Rus-Çerkes savaşı
Rus-Çerkes Savaşı[7] (Çerkesçe: Урыс-адыгэ зауэ; Wurıs-Adığe zâwe) (1763–1864) ya da Kafkas Savaşı (Çerkesçe: Къаукъас зауэ, Qawqaz zawe; Çeçence: Кавказхойн–оьрсийн тIом, Kavkazhoyn-órsiyn t'om; Rusça: Кавказская война, Kavkazskaya voyna), Rus İmparatorluğu ve Kabardiya arasında başlayarak Edirne Antlaşması sonrasında katılan Çerkesya Konfederasyonu, Kafkasya İmamlığı ve çeşitli Kuzey Kafkas Halkları arasında geçen 101 yıllık savaşın adı. Bu savaşın sonunda Çerkesler, Rusların zorlamasıyla topraklarından ayrılarak dünyanın çeşitli yerlerine göç etmek zorunda kalmışlardır. Çerkeslerin çok azına Ruslar tarafından Kafkasya'da kalma izni verilmiştir. Abhazya'da her 21 Mayıs tarihinde savaşı ve sürgünü anma programları düzenlenmektedir.
Rus-Çerkes Savaşı
Büyük Rus-Adığe Savaşları Rusya'nın Kafkasya'yı işgali Çerkes Kurtuluş Savaşı | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Kafkas Savaşı | |||||||||
Rus-Çerkes savaşındaki Çerkes bir abrek. | |||||||||
| |||||||||
Taraflar | |||||||||
Teslim olup taraf değiştirerek Ruslara destek veren Kafkasyalılar
|
Kabarda (Doğu Çerkesya) Prensliği (1830'a kadar)
Kafkasya
İmamlığı (1859'a kadar) Ukraynalı ve Polonyalı gönüllüler Diğer: Britanya İmparatorluğu (Kafkasyalılara silah yardımı ve diplomatik destek) (1852'ye kadar) Osmanlı İmparatorluğu (Kafkasyalılara silah yardımı) (1838'e kadar) | ||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||
I. Nikolay
|
Şerel'ıqo Tığujıqo Kızbeç ☾
İmam Mansur ☾
| ||||||||
Güçler | |||||||||
200.000[3] kişilik düzenli ordu (Rus ordusu dönemin en güçlü ordusu olmakla birlikte dönemin en üstün ordu teknolojilerinden birini oluşturuyordu) | 20.000[4] asker (Çerkes ordusu savaşın büyük bölümünde düzenli bir ordu olmamakla beraber, her bölgenin kendi ordusu vardı. Çerkesler, genel olarak kama, ok-yay ve Çerkes yapımı olan Şhonç tüfekleri ile silahlanmıştı) | ||||||||
Kayıplar | |||||||||
Askerî Kayıp: - 250.000[5]-400.000 Sivil Kayıp: - 1.000 (Tahmini) Toplam Kayıp: - 251.000-401.000 |
Askerî Kayıp: - 150.000 (Tahmini) Sivil Kayıp: Toplam Kayıp: - 1.148.585 |
Kimi kaynaklara göre savaş daha önce başlamış olmasına rağmen, savaşın başlangıç noktası Rusların Çerkes sınırına kaleler inşaat etmeye başladığı 1763 yılı olarak kabul edilir.[8] Savaş, 101 yıl sonra, Çerkes Sürgün ve Soykırımının da başlangıç tarihi olarak kabul edilen 21 Mayıs 1864 tarihinde 2.000 yaralı Çerkes atlısı ile son donanımlı 100.000 Rus askeri arasındaki savaştan sonra Çerkes liderlerin yenilgiyi kabul etmesinin ardından sona ermiştir.[8] Rus-Çerkes savaşı sırasınca iki taraf da birbirine pek çok baskınlar düzenledi. Ruslar Çerkes köylerini yakıp yıkarken bölgedeki Kozaklar Çerkes köylerini yağmalamayı bir spor haline getirmişti. Buna karşı pek çok Çerkes kabilesi Ruslara karşı akınlar düzenliyordu.[9]
Rus İmparatorluğuna teslim olmayan Çerkeslerin çoğu öldürüldü ya da sürgüne maruz kaldı.[10] Osmanlı gemileri tarafından Anadolu, Balkanlar ve Orta Doğu'ya (günümüzde Türkiye, Suriye, Ürdün, Filistin, İsrail, Irak, Kosova ve İran) yerleştirilen Çerkesler,[8][11] yolda Osmanlı gemicilerinden de zulüm gördü ve başta salgın hastalıklar olmak üzere pek çok sebeple yolda büyük kayıp verdiler. Ruslara itaat eden azınlık kısım ise Kuban Nehri yakınındaki bataklıklara yerleştirildi.[8][11]
