Basiliscus
Basiliscus (Latince: Flavius Basiliscus) (ö. 476/477), 9 Ocak 475 - Ağustos 476 arasında hüküm sürmüş, Leo Hanedanı'na bağlı Bizans imparatoru idi.
Basiliscus | |||||
---|---|---|---|---|---|
Basiliscus adına basılan bir sikke | |||||
Bizans İmparatoru | |||||
Hüküm süresi | 9 Ocak 475 – Ağustos 476 | ||||
Önce gelen | Zeno | ||||
Sonra gelen | Zeno | ||||
Eş(leri) | Zenonis | ||||
Çocukları | Marcus | ||||
| |||||
Hanedan | Leo hanedanı | ||||
Ölüm |
476-477 Kapadokya |
İmparator Zeno'nun bir isyan sonucu zorla Konstantinopolis'i terk etmesi nedeniyle imparator olmuştur. Yönetimi çok kısa olmuştur: 9 Ocak 475 - Ağustos 476 aralığında. Basiliscus I. Leo'nun karısı imparatoriçe Aelia Verina'nın erkek kardeşiydi. Zeno ise Aelia'nin kızı Ariadne evliydi. Basiliscus'un imparatorlarla akrabalığı ona askerî bir kariyer sağlamıştır (küçük başlangıç zaferlerinden sonra). Basiliscus komutanlığı altında Vandal Afrikası üzerine yapılan askerî sefer Orta Çağlarda yapılan en geniş ve büyük askerî operasyondu. Fakat bu seferde yenilgisi Doğu Roma İmparatorluğu için bir felakete yol açmıştır.
475'te, I. Leo'yu takip eden barbar asıllı imparator Zeno'nun halk tarafından tutulmamasını istismar ederek ve Verina tarafından organize edilen bir entrika ile Zeno'un Konstantinopolis'ten kaçması nedeniyle, Basiliscus Doğu Roma imparatorluk tahtına geçmeyi başardı. Fakat kısa imparatorluk yönetimi döneminde Basiliscus, Konstantinopolis halkının ve kilisenin önemli temel desteğini yanlış dinsel politikası nedeniyle kaybetti. Basiliscus halkın çoğunluğunun kabul ettiği Chalcedon Ekümenik Konseyi prensiplerinin aksi olan Miyafizist doktrini (yani İsa'nın tek kişi olup hiç ayrım olmadan, hiç karmaşıklık olmadan ve hiçbir değişme olmadan hem ilahiliğini hem insanlığını tek bir tabiat (fizis) içinde birleştirdiğini) yaymaya çalışmıştı. Aynı zamanda halk Basiliscus'un, imparatorluk sarayındaki önemli mevkilere sadece kendini tutan kişileri yerleştirmesi, politikasından da hoşnutsuzluk duymaktaydı. Böylece Zeno imparatorluk tahtını tekrar geri almak için çalıştığında, şehre hiçbir direnç bulmadan zaferle girdi. İkinci defa imparator olan Zeno, Basiliscus'u ve ailesini yakalatıp öldürttü.
Basiliscus ve Zeno arasındaki mücadele, Doğu İmparatorluğu'nun Eylül 476'da Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküp tarihten kaybolmasına, karışmasını önlemiştir. Bu tarihte bir Heruli kabile reisi olan Odoacer, Batı Roma İmparatoru olan Romulus Augustus'u görevinden azletmiş olduğunu ilan etmiş ve İmparator tacını ve imparatorluk simgesi mücevharatları halâ Roma İmparatorluğu merkezi sayılan Konstantinopolis göndermişti. Tam o sırada Zeno imparatorluk tahtını tekrar kazanmıştı. Zeno'nun bu karışık zamanda yapabileceği tek icraat Odoacer'i İtalya için dux tayin etmek olabilmişti ve böylece Batı Roma İmparatorluğu son bulmuştu.
Aslı ve imparatorluktan önceki görevleri
Basiliscus olasılıkla Balkanlar asıllıdır. Basiliscus, I. Leo'nun karısı olan Aelia Verina'nın erkek kardeşi idi. Antakyalı İoannis'den elde kalan bir yazı parçasına göre Heruli kabile reisi olan Odoacer ve Basiliscus'un yeğeni Hermatius kardeştiler ve bundan Basiliscus'un Heruli kabile reisi olan Odoaker'in amcası olduğu çıkarılmaktadır. Birçok tarihçi bu yorumu kabul etmemektedir ve hiçbir kaynak Basiliscus'un yabancı asıllı olduğunu bildirmektedir. Basiliscus'un Zenonis adlı bir eşi ve en az bir oğlu (Marcus) olduğu bilinir.
