaya çıktı". Erişim tarihi: 15 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz kimdir ve nerelidir?". Erişim tarihi: 13 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'in akli dengesi yerinde mi? İfadesi şaşırttı". Erişim tarihi: 15 Haziran 2016.
- "Seri katil Atalay Filiz'in işlediği cinayetlerin başlangıç yeri Paris". Habertürk. 2 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'in kurbanları ile fotoğrafı çıktı!". Sözcü. 10 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Beni saplantı haline getirdi". Sabah. 3 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Gazetelerden mesaj aldım". Sabah. 15 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'e o soru sorulunca tikleri ortaya çıktı!". Hürriyet. 14 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz ve kurbanları aynı karede". Habertürk. 10 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'in Paris'te kaybolan sevgilisi Olga Seregina'dan gelen sinyalin nedeni belli oldu!". Karar. 23 Haziran 2016. Erişim tarihi: 30 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz, Göktuğ Demirarslan ve Elena Radchikova'yı ayıramadığı için öldürdü". Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'den 'akıl oyunları'". Milliyet. 17 Haziran 2016. Erişim tarihi: 18 Haziran 2016.
- "Seri katil şüphelisi Atalay Filiz İzmir Menderes'te yakalandı". Cihan Haber Ajansı. 12 Haziran 2016. Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "Ankara'da silahlı saldırı: 2 ölü". Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "General oğluna tüfekli pusu". Hürriyet. 18 Eylül 2013. Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "Seri katil Atalay Filiz'in taşıdığı 3'üncü bavulun sırrı". Habertürk. 4 Haziran 2016. Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "Seri katilin kan donduran malzemeleri". Vatan. 7 Haziran 2016. Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- "Psikopat saldırısı suikast falan değil". Akşam. 19 Eylül 2013. Erişim tarihi: 18 Haziran 2016.
- "Genç kız: Atalay Filiz'i 'Selim' olarak biliyordum, psikopat diye..." Akşam. 10 Haziran 2016. Erişim tarihi: 18 Haziran 2016.
- "Seri katil Atalay Filiz için İNTERPOL seferber oldu". Ahaber. 3 Haziran 2016. Erişim tarihi: 17 Haziran 2016.
- "Beni de öldürmeden buradan gitmeyecek". Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- "Seri katil Atalay Filiz'i yanında çalıştığı kebapçı anlattı: Salağa yatardı, çok cimriydi". Habertürk. 1 Haziran 2016. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2016.
- "Seri katil zanlısı Atalay Filiz'in son görüntüleri ortaya çıktı". Erişim tarihi: 18 Haziran 2016.
- "Tuzla katilinin dehşet veren hikayesi!". Sözcü. 31 Mayıs 2016. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2016.
- "Firari komşunun kanlı geçmişi". Hürriyet. 30 Mayıs 2016. Erişim tarihi: 1 Temmuz 2016.
- "Atalay Filiz son cinayetten önce ev kiralamış". Habertürk. 16 Haziran 2016. Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- "ATALAY FİLİZ EV TUTMAK İSTEMİŞ". Aktüel. 13 Haziran 2016. Erişim tarihi: 29 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'in çantasından çıkan isim listesi şoke etti!". Aktüel. 13 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz yakalandı! Çantadaki listeden çıkan isimler şoke etti!". Hürriyet. 13 Haziran 2016. Erişim tarihi: 30 Haziran 2016.
- "Sır depodan 'Dexter' çıktı". Sabah. 3 Haziran 2016. Erişim tarihi: 23 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz'le ilgili FLAŞ gelişme". Erişim tarihi: 20 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz öldürülmekten korkuyormuş!". Sözcü. 15 Haziran 2016. Erişim tarihi: 20 Haziran 2016.
- "Atalay Filiz, ısrarla ifadede Av. Vildan Yirmibeşoğlu'nu istedi". Hürriyet. 16 Haziran 2016. Erişim tarihi: 20 Haziran 2016.
- "Adli Tıp Atalay Filiz hakkında kararını verdi". Sabah. 29 Haziran 2016. Erişim tarihi: 29 Haziran 2016.
- "Kediler de kurban gitmiş!". Hürriyet. 9 Haziran 2016. Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- "Sosyal medyada Atalay Filiz sapkınlığı". Sabah. 19 Haziran 2016. Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- "Uykusuz'dan Atalay Filiz kapağı". Bir gün. 15 Haziran 2016. Erişim tarihi: 21 Haziran 2016.
- polislere sorusturma,nMs_wtpyD0KI4Ar5Ejmw6g "Atalay Filiz ile selfie çeken polislere soruşturma"
|url=
değerini kontrol edin (yardım). Ntv. 13 Haziran 2016. Erişim tarihi: 27 Haziran 2016. - "Son özçekimci AKP üyesi çıktı". Dokuz Eylül Gazetesi. 13 Haziran 2016. Erişim tarihi: 28 Haziran 2016.
- "Özcan Deniz'in 'seri katil' paylaşımına tepki!". Habertürk. 14 Haziran 2016. Erişim tarihi: 28 Haziran 2016.