Savaştan önce Rus-Çerkes ilişkileri
Çerkesya, 1860'lı yıllara kadar Çerkeslerin yaşadığı bölgeye verilen isimdir. Çerkesler uzun süre siyasi birlik sağlayamadı, Batı Çerkesya'da on kabile vardı. Doğu Çerkesya'da ise Kabardey ve Besleney devletleri bulunuyordu. 1550'lü yıllarda prens Temruk (Prens İnal'ın oğlu) Rus Çarı IV. İvan ile Osmanlı ve Fars tehlikesine karşı müttefiklik kurdu ve savunma inşaat etti. Bu dönemde Çerkesler Hristiyandı ve İslam yayılmaya başlamamıştı.[12] 1556'da Çerkesler, Çerkes toprağında kurulmuş Tatar askeri üsleri Temryuk ve Taman'ın ele geçirildiği bir dizi askerî operasyon gerçekleştirdi. Çerkeslerin bu hareketi büyük ölçüde aynı yıl Astrahan Hanlığı'nın yenilgiye uğratılmasına katkıda bulunmuştur.[13] 1561'de Korkunç İvan, Kabardey prensi Temruk İdar'un kızı Goshan ile evlendi ve ona Mariya adını verdi.
Savaş
1714 yılında I. Petro Kafkasyayı işgal planı kurdu. Bu planı uygulamaya koyamasa da, işgalin gerçekleşmesi için politik ve ideolojik temeli attı. II. Katerina, bu planı uygulamaya koymaya başladı. Rus ordusu, Terek Irmağı kıyılarına konuşlandırıldı.[9]
15 Çerkes prensi, Osmanlı ve Kırım desteği ile Ruslarla savaşmak isterken, 13 prens ise Rusya ile diplomasi yapmak istiyordu. Rusya 1763’de Terek Irmağı kıyısına büyük bir kışla kurdu. 1763’de küçük çaplı savaşlar yapıldı. Rusya’nın yıkım gücünü bilen Çerkes prensleri, diplomatik ilişkiler kurmaya çalıştılar. 1764’de pşı (prens) Keysin Keytiqo ve wuerq (şövalye) Kundeyt Şebez-Giray Petersburg’da II. Katerina ile görüştüler. Katerina’ya “Mezdeug’deki askeri yığınağın kabul edilemez olduğunu, bölgenin çok eski dönemlerden beri Adigelerin olduğunu, durumun düşmanlık ve çatışma yaratacağını” bildirdiler.
II. Katerina, diplomasiyi reddetti ve elçiler geri gönderildi. Bunun ardından Kabardey (Doğu Çerkes) Yüce Meclisi (Xase) toplandı ve savaşın kaçınılmaz olduğu kararını aldı. Savaş resmi olarak 1764’de başladı ve 1764 yılından itibaren sayısız çatışma yaşandı. 1769 yılında, Rus ordusu Fransız kökenli General De-Medem komutasında, Kalmuk Hanı Ubaşi’nin 20.000 atlı süvarisinin desteğiyle Kabardeylere karşı savaştı. Kalmukların Rus tarafında olması tüm Kafkasya'ya bir şoke olmuştu. Kabardeyler sayıca az olmalarına rağmen, savaşmamayı onursuzluk olarak nitelendirerek savaştılar. En seçkin prensler bu savaşta öldü. Çok büyük kayıplar veren Çerkes ordusu savaşarak geri çekildi. Savaştan sonra da Medem Meşikho tepesi civarına büyük bir ordu yığdı.
1758 yılında İmam Mansur Çeçenistan lideri konumuna geldi ve Ruslara karşı cihat ilan etti.
General De-Medem'in elçilere Doğu Çerkesya'nın Rus toprağı olduğu mesajını iletmesinin ardından Çerkes diplomatlar, teslim olmayacaklarını açıkladılar. Nartsane bölgesinde 1769 haziran ayında büyük bir savaş gerçekleşti. İki tarafın da üstünlük sağlayamamasına rağmen, pşı Hatoxhuşoqo Bomet Misost Rus ordusuna çok büyük kayıplar yaşattı. Hatoxhuşoqo Misost'un ölümüne kadar Rus ordusu zafer yaşamadı.