Basiliscus'un askeri kariyeri I. Leo altında başlamıştır. İmparator kayın-biraderi Basiliscus'a Trakya için dux yani başkomutan unvanı vermiştir. 463'te Basiliscus ordu komutanı olarak bu bölgedeki Bulgarlar üzerine başarılı bir askerî sefer düzenlemiştir. 464'te Trakya için Magister militum görevini Rusticius'tan devralmış ve bu görevde Gotlar ve Hunlar'a karşı da bazı başarılar kazanmıştır. Bu nedenle İmparator Leo'nun gözünde Basiliscus'un değeri artmıştır. Basiliscus'un askerî ve siyasi kariyerlerinde ilerlemesi, kızkardeşi Varina'nin imparator olan kocasına nüfuzu dolayısıyla, çok hızlı olmuştur ; ve 485'te konsüllük görevini yüklenmiş ve belki de particus sınıfı içine atanmıştır. Fakat bazı tarihçiler ancak 471/472'de, sarayda bulunan güçlü Cermen etkilerini elimine etmesinde Leo'ya yardımda bulunması nedeni ile particus sınıfına geçirilip 'konsüllük görevi verildiğini iddia etmektedirler.
Vandallara karşı felakete dönen sefer
468'de I. Leo Kartaca'da başkentleri olan Vandallar üzerine bir sefer hazırlamış ve Basiliscus'u bu sefere komutan tayin etmiştir. Vandal krallığını istila etmek niyetiyle yapılan bu sefer Akdeniz tarihinde yazılı kayıtlara geçen en büyük askerî sefer olarak bilinmektedir. Bu sefer 10.000 gemiye bindirilmiş 100.000 askeri kapsayan bir birleşik deniz-kara harekâtı olarak planlanmıştı. Bu büyük harekâtın nedeni Vandal Kralı Genserik'i, 455'te eski Batı Roma İmparatorluğu başkenti olan Roma'yı talan etmesi ve eski İmparator III. Valentinianus'un dul karısı olan İmparatoriçe Licinia Eudoxia'yı ve kızları Eudocia'yı rehine olarak alması dolayısıyla cezalandırmaktı. Bu seferin planı Doğu İmparatoru I. Leo, Batı İmparatoru Anthemius ve Roma Eyaleti olan İllyricum'da özerk olarak hüküm süren General Marcellinus tarafından birlikte hazırlanmıştı. Sefer üç koldan hareket öngörmekteydi: Basiliscus doğrudan doğruya gemilerle ordusunu Kartaca'ya götürecekti; Marcellinus ikinci bir orduyla Sardinya'ya hücum edip o adayı zapt edecek ve Eddessa (Urfa)lı Heracklius'ta üçüncü bir ordu ile Kartaca'nın doğusunda eski Libya sahiline karaya çıkıp Kartaca'ya ilerleyecekti.
Eski ve modern tarihçiler Basiliscus'un komutası altındaki gemi ve asker sayılar hakkında ve sefer için harcamalar hakkında değişik bilgiler vermektedirler. Tarihçilerinden Nikiforos Grigoras'a göre 100.000 gemi Cedrenus'a göre 110.013 gemi ile asker sefere katılmıştı ve her gemi 100 asker taşıdığına göre asker sayısı 1.000.000 ile 1.101.300 arasındadır. Bu sefer için yapılan parasal harcama en muhafazakâr olarak (o zamanki imparatorluğun bir yıllık gelirine eşit olarak) 32 ton altın olarak tahmin edilmektedir. Her iki değer de gayet büyük bir asker sayısı ve harcama meblağı tutmaktadır.
