İbrahim (padişah)
Sultan İbrahim (d. 5 Kasım 1615, İstanbul – ö. 18 Ağustos 1648, İstanbul), 18. Osmanlı padişahı ve 97. İslam halifesidir. İbrahim, 8 Şubat 1640'ta ağabeyi IV. Murad'ın ölümü üzerine 25 yaşında ve 18. padişah olarak Osmanlı tahtına çıktı. Şehzadeliğinde çok sıkı bir saray hayatı yaşamış, erkek kardeşleri IV. Murad tarafından öldürtülmüş[1] olduğundan korku içinde büyümüştü.
Sultan İbrahim | |
---|---|
İslâm Halifesi İki Kutsal Caminin Hizmetkârı | |
Konstantin Kapıdağlı tarafından çizilmiş portresi | |
18. Osmanlı Padişahı | |
Hüküm süresi | 9 Şubat 1640 – 8 Ağustos 1648 |
Önce gelen | IV. Murad |
Sonra gelen | IV. Mehmed |
Çocukları |
IV. Mehmed II. Süleyman II. Ahmed |
Hanedan | Osmanlı Hanedanı |
Babası | I. Ahmed |
Annesi | Kösem Sultan |
Doğum |
5 Kasım 1615 İstanbul |
Ölüm |
18 Ağustos 1648 (32 yaşında) İstanbul |
Defin | I. Mustafa türbesi |
Dini | İslam |
İmza |
Şehzadeliği
I. İbrahim 5 Kasım 1615 tarihinde doğdu. Babası Osmanlı Padışahı I. Ahmed, annesi Kösem Sultan'dır. Babasının 1617 senesinde vefat etmesi ve amcası I. Mustafa'nın tahttan indirilmesi ile ağabeyi II. Osman tahta çıktı. Daha iki yaşındayken Kafes'e kapatıldı. Daha sonra aynı anne'den doğan ağabeyi IV. Murad tahta çıktı. Sultan IV. Murat'ın emriyle Şehzade Bayezid 1635'te Revan Sefer'ine çıkarken ibrişim kemendiyle boğduruldu. Aynı zamanda diğer kardeşi Şehzade Süleyman da boğduruldu.[2] Kösem Sultan'dan doğan öz kardeşi Şehzade Kâsım ise 1638'de Bağdat Seferi arefesinde boğduruldu.[3] Sultan İbrahim'in tahta nasıl çıktığı hakkında çeşitli tevatürler bulunmaktadır. Fransız seyyah Du Loir'in seyahatnamesine göre, IV. Murad ölürken hayatta kalan tek şehzade olan İbrahim'i öldürmek üzere Şeyhülislam Zekeriyazade Yahya Efendi'den fetva almış ve kendisinden sonra tahta Kırım Han'ının geçmesini istemişti. Fakat bu emir Kösem Sultan tarafından engellenmiş, böylece Şehzade İbrahim Osmanlı tahtına çıkmıştı. Solakzade Mehmed Hemdemî'ye göre ise, IV. Murad ölüm döşeğindeyken kardeşi İbrahim'i çağırıp tahtın kendisinden sonra ona nasip olacağını söylemiş ve halkı koruyup gözetmesi vasiyetinde bulunarak kardeşiyle helalleşmişti.
Osmanlı kroniklerinde anlatıldığı üzere; ağabeyinin vefat haberini İbrahim, bunun kendisini öldürmek için bir tertip olduğunu düşünüp odasından çıkmak istememiş, ancak ağabeyinin cesedini gördükten sonra ikna olmuş ve tahta cülûs etmiştir.[4]
Dönemin önemli olayları
Sultan İbrahim tahta geçtiğinin ilk senesinde Emirgüneoğlu olayı yaşandı. IV. Murad'ın İran Seferi sırasında Revan Kalesi kumandanı olan Emir Mirgünoğlu, kalenin fethinden sonra affedilerek Emirgan’da oturmasına izin verilmişti.[5] Mirgünoğlu, IV. Murad'ın ölümünü fırsat bilerek bölücü ve yıkıcı propaganda yaptı. Bu faaliyetleri üzerine İbrahim, onu idam ettirdi. Ancak bundan dolayı İbrahim bazı çevrelerden düşmanlar edindi.
Diğer taraftan, Malta Şövalyelerinin fırsat buldukça Türk ticaret gemilerine saldırmaları yüzünden, Sultan İbrahim onların en büyük sığınağı olan Girit Adası'nın fethini emretti. 20 Haziran 1645'te Sakız Adası'ndan denize açılan Osmanlı donanması, 17 Temmuz'da Girit'in Hanya limanını fethetti. Hanya'nın Osmanlılar tarafından fethi, Avrupa'da büyük etki uyandırdı. Almanya ve İtalya bölgelerinde ülkeler asker göndererek Venedik'e yardım kararı aldılar. Hanya muhafazasına getirilen Deli Hüseyin Paşa, harekâta devâmla Resmo Kalesi'ni ele geçirdi.