Aynı esnada, Batıda Ruslar Kırım ile savaşıyordu. 1769 yılında Kırım Hanı, Azak Kalesini ele geçirdi.[14][15] 1771-1772 yıllarında prens Karamırza Soqur komutasındaki Çerkes ordusu birçok Kozak köyüne ve Rus kışlasına saldırı düzenledi.[9][15] Rus general Tekkeli, 1787 yılında Abaza, Besleney, Çemguy ve Hatukuay kabilelerine saldırarak 300 köy yaktı. Bunun ardından Çerkesler barış sağlamak amacıyla Tatarhan Kurığoqo ve Sidak Jankat liderliğindeki bir elçi grubunu St. Petersburg'a gönderdi. Rus çarı, savaşın durmayacağını ve Çerkeslerin artık özgür olmadığını söyleyerek elçileri geri yolladı.[15]
1772 yılında general De-Medem, 12 Çerkes prensini diploması amacıyla davet etti. Ancak prensler geldiğinde hepsini esir aldı.[9][15] Çerkes ordusu 25.000 süvari ile De-Medem’in kışlasını kuşattı. De- Medem bunun ardından esirleri serbest bırakmak zorunda kaldı. Çeçenlerin de savaşa dahil olmasıyla Çerkesler ve Çeçenler kurulan kalelere sık sık saldırılar düzenliyorlardı. Azak ve Astrahan arası tamamen Rus ordusunun kışlası haline gelmişti. Bu bölgelere Kozak orduları yerleştirildi. 1792’de Karadeniz kıyısında da yığınak başladı. Çerkesler bu yığınaklara sık sık saldırıyorlardı. Rusların amacı Çerkesleri abluka altına alıp, bölgeyle tüm ilişkilerini kopartmaktı.[9] 10 Ekim 1779 tarihinde 3.000 kişilik Kabardey, Hatukuay, Çemguy ve Besleney kuvvetleri 10.000 kişilik Rus ordusu ile savaştı ve Rus ordusuna büyük kayıplar verdirdi.[15]
1799 yılında Gürcistan'ın Rusya’ya ilhak olmasının ardından savaş yayıldı ve cephe genişledi. Bunun ardından Kabardeyler savaşta birçok seçkin insanlarını ve birçok sivili kaybettiler ve 25 yıl boyunca Rusya’ya karşı büyük bir direniş gösterildi. Çerkesleri bitirmek isteyen general Bulgakov, Astrahan’dan veba mikrobu getirdi. Bu, binlerce Çerkesi öldürdü. 1804 yılında general Glazenap komutasındaki Rus ordusu ile yapılan savaşta Çerkesler büyük zarar gördü. Rusya, 1806 yılında Güney Kafkasya bölgesini tamamen ele geçirdi. Rusya buna ek olarak Kuzey Kafkasyayı da tamamen işgal etmek istiyordu.
1805-1807 yıllarında Bulgakov’un ordusu 280’den fazla köyü yaktı. Küçük Kabardey’de 1810 yılında sadece 300 aile kalmıştı. 1763 yılında 350.000 olan Kabardey nüfusu 1817’de sadece 37.000 kadardı.[16] 1786-1790 arasında Rus ordusu Kuban nehrini geçerek birçok Çerkes köyüne saldırdı. General Bibikov’un ordusu Çerkeslere yenildi. Osmanlı-Rus savaşı (1787-1792) sırasında Ruslar üç kere Çerkes topraklarını geçerek Anapa'yı ele geçirmeye çalıştı. Bu, Çerkesler tarafından yok edilen Rus orduları için bir kabusa dönüştü. General Bursak 1800-1811 arasında Bjeduğ, Natuhay, Şapsığ ve Abzeh köylerine saldırarak sivilleri esir aldı.
Kozak komutanı Ataman ve general M. G. Vlasov 1822 yılında Kuban’ı geçip 17 köyü yaktı. Kabardeyler 1822 yılına kadar savaştı. Ancak gücün kırılması sonucu bir kısmı batıya, bir kısmı ise doğuya Şamil'in ordusuna katıldı. Ruslar 1828’de Anapa’yı tekrar kuşattı. Osmanlılar Çerkeslerden yardım istedi ve savaş iki ay sürdü. Anapa Rusların eline geçti. Rusya’nın Kafkasya orduları komutanı general G. A. Emanuel Anapa bunun ardından 6 Natuhay köyünü ve birçok Şapsığ köyünü yerle bir etti. Daha sonra Kuban’ı geçip 210 köyü daha yaktı. Kışlık erzaklarını yakıp sığırlarını çaldı.