Basiliscus Kartaca'ya 40 mil uzakta olan su anda Cap Bon adı olan Promontorium Mercurii'de karaya çıktığı zaman Marcellinus ve Hercalius, Sardinya ve Libya'yı ellerine geçirmiş bulunuyorlardı. Genserik, Basiliscus'tan barış şartlarını hazırlamak için 5 gün izin istedi. Barış müzakereleri sürerken Genserik kendi gemilerini toplayıp büyük Roma filosuna hücuma geçti. Vandallar birçok sayıda gemiyi yanar maddelerle yükleyip gece sırasında habersiz ve gaf içinde olan Roma filosu yakınlarına çekip götürdüler ve bu kundak gemilerini ateşe verip Doğu Roma filosuna yönlendirip, çok sayıda gemiyi yaktılar. Bazı gemiler kaçmaya çalıştılarsa da bunların önü Vandal donanması tarafından kesildi. Basiliscus bu deniz harbi olurken Afrika'dan gemi ile ayrılıp kaçmaya koyuldu. Doğu Roma komutan yardımcısı İoannis, Vandalların eline geçmiş ve Vandal Kralının oğlu Genso tarafından iyi karşılanmıştı; ama bu durumunu onuruna yediremediği için ağır zırhlar giyinik olarak denize atlayıp boğuldu. Doğu Roma filosunun yarısı yandı, battı veya Vandallar tarafından ele geçirildi. Diğer yarısı ise Basiliscus'a Afrika'dan kaçışında refakat etti.
Yalnız Basiliscus'un filosu ve ordusu için değil, üç koldan gelmesi planlanan bütün sefer bir felakete dönüştü. Heraclius Trablusgrap'ya doğru çöl üzerinden geri çekildi ve geriye çağrılıncaya kadar iki yıl Trablusgrap'da kalmak zorunda kaldı. Marcellinus Sicilya'ya doğru çekildi ve Basiliscus burada kendisini bulacaktı. Fakat hedefine varamadan Marcellinus gemi kaptanlarından biri olan Ricimer tarafından öldürüldü. Buna en sevinen Romalı komutanların kendi adamları tarafından öldürülüp Vandalların katkısını istemediğini belirten Vandal Kıralı Genserik olmuştu.
Basiliscus ise sonunda Konstantinopolis'e dönmeyi başardı. Halkın ve imparatorun gazabından kurtulmak için Ayasofya kilisesinde saklandı. Fakat imparatorun karısı aracılığıyla I. Leo, karısının kardeşi olan Basiliscus'u af etti; fakat Trakya'da Heraclea Sintica'ya sürgüne gönderdi.
İmparatorluğa çıkış
471 ve 472 yıllarında Bassilicus Alan asıllı Magister militum rütbeli Aspar'ın öldürülmesi olayında yardım sağlayarak I. Leo'nun sarayda olan Cermen nüfuzunu ortadan kaldırmasına destek sağladı. Aspar'ın ölümü Trakya'da Ostrogot asıllı Trakyalı olan Theodorik Strabo liderliğinde bir isyanın çıkmasına neden oldu. Basilicus bu isyanı bastırmak üzere o bölgeye gönderildi ve yeğeni olan Armatus yardımıyla bu görevde başarı sağladı. Bundan dolayı 474 yılında caput senatus (Senatörler arasında birinci rütbeli) unvanı verildi.
I. Leo öldüğü zaman tahtını, kızı Ariadne ve damadı olan Zeno'nun oğlu ve kendi torunu olan II. Leo'ya bırakmıştı. Fakat II. Leo'nun on ay süren imparatorluğu sonunda beklenmedik şekilde öldü. Babası Zeno imparator olarak ilan edildi. Konstantinopolis ahalisi Zeno'nun barbar asıllı olmasından dolayı ona bir antipati duymaya başladılar. Bunun yanında Theodorik Starbo başta olmak üzere, ordunun Cermen asıllı olan kısmı I. Leo'nun ordudaki Ostrogot'ların gücünü azaltmak için yüksek rütbelere getirdiği İsauria asıllı subaylardan hoşnut değildiler. En son olarak Zeno kendisi gibi İsaurialı olan general Illus'u kendine düşman yapmıştı; hâlbuki Basilius bu generale parasal yardımda bulunmuştu. Eski İmparatoriçe Verina entrikalar çevirerek imparator Zeno aleyhinde bir isyan çıkartmayı başardı. Theodorik Strabo, Illus ve Armatus tarafından desteklenen bu isyan gittikçe ciddi başarı kazanmaya başladı; Verina, Zeno'yu Konstantinopolis'i terk edip kaçmasını telkin etti ve bunu Zeno'ya kabul ettirmeyi başardı. Zeno Konstantinopolis'te yaşayan bazı İsaurialılar ve devlet hazinesi ile birlikte kendi ülkesine kaçtı. O zaman 9 Ocak 475'te Basilicus Hebdemon sarayında yüksek saray mensup ve memurları ve Senato tarafından Augustus olarak ilan edildi.