Bu sırada Hezarpare Ahmed Paşa aleyhine olarak başlayan isyan, İbrahim'in de tahttan indirilmesiyle sonuçlandı. Tahta oğlu IV. Mehmed çıkarıldı. İsyancılar ve bunların önderi olan Sofu Mehmed Paşa, İbrahim'i idam ettirdiler (18 Ağustos 1648). Ayasofya Selatin haziresinde, caminin Roma döneminde vaftizhane olarak kullanılan kısmına defnedilmiştir (I. Mustafa ve İbrahim Türbesi).
Sultan İbrahim döneminde devletin iç huzurunun sağlanması, mali durumunun düzeltilmesi için önemli çalışmalar yapılmış, para basılmadan para ayarının düşürülerek ve vergilerin toplanarak hazinenin güçlendirilmesine çalışılmıştı.
Araba yasağı
İstanbul sokaklarında sık sık dolaştığı günlerden birinde önüne çıkan bir öküz arabası Sultan İbrahim'i hiddetlendirir.[6] Bunun üzerine Sultan İbrahim verdiği bir emir ile şehir içinde halka arabayı yasaklar.[7][8] Ancak günün birinde üfürükçüye gittiği sırada karşısına bir araba çıkması üzerine Sultan İbrahim, bundan sorumlu tuttuğu Vezîriâzam Sâlih Paşa'yı üfürükçünün evine çağırtıp oracıkta kuyu ipiyle boğdurttu.[9]
Varvar Ali Paşa İsyanı
Güzelliğiyle bilinen İpşir Paşa'nın Sivas'taki eşi Perihan Hanım'ı kendine isteyen Sultan İbrahim'in emrine Varvar Ali Paşa karşı gelmiş ve İpşir Paşa'nın eşini Sultan İbrahim'e götürmemişti.[10] Bu durum üzerine emri yerine getirmeyen Varvar Ali Paşa'nın görevinden alınmasına karar verildi. Onu öldürmekle görevlendirilen İpşir Paşa'nın saldırısına ise hazırlıksız yakalandı. Eşini savunduğu İpşir Paşa, Varvar Ali Paşa'nın sonu oldu. İdam edilen Varvar Ali Paşa'nın kesilen başı İstanbul'a yollandı ve İpşir Paşa da ödüllendirildi.[11][12]
Ölümü
Sultan İbrahim'in savruk harcamaları tamamen mücevher işli yeni bir saltanat kayığı yaptırması isteği ile daha da arttı. Bunun için esnaftan, ulemadan, ocak ağalarından ve devlet ricalinden ek vergiler istenildi ve buna muhalefet edecek olanların cezalandırılacakları duyuruldu. Kösem Sultan, bunun bir patlamaya yol açabileceğine dair Sultan İbrahim'i uyarmak istemesi dolayısıyla saraydan atılarak İskender Bahçesi'ne sürgün edildi. Sadrazam Tezkereci Ahmet Paşa ise kendi savruk harcamalarına devam etmekte ve oğlunun düğünü için yaptığı eğlentiler ve harcamalar hakkındaki haberler şehirde herkese yayılmakta idi.[13]
7 Ağustos 1648'de ulema Fatih'te (başlarındaki yeniçeri ağası) kapıkulu ocakları ağaları da Etmeydanı'nda Orta Camii'nde toplandılar. Sultan İbrahim'in sefahatine ve koyduğu samur ve amber vergisine karşı olarak bir ayaklanma üzerinde anlaştılar. Sabahleyin silahlanmış kapıkulu askerleri Fatih Camii avlusuna geldiler. Bunu haber alan sadrazam Tezkereci Ahmet Paşa korkup saklandı. O zaman başdefterdar olan Sofu Mehmed Paşa Fatih Camii'ne çağrıldı ve burada isyancıların liderleri olan ocak ağaları ve ulema liderleri tarafından geniş tecrübesi nedeniyle kendisinin sadarete getirildiği ilan edildi.[13] O zamana kadar sadrazam olan Tezkereci Ahmet Paşa saklandığı için kendisinden mühr-ü humayun alınamamıştı. O akşam geç saatlerde Tezkereci Ahmet Paşa saklandığı konağında yakalandı. Konağı yağmalandı. Eski sadrazam, Fatih Camii'ne isyancı kapıkulu askeri komutanları; ulema liderleri ile bunların veziriazam seçtikleri ve sarayın da bunu teyit ettiği Sofu Mehmed Paşa önüne getirildi. Orada Cellat Kara Ali tarafından boğularak idam edildi. Öldürüldüğü yaşının 50'yi geçtiği bildirilir.[14]