14 Eylül 1829’da Edirne Antlaşması yapıldı. Bu anlaşmaya göre Osmanlı Kafkasya’yı Rusya’ya vermekteydi. Alman ekonomist Karl Marx, bu olayı
“ | Osmanlı kendisine ait olmayanı nasıl Rusya’ya verebilir ki? Ey dünya, ey insanlık! Özgürlüğün anlamını Kafkas dağlılarından öğrenin. Özgür yaşamak isteyenlerin neler başarabileceğini görün. Uluslar onlardan ders alsın! | ” |
—Karl Marx, [15] |
şeklinde yorumlamıştı.[15]
Çerkesler Edirne Antlaşmasını tanımadı. Çerkes elçileri İngiltere, Fransa ve Osmanlı topraklarına gönderildi. Elçilerin görevi yaşanan vahşet ve yıkımı anlatmaktı. Bu sırada 1. Nikolay Çerkeslerin tamamen ortadan kaldırılması için emirler çıkarmaktaydı.
Rusya Çerkeslerin bölge ile bağlantısını kesip ablukaya almıştı. 1831’de general Bergman karadan ve denizden kuşatarak Gelincik, Gagra, Ptsinda ve Bambari’yi aldı. Ancak Çerkes-Abhaz güçleri bu toprakları geri almayı başardılar. Hawudıqo Mansur, Şirıxhuqo Dığuj, Dığujıqo Kızbeç önderliğindeki süvari ordusu Rus ordusunu dağıttı. Dığujıqo Kızbeç 1834’de Abıne bölgesinde büyük bir savaş yaptı. Çerkes ordusu küçük bir güçle kendisinden çok daha kalabalık olan 12.000 kişilik Rus ordusunu yendi. Rusya büyük kayıplar verse de, Karadeniz kıyısında Aleksandır Velyaminov, Golovin, Lazarev ve Novaçin kalelerini kurmayı başardı. 1840’da Çerkes komutanlarından Berzeg Dzepş, Hawundıqo Mansur, Baletoqo Aytek ve Hatoxhuşoqo Jambolet bu limanlara saldırdılar ve Rusların iç bölgelere girmelerini önlediler.[15]
1839’da Hacı Berzeg Dzepş (Ubıh) ve Copua İsmail (Abhaz) ordularını birleştirip Rusların Karadeniz’deki liman kalelerine saldırdılar ve Rusları yenilgiye uğrattılar. General Arayevski Petersburg’dan yardım istedi. 1840’da yeni bir topçu ordusu Karadenize yanaştı. Bu ordu Abhazya’da büyük bir yıkım yaptı birçok köyü yaktı. Aynı yıl Hacı Berzeg’in kardeşinin oğlu Karandıqo Berzeg 2000 kişilik süvari ordusuyla, Abhazya’daki Rus ordusuna karşı savaştı. Yıkımı durdurdu. Yine aynı yıl Athara ve Gagra kalelerini Ruslardan geri aldı. Üstünlük Ruslar ve Abhaz-Ubıhlar arasında senelerce el değiştirip durdu. 1857’de Ubıhler ve Abhazlar deniz kıyısındaki Rus ordularını yenilgiye uğrattılar.[17]
1857'de, Dmitry Milyutin Çerkes halkının yok edilmesi gerektiğini savunduğu belgeyi yayınladı.[18] Milyutin'e göre, mesele Çerkes topraklarını boşaltmak değil, Çerkeslere son vermek olmalıydı.[18][19][20] Çar II. Aleksandr öneriyi kabul etti[18] ve Milyutin savaş bakanı olarak terfi edildi.[18][19] Buna ek olarak Rostislav Fadeyev öneriyi destekleyerek, "Çerkesleri evcilleştirmek mümkün değil,[21] yarısını tamamen yok edersek, diğer yarısı silahlarını bırakacaktır."[21] fikrini ortaya koydu.