Konstantinopolis halkından büyük bir güruh her ne şekilde olursa olsun Zeno'dan intikam almak niyetinde idi; ve şehirde oturup Zeno ile ayrılıp kaçmayan İsaurialılar bu güruhun hedefi oldu ve halk haklı haksız bunları arayıp hemen hemen hepsini öldürdüler. Yeni imparator bu katliama engel olacak hiçbir harekette ve sözde bulunmadı.
Basilicus bir yeni hanedan kurmak için karısı Aelia Zenonis'e Augusta unvanını verdi; oğlu Markus'u Sezar ilan etti. Hem kendi profilini hem de oğlunun profilini birlikte gösteren ve hükümdarlıklarını kutlayan sikkeler bastırdı ve ayrıca İmparatoriçenin büstünü gösteren özel altın ve bronz sikkeler bastırdı.
İmparatorluk dönemi
Basilikus'un imparatorluk dönemi önce halk tarafından iyi karşılandı, ama sonra İmparator birçok hiç popüler olmayan hatalı siyaset takip etmeye başlayınca halk tarafından verilmeye başlandı.
Yolsuzluklar ve Konstantinopolis yangını
Yeni imparatorun karşılaştığı ilk büyük sorun devlet hazinesinin boşaltılmış olmasıdır. Basiliscus gerekli devlet harcamalarını karşılayabilmek için önce vergi yükünü yeni ağır vergilerle artırdı. Bu yetişmeyince devlet görevlerini açık artırmayla satışa geçti. Aynı zamanda Konstantinopolis valisi Prefect Epinicus desteği ile kilise ve manastırlardan devlete para yardımı toplamaya başladı. Bütün bunlar halk arasında yaygın hoşnutsuzlar doğurdu.
476'da Konstantinopolis büyük bir yangın afeti geçirdi. Şehrin bakırcı ve bronz kapkacak yapan bir kısmında başlayan yangın şehrin ana sarnıcının yanında bulunan Basilks adlı büyük kütüphaneye sıçradı. Bu kütüphane imparator Julianus kurulmuş olup 120.000 cilt yazma eser ihtiva ediyordu; bunlar arasında 35 metre uzunlukta bir parşömen üzerinde yaldızla yazılmış Homer'in İlyada ve Odise eserleri de vardı ve bütün bunlar yanıp kül oldu. Diğer bir trajedi ise Lausus Sarayı'nın, içindeki paha biçilemez klasik heykellerle birlikte, yanması idi. Bu sarayda kaybolun emsalsiz heykeller arasında Sisam (Samos)'dan getirilen Hera, Rodos'taki Lindos'tan getirilen Atena ve Knidos'tan getirilmiş Afrodit heykeli de bulunuyordu. Konstantinopolis halkı bu afeti imparatorun uğursuzluğuna atfetti.
İşbirlikçileri ile gerginlik
Basiliscus imparatorluk tahtına geçmek için sarayda bulunan önemli kişilerin desteğine dayanmıştı. Fakat bunların desteğini hemen kaybetti. Bunların başında kız kardeşi imparator I. Leo'nun karısı olan Verina gelmekteydi. Kızkardeşinin desteğini kaybetmesine neden Magister Officiarum yüksek rütbesini taşıyan Particius'u idam ettirmesiyle olmuştu. Verina, Patricius'un sevgilisi idi ve imparatoriçe entrikalarını Patricius'la evlenip onu imparatorluk tahtına çıkartmak için hazırlamış ve Zeno aleyhinde çıkartılan isyan bu hedefi sağlamak için Verina tarafından organize edilmişti. Fakat Basilicus kızkardeşinden daha kurnazca davranmış ve Senato mensuplarının ve yüksek saray erkanının Patricius değil kendini Bizans imparatoru olarak ilan etmelerini sağlamıştı. Basilicus tahta geçtikten sonra hemen Patricius'un öldürülmesine emir vermişti, çünkü kendi yerine imparator olarak geçebilmek için entrika ve komplolar hazırlayabilecek tek kişinin Patricius olduğunu bilmekteydi. Sevgilisini idamından çok etkilenen Verina, tarihçi Candidus'a göre, bu sefer kardeşi aleyhine Zeno lehinde entrikalar hazırlamaya başladı. Fakat Verina'nin bu planını Bascilicus öğrendi; Basilicus'un Verina'nin öldürülmesi için verdiği karar, ancak Armatus'un araya girmesi ile önlenebildi.
