Aigai
Aigai, Manisa ilinin Köseler Köyü'nün 2 km güneyindeki Gün Dağı'nın üzerinde, kısmen ayaktaki harabelerden ibaret bir antik kenttir.
Antik yazarlar tarafından aktarılan geleneğe ve oluşturdukları kronolojiye gören M.Ö. 1100 yıllarından sonra[1] Yunanistan'dan gelip kuzeybatı Anadolu kıyılarına yerleşen Aioller tarafından kurulan 12 kent arasındadır. Ancak 2004 yılından itibaren sürdürülen arkeolojik kazıların sonuçları şimdilik kentin kuruluşunun M.Ö. 8. yüzyılın sonlarından daha erkene gitmediğini göstermektedir.[2]
Antik Kent Aigai ören yerindeki ilk arkeolojik çalışmalar 1881 yılında Fransız araştırmacılar tarafından yapılmıştır.[3]
Kentin arkeolojik kazısı Ege Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ersin Doğer ve Celal Bayar Üniversitesi'nden arkeolog Yusuf Sezgin tarafından yapılmaktadır.[1]
Kentin kuruluşu
Tarihçi Herodotos (MÖ 5. yüzyıl) Aigai Kenti'ni Aiollerin kurduğu 12 kent arasında sayar.[2] Aioller, günümüzde İzmir Körfezi ile Çandarlı Körfezi arasında yer alan ve antik dönemde Aiolis olarak adlandırılan bölgeye yerleşip kentler kurmuşlardır ve İzmir Körfezi'nin güneyine yerleşen İyonlar'ın aksine iç kısımlarda da (Aigai ve Temnos gibi) kentler kurarak ticaretten çok tarım ve hayvancılığa önem vermişlerdir. Aigai de Gün Dağı'nda Aiol topluluğunun bir kolu tarafından bilinmeyen bir tarihte kurulmuş olmalıdır. Özellikle akropolisi çeviren teras duvarlarında kullanılan teknik, Aigai kentinin MÖ 6. yüzyıldan itibaren güçlü surlarla çevrili olduğunu göstermektedir. Ancak kentin gerçek kuruluş tarihi şu an için tam olarak bilinmemektedir.[4]
Kentin isminin kökeni
Kentin adı Herodotos'ta Aigaiai, Plinius'da Aegaeae, kentin bastığı sikkelerde ise Aigai ve Aigaion olarak geçmektedir.[2] Kentin adını anan diğer antik yazarlardan Strabon (XIII. 3,5), Pseudo Skylax (98) ve Plinius (Naturalis Historia, V.121), bu yerleşimin deniz kıyısında değil, iç kısımda ve dağlık bölgede olduğunu vurgulamaktadır.[2]
Kentin gelişimi,gördüğü zararlar
Aigai'in, MÖ 547 yılından sonra ortaya çıkan Pers egemenliğine karşı diğer bir Aiol kenti olan Temnos ile birlikte direndiği ve bağımsızlığını koruduğu anlaşılmaktadır (Xenophon, Hellenika IV.8,5 ). Kyme ve Myrina gibi kıyı kentlerinin aksine, MÖ 5. yüzyılda Attik Delos Birliği'ne vergi vermemiştir.[4]
MÖ 3. yüzyılın başlarına kadar küçük bir kent olan Aigai'nin bu dönemde Pergamon Krallığı'nın temellerini atan Filetairos'un büyük yardımları ile yeniden kurulduğu ve bir Helen Kenti kimliğine kavuştuğu düşünülür.[4] Kent; plan, teraslamalar ve diğer birçok ayrıntı göz önüne alındığında Pergamon'u anımsatmaktadır. Ayrıca Filetairosun kentin hemen yakınındaki Apollon Khresterios Tapınağı'nın yapımına yardım ettiği de bilinmektedir.