1858’de Şeyh Şamil teslim olduktan sonra, Petersburg’da yeni bir savaş stratejisi geliştirildi. Kuzey batı Kafkasya’da “ayrım yapmayan” bir savaş yapılması kararlaştırıldı. 1859 Ocak ayında general Loris-Melikov komutasındaki Rus ordusu Abhazya’ya girdi. İnsan ve hayvanları öldürdüler, tarlaları ve evleri yaktılar. 1860 yılında Psıhu kıyısında general Garganov komutasında büyük bir Kozak ve Rus ordusu Ubıh-Abhaz ordusu ile savaşmaya başladı. Ubıh ve Abhazlar büyük bir direnişle karşılık verdiler ama buna rağmen sayıca üstün olan Rus ordusu savaşı kazandı.[22]
1859 yılında, Ruslar Osmanlı hükûmeti ile detayları görüşmeye başladılar.[23][24] Ruslar Çerkesleri yok etmek istiyordu, Osmanlılar ise Müslüman nüfusa ihtiyaç duyuyorlardı. Böylece 1860 yılında iki taraf Çerkeslerin sürgün edilmesinde karar kıldı, ancak Ruslar Osmanlı hükûmetine yanlış rakam vererek sadece 50.000 kişinin sürüleceğini söyledi.[25] Soykırım fikri resmi olarak 10 Mayıs 1862 tarihinde çar tarafından onaylandı.[26]
13 Haziran 1861 tarihinde Şaçe (Soçi) şehrinde Abzah, Şapsığ ve Ubıh Çerkesleri "Büyük Özgürlük Meclisi" adında bir meclis kurdular. Meclis başkanı rolüne Karandıko Berzeg Hace (Къэрэндыкъо Бэрзэдж Хьаджэ) getirildi. Askeri komutanlardan İsmail Barakay, İpa Dziaş, Biş Hasan Efendi ve İbrahim Efendi de Meclis üyelerindendi.
Meclis kendi içinden bir yürütme organı (hükûmet) çıkardı. Ülkede 12 yönetim birimi (eyalet) oluşturuldu, yöneticiler atandı, yasalar çıkarılmaya ve vergi alınmaya başlandı. Her 100 ailenin 5 atlı askeri donatması esasına dayanan düzenli bir ordu oluşturulması kararı alındı ve modern bir yargı sistemi de kuruldu.
Oluşturulan bu yeni devlet yönetimi, İmam Şamil'in Çeçenya ve Dağıstan'ın bir bölümü üzerinde kurduğu şer'i (İslami teokratik) devlet biçiminin aksine, laik ve demokratik ilkelere dayanıyordu. Bütün yönetim kadroları seçim yoluyla oluşturuluyor ve önemli kararlar federasyonu oluşturan üç ana bölgenin ortak oluru ile alınıyordu.
Meclis, Ağustos 1861'de İngiltere'nin Sohum'daki (Abhazya) konsolosluğuna Çerkeslerin politik durumunu ve isteklerini açıklayan bir deklerasyon sundu. Söz konusu deklerasyonda Çerkesya'yı kuşatıp yok etmek amacıyla harekete geçen Rus birlikleri ile çarpışmak üzere 15.000 (aslında 5 bin) kişilik bir Adıge Süvari Ordusu oluşturulduğu açıklanıyor; Çerkesya Devleti'nin tanınması ve kendilerine yardım edilmesi isteniyordu.
Meclis Hükûmeti 1861-1864 yılları boyunca Çerkesya bağımsızlığını ve varlığını korumak için silâhlı direnişin yanında, Osmanlı, İngiliz ve Fransız devlet makamları katında destek, tanınma ve Ruslarla da uzlaşma amaçlı çalışmalar yürüttü.
Meclis binası Temmuz 1862'de Kutais Valisi tarafından bir çıkartma birliği tarafından yakıldı. Bundan sonra Meclis toplantıları, Meclis Başkanı Karandıko Berzeg Hace'nin köyü olan Mutıhua'da (Мутыхуа'da, şimdiki ‘Plastunki’ köyünde) yapılmaya başlandı.