Diğer taraftan İsaurialı Zeno'ya olan nefreti dolayısıyla, magister militum yüksek rütbesini taşıyan Theodrik Strabo yeni imparatorun tarafını tutmuştu. Fakat Basiliscus, karısının sevgilisi olduğu söylenen, yeğeni olan Armatus'a da Magister militum unvanı vermiş ve onu Starbo ile eşit kılmıştı. Bundan hiç hoşlanmayan Strabo da yeni imparatorun tarafını tutmayı bıraktı. En son olarak, çok nüfuzlu olan Illus ise Basiliscus'un Konstantinopolis halkının kentteki İsaurialılara karşı giriştiği kıyımı önlemeye çalışmaması nedeniyle tedirgin davranmaktaydı.
Dinsel uyuşmazlıklar
Tam bu sırada Konstantinopolis bir dinsel uyuşmazlık dolayısıyla ikiye ayrıldı. İki değişik teolojik prensibe inanlar bulunmaktaydı: Kalkedon (Kadıköy) Ekümenik Konsili doktrinine göre İsa'nın hem ilahî hem de insancıl iki değişik tabiatı vardı; hâlbuki Miafizistlere göre İsa'nin, ilahî ve insancıl tabiatları birbirinden ayrılamaz olarak, tek tabiatı bulunmaktaydı. 451'de İmparator Marcianus tarafından toplanan Kalkedon (Kadıköy) Ekümenik Konsili Batı'da Papa'nın ve Doğu'da birçok piskoposların desteği ile Miafizist doktrini reddetmişti. Fakat Miafizist doktrinin birçok güçlü savunucusu hala bulunmaktaydı. Bunlara arasında görevlerinden atılmış olan iki tane eski önemli Patrik 'de vardı: eski İskenderiye Patriği II. Timoti Aelurus ve eski Antakya Patriği Peter Fullo.
Basiliscus impartorluğa geçtiğinden beri Monofizit doktrinlerine destek sağlamaktaydı. Tarihçi Zacgarias Scholasticus'un belirtiğine göre Mısır'da bulunan ve Monofizit doktrinlere inanan bir grup keşiş İmparator Leo'nun olduğu haberini alınca Zeno huzuruna çıkıp eski Patrikleri olan Timoti lehine bir toplu dilekçe sunmaya karar vermişlerdi. Bunlar Konstantinopolis'e vardıkları zaman Zeno'nun tahtından indirilip Basiliscus'un imparator olduğunu öğrendiler. Basiliscus'un eski doktoru olan ve o zaman Magister Officiorumm unvanı ile yüksek bir mevkide bulunan Theoctistus bu keşişlerden birinin kardeşi idi ve bu nedenle keşişler heyeti Basiliscus'un huzuruna çıkmayı başardılar. İmparatoriçe ve Theoctistus desteği ile Basiliscus'u eski patriklerin tekrar eski görevlerine atanmaları emrini vermesine ikna edebildiler. Böylelikle sürgün edilmiş Monofizit doktrine inanan iki patrik, Timoti Aelurus ve Peter Fullo, Hristiyan Kilisesi içinde yeniden güç kazanmış oldular.
4 Nisan 475'te İskenderiye Patriği Timoti Aelurus'un telkinlerine inanan İmparator Basilicus Hristiyan kilisesi piskoposlarına bir genelge (Enkyklion) yayınlayarak sadece ilk uç ekümenik konsilin kararlarına uymalarını ve Kalkedon (Kadıköy) Ekümenik Konsili kararlarını kabul etmemelerini istedi. Bu imparator kararı her piskopos tarafından okunup imzalanacaktı. Doğu piskoposlarının çoğu bu İmparator genelgesini kabul edip imzalarını koydular. Fakat Konstatinopolis Patriği Acacius, başkent halkının çoğunluğu ile birlikte, bunu kabul etmedi ve İmparator Basiliscus aleyhtarı olduğunu şehir ahalisine açıkça belirtmek için Ayasofya'da bulunan ana mihrabı ve en önemli ikonları kara kumaşlarla donattırdı.
