Hadım Hasan Paşa
Hadım Hasan Paşa (ö. Mayıs 1598 İstanbul), III. Mehmed saltanatı döneminde 3 Kasım 1597-9 Nisan 1598 tarihleri arasında beş ay altı gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamı.
Hadım Hasan Paşa | |
---|---|
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 3 Kasım 1597 - 9 Nisan 1598 | |
Hükümdar | III. Mehmed |
Yerine geldiği | Damat İbrahim Paşa |
Yerine gelen | Cerrah Mehmed Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Ölüm | Mayıs 1598 İstanbul |
Hayatı
Aslının ne olduğu tartışmalıdır.[1] Bazı kaynaklar Arnavut olduğunu bildirirler. Devşirme olarak İstanbul'a saraya getirildi. Enderun'da eğitim görüp, hadım bir ak-ağa olarak görev yaptı. Sonrasında haznedarbaşılığa kadar yükselebildi.
Saraydan çıkma yapması 1580'de Mısır valiliği görevine atanması ile oldu. Ancak Mısır'daki görevi süresince, hakkında İstanbul'a çok şikayet yapıldı. Bu görevde 1 yıl bulunduktan sonra valilikten azledilip, İstanbul'da geri çağrılıp hapse konuldu.
Fakat Valide Sultan'a gönderdiği hediyeler ve paralar nihayetiyle affedildi ve hapisten çıkarıltıldı.[1] Önce 1583'te Şirvan Beylerbeyi sonra da Revan Beylerbeyi görevleri verildi. Sultan III. Mehmed'in de katıldığı Eğri Seferi sırasında İstanbul'da bulunmakta idi ve "İstanbul Muhafızı" ve "Sedaret Kaymakamı" görevini yaptı.
1597'de Sadrazam ve Serdar olan Damat İbrahim Paşa kuzey Balkanlarda askeri br sefer düzenlemek hedefiyle Davutpaşa'da otağa çıktı. Ama hasta olduğunu ileri süren Sadrazam buradan sefere başlamaktan çekindi. Bu nedenle Damat İbrahim Paşa 3 Kasım 1597'de III. Mehmet tarafından sadrazamlıktan azledildi ve yeni sadrazam olarak sultanın mührü Hadım Hasan Paşa'ya verildi.[2]
İstanbul'da asayiş, Celali isyanlarının getirisi olarak, çiftini bozarak şehre gelen çok sayıda fakir köylü muhacirler nedeniyle bozulmuştu. Sultan III. Mehmet , o kış İstanbul'a dönmekle beraber, Davutpaşa'da yaptırdığı yeni sarayda kalmayı tercih etmişti. Ocak 1598'de annesi "Safiye Sultan" adına yeni bir cami (sonradan Yeni Cami adını alan camii) inşa etmek üzere başkentin merkezlerinden olan Eminönü'nde kamulaştırmaya başlandı. Burada bulunan çoğu kağir taştan yapılmış olan evlerden oluşan Yahudi mahalleleri ve bir Yahudi sinagogu, gayet yüksek bedel ödenerek kamulaştırılıp yıkılmaya başlandı. Mart 1599'da şehir halkı hem ilkbaharı hem de Ramazanı kutlamak için hazırlık yapmaya başladı. Ancak bu dönemde enflasyonun birden şiddetlendi ve fiyatlar konulan narhlara aldırılmadan iki misli arttı. Bu artış bir süre daha devam etti. Çarşı kontrolü ile görevli olan yeniçeriler esnafa karışmaz, vergiler toplanamaz olmuştu. ve darbedilen gümüş akçeler tağyiş edilerek paranın değerinin düşürülmesi stratejisine başvuruldu. Devlet idaresinden herkes şikayet eder oldu.[2]
Hadim Hasan Pasa devletin malî durumunu sıkı kontrole almak istemekteydi. Bu nedenle devletin giderlerini karşılamak için vergi gelirlerini artırma yolunu seçti. "Tüccar Akçesi" adı verilen ve ticaretten alınan bir yeni vergi ihdas etti. Mısır'dan dönüşünde hapsedilmesine sebep olan Kapıağası Gazanfer Ağa'yı elemine etmek için çareler aramaya başladı. Şeyhülislam Sunullah Efendi'nin yerine, Hoca Saadeddin'in getirilmemesi yönünde yaptığı çabalarla da Hoca Saadeddin'i kendine düşman etti. Kapıağası Gazanfer Ağa ile Hoca Saaddedin Efendi birliğe geçip aralarına Yeniçeri Ağası Tırnakcı Hasan Ağa'yı da katarak sadrazam aleyhinde çalışmaya başladılar. Sadrazamın memuriyet tayinlerinden büyük meblaglar topladığı ve bunu Safiye Sultan'a verdiği söylentileri yaygınlaştı. Sonunda düşmanları, Hadım Hasan Paşa'nın rüşvet defterini ele geçirmeyi başarıp bunu III. Mehmet'e sundular. Sultan, halkın şikayetleri doğrultusunda yaşanan karışıklıkların haberini de aldı. III. Mehmed bu konu hakkında Şeyhülislam Bostanzade Mehmed Efendi'ye danıştı. Ramazan ayı içinde Sadrazam Hadım Hasan Paşa, yaklaşık 6 ay sedarette bulunduktan sonra, 9 Nisan 1598'da azledildi. Yerine Sadrazam olarak Cerrah Mehmed Paşa getirildi.
Azli ile birlikte bostancıbaşı tarafından divandan alınıp Yedikule'de tutuklandı. Hapiste birkaç hafta kaldıktan sonra Mayıs 1598 başlarında (Hicri Ramazan 1006'da) Yedikule'de boğularak idam edildi.
İngiliz Elçisi Lalo'ya göre Hadım Hasan Paşa'nın bu akıbetine baş neden Valide Safiye Sultan'ın devlet işlerine devamlı müdahalesinden çok sıkılıp ondan şikayet etmesidir. Bu hatıralarda Hadım Hasan Paşa'nın "Valide Sultan beni takside bağlamıştır" diye açıkça şikayet etmesi sonunda azil edilmesi ve idamı hakkında ayrıntılı bilgi sağlanmaktadır.
Eserleri
İstanbul'da Cağaloğlu semtinde mescit, medrese. çeşme ve sebil yaptırmıştır. Türbesi de bu külliye içindedir.
Kaynakça
- Uzunçarsılı, İsmail Hakkı, (1954) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım , XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011 ISBN 978-975-16-0010) say.357
- Sakaoğlu, Necdet (1999), Bu Mülkün Sultanları', İstanbul:Oğalak.p say.191
Dış bağlantılar
- Uzunçarsılı, İsmail Hakkı, (1954) Osmanlı Tarihi III. Cilt, 2. Kısım , XVI. Yüzyıl Ortalarından XVII. Yüzyıl Sonuna kadar), Ankara: Türk Tarih Kurumu (Altıncı Baskı 2011 ISBN 978-975-16-0010) say.357-358
- Danişmend, İsmail Hâmi (1971), Osmanlı Devlet Erkânı, İstanbul:Türkiye Yayınevi.
- Tektaş, Nazım. (2009), Sadrâzamlar - Osmanlı'da İkinci Adam Saltanatı. İstanbul:Çatı Kitapları. ISBN 9789758845000
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Damat İbrahim Paşa |
Osmanlı Sadrazamı 3 Kasım 1597 - 9 Nisan 1598 |
Sonra gelen: Cerrah Mehmed Paşa |