Kbaade’de 1864 Mayıs ayında 20.000 yaralı ve yorgun Çerkes atlısından oluşan Çerkes ordusu ile Kozak atlıları, piyadeler ve topçulardan oluşan tam donanımlı 100.000 kişilik Rus ordusu arasında son bir savaş yaşandı.[2][27] Çerkes savaşçılar, teslim olmayı akıllarından bile geçirmeyeceklerini söyleyerek Rus ordusuna hücum etti ve hattı yarmaya çalıştı ancak çoğu Rus topçuları ve piyadeleri tarafından vuruldu.[2][28] Kalan savaşçılar militan olarak savaşmaya devam etti ve kısa süre içinde yenik düştü. Savaşta 20.000 Çerkes atlısının tamamı öldü. Rus ordusu Çerkes askerlerin cesetlerinin üstünde zafer kutlamalarına başladılar ve böylece 21 Mayıs 1864 resmi olarak savaşın bitişi oldu.[2] Bu savaşın yaşandığı yer günümüzde Krasnaya Polyana olarak bilinir.[15] "Krasnaya Polyana" kızıl çayır anlamına gelir. Adını tepeden nehre akan Çerkes kanından alır.[2] Nehir, savaşın ardından haftalarca kırmızı akmıştır. Kbaade savaşının ardından Çerkes sürgün ve soykırımı başlamış oldu.[15][29] Ruslar, Çerkes köylerini basıp yakmaya, geri dönüşü olanaksızlaştırmak için de tarlaları tahrip etmeye, meyve ağaçları dahil tüm ağaçları kesmeye ve halkı Karadeniz kıyısına doğru sürmeye başladılar. Rus askerleri, hamile kadınların karnını yararak içindeki bebeği çıkarmak gibi pek çok acımasız yöntemleri kendini eğlendirmek için kullanıyordu.
Çerkeslerin Ruslara boyun eğmeleri ve Çerkesya'nın Ruslarca istila edilmesi sonucu, Büyük Özgürlük Meclisi çalışmalarına son vererek dağıldı.[30] Çerkesya, Rusların eline geçti. Tek bir istisna olan dağlık kesimlerde yaşayan ve Rusların nefret anlamında uçan orman haydutları olarak adlandırdığı Hak'uçlar, kuşatılmış ve donanımsız olmalarına karşın topraklarını terk etmeyi ve Ruslara boyun eğmeyi kabul etmediler; koca bir istila ordusuna karşı, direnişlerini 1870'li yıllara, yani tükenene değin sürdürdüler. Sonunda Çerkesya bir baştan öbür başa, hemen bütünüyle soykırım ve etnik temizlikten geçirilmiş oldu.
|
Çerkes Sürgün ve Soykırımı
Kaynakça
- Özel
- История земли черкесов (адыгов) за последние 5 веков.
- Mackie 1856:291
- Mackie 1856:292
- Grigori F. Krivosheev Россия и СССР в войнах XX в. Потери вооружённых сил. Олма-Пресс, 2001.: Вооружённые конфликты на Северном Кавказе (1920—2000 гг.). p.568
- Richmond, Walter. The Circassian Genocide. ISBN 9780813560694.
- Н. Шахназарян. Адыги Краснодарского края 11 Kasım 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Краснодар, 2008 (Rusça)
- Henze 1992
- Weismann, Ein Blick auf die Circassianer
- Richmond, Walter. The Circassian Genocide. ISBN 9780813560694.
- Shenfield 1999
- Shenfield 1999:150
- Гудаков В. "Русский путь к Югу (мифы и реальность)". magazines.russ.ru (Rusça). 4 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ocak 2019.. Часть 1 // Вестник Европы. Şablon:М, 2007, стр. 19—20
- King, Ghost of Freedom, p93-94
- "Tarihsel mücadele sürecinde Çerkesler". 2004. 30 Nisan 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- Richmond, sayfa 56
- Tornike, 2014 94-95
- King, Charles. The Ghost of Freedom: A History of the Caucasus. Page 94. In a policy memorandum in of 1857, Dmitri Milyutin, chief-of-staff to Bariatinskii, summarized the new thinking on dealing with the northwestern highlanders. The idea, Milyutin argued, was not to clear the highlands and coastal areas of Circassians so that these regions could be settled by productive farmers...[but] Rather, eliminating the Circassians was to be an end in itself – to cleanse the land of hostile elements. Tsar Alexander II formally approved the resettlement plan...Milyutin, who would eventually become minister of war, was to see his plans realized in the early 1860s.
- L.V.Burykina. Pereselenskoye dvizhenie na severo-zapagni Kavakaz. Reference in King.
- Richmond 2008, s. 79. "In his memoirs Milutin, who proposed deporting Circassians from the mountains as early as 1857, recalls: "the plan of action decided upon for 1860 was to cleanse [ochistit'] the mountain zone of its indigenous population.".
- Ahmed 2013, s. 161.