Anadolu'da Pergamon Krallığı'nın güçlü rakibi olan Seleukos Krallığı'nın Akhaios adlı bir generalin komutasında başlattığı saldırılar (MÖ 220-218) sonucunda Aigai ve Aiolis kıyıları Pergamon Kralı I. Attalos'in elinden çıkmış, daha sonra krala isyan eden Akhaios’un öldürülmesi ile Aigai ve çevresi yeniden Pergamon Krallığı’na katılmıştı.
Aigai'de Roma yönetimi ile ilgili en erken bilgi MÖ 1. yüzyıla aittir. Sezar'ın güvenilir bir adamı olan Publius Servilius Isauricus, Asya Valisi olarak görev yaptığı sırada (MÖ 48-46) kente ve buradaki Apollon Khresterios Tapınağı’na önemli yardımlar yapmıştı. Nitekim kentte ele geçen bir heykel kaidesinin üzerindeki yazıttan bu valinin Aigai’da onurlandırıldığı anlaşılmaktadır.
M.S. 17 yılında bölgede meydana gelen şiddetli depremin yerle bir ettiği kentler arasında Aigai da vardır. Tacitus (Annales, 47) tarafından da sözü edilen bu depremin yaraları İmparator Tiberius’un cömert yardımlarıyla sarılmış ve depremden zarar gören kentler şükran ifadesi olarak İtalya’da imparatorun bir heykelini dikmişlerdi.
Kentin adına son kez M.S. 5. yüzyıla ait Piskoposluk listelerinde ve Hierokles’in Gezi Rehberi’nde rastlanmaktadır. Tahminlere göre, Aigai, diğer bir dağ kenti olan Temnos gibi M.S. 7. yüzyıldaki Arap akınları nedeniyle terkedilmiştir. Kentteki en son iskan ise sadece Demir Kapı ve ardındaki sınırlı bir alanda yer alan; 12. ve 13. yüzyıla tarihli küçük bir geç Bizans kale-iskanıdır. Bu dönemi ise kentte küçük bir kilise temsil etmektedir. Söz konusu Geç Bizans iskanı da 14. yüzyılın sonlarında Manisa ve çevresini ele geçiren Saruhanoğulları tarafından terke zorlanmıştır.
Kentin yapısı
MÖ 3. yüzyılın başlarına kadar küçük bir kale-kent hüviyetinde olan Aigai Hellenistik Dönem’de gelişmiş ve bir Hellen kenti için vazgeçilmez olan kamu yapılarına kavuşmuştur. Kentin görülmeye değer yapılarından en önemlisi Hellenistik Dönem duvar işçiliğinin en güzel örneklerinin sergilendiği 3 katlı Agora ve Halk Meclisi Binası’dır (Bouleuterion).
Kent yaşamı boyunca yağmur suyuna ihtiyaç duymuş, tüm cadde ve sokaklar taş döşenmiş, taş döşemelerin alt kesimleri yağmur sularını irili ufaklı yüzlerce sarnıca yönlendiren kanalizasyon sistemi ile donatılmıştır. Kentin batıya ve güneye bakan yamaçlarında yüksek teras duvarlar ile düz alanlar oluşturulmuş ve buralarda Tiyatro, Gymnasium, Stadium ve Hamamlar gibi kamu yapıları inşa edilmişti.
Kaynakça
- "Türkiye Arkeolojisi" (PDF). http://www.kulturvarliklari.gov.tr. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Ankara, 2008. 15 Eylül 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Eylül 2016.
|website=
dış bağlantı (yardım) - "Antik Kentin Tarihçesi". Aigali Kazısı web sitesi. 22 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Eylül 2016.
- "Aigai Antik Kent". Makale / Tekin Gün.02.07.2020. 6 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- Özver, Arzu. "Aigai'dan ele geçen Arkaik Dönem seramikleri". Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü yüksek lisans tezi, 2012. Erişim tarihi: 21 Eylül 2016.
Dış bağlantılar
- Aigai Kazısı Web Sayfası20 Haziran 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Yazi2401/aigai-antik-kent--manisa6 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.