İmparatorluktan düşmesi ve ölümü
İmparator olmasından hemen sonra Basilicus, General Illus ve kardeşi Trokundus'u bir ordu ile İsauria'ya kaçıp bir korumalı kalede bir İsaurialı kabile reisi hayatı yaşayan eski imparator Zeno üzerine göndermişti. İsauria'da yaptığı harekâtta Illus, Zeno'nun kardeşi Longinus'u esir olarak eline geçirmişti. Fakat Basiliscus bu iki generale yaptığı vaatleri tutmadı. Ayrıca Konstantinopolis'ten gelen haberlere göre halkın vergileri artıran, memurlukları satan, yahut kayırdığı kişileri geçiren ve Monofizit'leri ve onların doktrinlerini savunan bir imparator yerine, barbar asıllı bir imparatoru tercih edeceğini bildirilmekteydi. Böylece Illus taraf değiştirerek Zeno'ya imparatorluğu geri alma için yaptığı askeri çabalarında destek vermeye başladı.
476 yazında Zeno yeni hazırladığı ordu ile Konstantinopolis üzerine yürümeye başladı. Basilicus onun üzerine yeğeni Harmatius komutasında bir ordu gönderdi. Bu genç acayip hareketleri ve giyiniş ile çok gösterişçi birisi olarak tanınmakta idi. İmparator'un karısı yengesi olan Zenonis ile bir aşk hayatı yaşadığı söylenmekte idi. Komutanlığa magister militia rütbesi ile atandığı gün Aşil elbiselerini giyip Homer'in o mitik karakterinin rolünü oynayarak Hipadrom'da kendini göstermişti. Zeno ve taraf değiştirmiş Illus, Harmatius'la müzakere etmek istediklerini bilirdiler. Bu müzakerelerde, eğer taraf değiştirirse, kendine hayat boyunca magister militum ve oğlu Basiliscus'u da Sezar unvanı verilebileceği açıklandı ve genç Harmatius'ta bunu kabul edip ordusunu Zeno emrine verdi. Diğer taraftan Konstantinopolis'te bulunan ordu parçaları ise Strabo emri altında Trakya'da Zeno taraftarı olan Gotlar üzerine yürümek için başkentten ayrıldı. Böylece Zeno, Temmuz 477de Konstantinopolis kapılarına geldiğinde kendine karşı duracak hiçbir askeri birlik şehirde bulunmamakta ve şehir halkı da lehinde bulunmaktaydı. Senato şehir kapılarının eski imparator İsaurialı Zeno'ya açılmasını emretti. Zeno hiçbir direniş görmeden yeniden imparator oldu.
Basiliscus bir defa daha Ayasofya'ya sığındı. Fakat Patrik Acacius aracılığı ile kendini Zeno'ya teslim etmek için müzakereler başladı. Kendisinin kanı akıtılmayacağı sözü verilince teslim oldu. Basilicus, karısı Aelia Zenonis ve oğlu Markus Kapadokya'da bulunan bir kaleye hapse gönderildi.[1] Kalede bir kuru sarnıç içinde hapsedilip soğuk ve açlık nedeniyle (hiç kanları akmadan) ölmüşlerdir.
Basiliscus 20 ay imparatorluk yapmıştır. Tarihsel kaynaklar kendisini önce başarılı bir general olarak görürler, ama kendisine yeteneklerinden çok üzerinde dayanıldığını; çok yüksek görevler üzerine yüklediklerini ve yetenek eksikliği dolayısıyla Basiliscus'un başarılı olamamış olduğunu bildirirler.
Kaynakça
- Kale adı hakkında zamanın tarihçileri arasında anlaşma bulunmamaktadır. Limnae, Cucusus ve Acusus isimleri verilmektedir.
Zamanındaki tarihçiler
- Evagrius Scholasticus, Historia Ecclesiae iii. 4–8
- Georgios Kedrenos, Compendium Historiarum ab Orbe Condita ad Isaacum Comnenum (1057) Corpus Scriptorum Historiae Byzantinae Bonn 1828- veya J.P.Minge (ed.) Patrologia Graeca Cilt 121-122 Paris 1857-66.
- Procopius, Bellum Vandalicum i.6–8
- Zacharias Scholasticus, Syriac Chronicle, v.1 .
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen: Zeno |
Bizans İmparatoru 9 Ocak 475 – Ağustos 476 |
Sonra gelen: Zeno |