- Neumann 1840
- Rosser-Owen (2007). "The First Circassian Exodus". Page 15: "Although the Russian Government did not give the plan official sanction until May 1862, in 1859 they had already started talks with the Ottomans to provide for a limited number of Circassian migrants. "
- Kuzey Kafkasya KD,sayı 87-88,s.8;İstoriya narodov Severnogo Kavkaza,Moskva,1988,s.206-207
- Rosser-Owen (2007). "The First Circassian Exodus". Page 20
- Richmond Defeat and Deportation 27 Eylül 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. University of Southern California, 1994
- Неизвестные войны России. Взятие Кбааде и завершение Кавказской войны в 1864 г.
- CircassianMinsterls, 2015
- King, Ghost of Freedom, p. 47–49.
- Anzor, Nıbe. Çerkes Meclisi'nin 150. Kuruluşu.
- Genel
- Henze, Paul B. 1992. "Circassian resistance to Russia." In Marie Bennigsen Broxup, ed., The North Caucasus Barrier: The Russian Advance Towards The Muslim World. London: C Hurst & Co, 266 pp. (Also New York: St. Martin's Press, 252 pp.) Part of it can be found here. Retrieved 11 March 2007.
- Richmond, Walter (2008). The Northwest Caucasus: Past, Present, Future. Routledge. ISBN 978-0-415-77615-8. 27 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi: Chapter 4 (excerpt)
- Tsutsiev, Arthur, Atlas of the Ethno-Political History of the Caucasus, 2014
Konuyla ilgili kaynaklar
- Baddeley, John F. (1908). The Russian conquest of the Caucasus. London: Longmans, Green and Co. ISBN 0-7007-0634-8. 20 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Şubat 2020.
- Goble, Paul. 2005. Circassians demand Russian apology for 19th century genocide. Radio Free Europe / Radio Liberty, 15 July 2005, 8(23).
- Karpat, Kemal H. 1985. Ottoman Population, 1830–1914: Demographic and Social Characteristics. Madison, Wis.: University of Wisconsin Press.
- Levene, Mark. 2005. Genocide in the Age of the Nation State. London; New York: I. B. Tauris.
- King, Charles. 2008. The Ghost of Freedom: A History of the Caucasus. Oxford Univ. Press.
- Mackie, J[ohn] Milton. 1856. Life of Schamyl: and narrative of the Circassian War of independence against Russia.16 Şubat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 1-4255-2996-8
- McCarthy, Justin. 1995. Death and Exile: The Ethnic Cleansing of Ottoman Muslims, 1821–1922. Princeton, NJ: Darwin. Chapter 2: Eastern Anatolia and the Caucasus.
- Neumann, Karl Friedrich. 1840. Russland und die Tscherkessen. Stuttgart und Tübingen: J. G. Cotta. In PDF through Google Books16 Şubat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Shenfield, Stephen D. 1999. The Circassians: a forgotten genocide?. In Levene, Mark and Penny Roberts, eds., The massacre in history. Oxford and New York: Berghahn Books. Series: War and Genocide; 1. 149–162.
- Unrepresented Nations and People Organisation (UNPO). 2004. The Circassian Genocide3 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 2004-12-14.
- Ibid. 2006. Circassia: Adygs Ask European Parliament to Recognize Genocide16 Şubat 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 2006-10-16.
- Journal of a residence in Circassia during the years 1837, 1838, and 1839 – Bell, James Stanislaus (English)
- The Annual Register. 1836. United Kingdom
- Butkov, P. G. 1869. Materials for New History of the Caucasus 1722–1803.
- Jaimoukha, A., The Circassians: A Handbook, London: RoutledgeCurzon; New York; Routledge and Palgrave, 2001.
- Khodarkovsky, Michael. 2002. Russia's Steppe Frontier: The Making of a Colonial Empire, 1500–1800. Bloomington: Indiana University Press. Series: Indiana-Michigan series in Russian and East European studies.
- Leitzinger, Antero. 2000. The Circassian Genocide. In The Eurasian Politician, 2000 October 2000, Issue 226 Haziran 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi..
- Richmond, Walter. The Circassian Genocide22 Aralık 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Rutgers University Press, 2013. 9780813560694
- Shapi Kaziev. Kaziev, Shapi. Imam Shamil. "Molodaya Gvardiya" publishers. Moscow, 2001, 2003, 2006, 201012 Mayıs 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 12 Mayıs 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.