Sadrazam olan damadının katledilmesinden sonra, Sultan İbrahim durmadan haber gönderiyordu, isyancılara. Artık dağılınız. Bir değişiklik olmadığını tespit edince, saray burçlarına topları yerleştirtmiş, bostancıları silahlandırmıştı. İtaatsizlikleri devam ettiği takdirde hepsini kırıp geçireceği haberinin yayılsın istiyordu. İsyancılar ise Kösem Valideye saldıkları bir haberde, Şehzade Mehmed Sultanı Orta Camii'e göndermesini talep ettiler. Kösem Sultan bunun mümkün olamayacağını, böyle bir cülus adeti olmadığını, padişahın patırdısına bakılmamasını, kendisinin sarayda her ne kadar on iki bin silahlı bostancı neferi olmasına rağmen Ağaların kendisi tarafında olduğunu bildirdi. Cemiyet saraya geldiğinde bostancıların kendilerine iltihak edeceğini bildirdi. Bu bilgiyi ertesi gün gizlice kıyam erbabının yanıbaşına gelen Bostancıbaşı te'yid etti. O gün Cuma idi ve bu hâl üzere salatı cuma elden gitmişti. Atmeydanı'na doluşan kıyamcılar, ayak divanı istediler, orada da durmayıp saray içine daldılar. Karşılarında Sultan İbrahim değil, Valide Sultanı gördüler. Karşılıklı olarak konuştular. Valide Sultan kıyam edenlere her ne kadar mukavemet etmeye çalıştıysa da, oğlu İbrahim'in tahtta kalmasını sağlayamadı. Sonunda: "Varayım arslanımın sarıkcığını sardırayım ve çıkarayım" diyerek içeri girdiği görüldü. Az sonra küçük şehzade babaannesinin elinden tuttuğu halde, masum ve güzel yüzü ile göründü. Osmanlı tahtına oturtuldu. Birbir önünden biat ederek geçiyorlardı. Bu kalabalıktan ürken yeni padişah ağlamağa başlayınca, daha fazla rahatsızlık vermeyi önlemek için biat yeterli sayıldı. 6 Ağustos 1648 Çarşamba günü başlayan ihtilâl, cuma günü nihayetlendiğinde, Osmanlı tahtında otuz dokuz yıl hüküm sürecek, IV. Mehmed ünvanlı Sultan İbrahim'in oğlu vardı.
Mimari gelişmeler
Dönemin önemli mimari eserleri; Topkapı Sarayı'nın içine yapılan Sünnet Odası, yine Topkapı Sarayı'nda Sünnet Odası ile Bağdat Köşkü arasına inşa edilen Kameriye (İftar yeri) ve sarayın alt tarafında, deniz kıyısına yapılan yazlık Sepetçiler Köşkü'dür. Bir diğer eseri de Edirne'de Gazi Mihal Köprüsü'ne bitişik olarak Tunca Nehri üzerinde yaptırdığı Seferşâh Köprüsüdür. Bu köprü abisine (IV. Murat) olan bir sözden dolayı yapılmıştır.
Kişiliği
Sultan İbrahim üç erkek kardeşi IV. Murad tarafından öldürtülmüş, 23 yıl kafes denilen bölümde yaşamış, öldürülme korkusu nedeniyle sinirleri bozulmuş biri olarak 25 yaşında tahta çıktı.[15][16][17] İbrahim'in kişiliğine kardeşlerini öldürten IV. Murad'dan duyduğu korku damgasını vurmuştu. Öyle ki IV. Murad'ın ölüm haberi ona ulaştırıldığında buna inanmamıştı.[18]
Sultan İbrahim'in samur kürke ve ambere aşırı düşkünlüğü nedeniyle "kürk ve amber vergisi" denilerek halktan para toplandı.[19] Üstelik bu düşkünlüğü kedilere varıncaya dek sarayı samurla donatmasına neden oldu.[20] İbrahim sevdiği kedilere samur kürk giydirerek dolaştırıyordu.[21]
Kadınlara oldukça düşkün olan Sultan İbrahim, devletin en önemli haslarını kadınlarına vermekteydi.[22] Bir defasında İstanbul'daki en iri kadının kendisi için bulunmasını emretmiş[23] ve bulunan bu kadından memnun kalınca Şam'ın tüm gelirlerini ona bağışlamıştı.[24] Kadınlara olan düşkünlüğü Varvar Ali Paşa İsyanı'nın çıkmasına sebep oldu. Sultan İbrahim'in İpşir Paşa'nın Sivas'taki nikahlı eşini kendine istemesi Varvar Ali Paşa İsyanı'na neden oldu.[25] İsyan eden Varvar Ali Paşa idam edildikten sonra kesilen başı İstanbul'a yollandı.[26] Döneminde görevliler mevki ve geleceklerini Sultan İbrahim'in kadınlarından bekler olmuşlardı.[22] Sıkıntılarını gidermek için üfürükçüleri saraya dolduran Sultan İbrahim, Cinci Hoca olarak bilinen bir üfürükçüye özel ilgi gösteriyordu. Sultan İbrahim'i etkisi altına alan Cinci Hoca için dayalı döşeli bir saray inşa ettirildi.[27] Asıl amacı maddi kazanç elde etmek olan Cinci Hoca, sorumluluğu altındaki ilmiye kadrolarını rüşvetle satarak çok büyük bir servetin sahibi oldu.[27]
Ailesi
Eşleri
- Turhan Hatice Sultan[28]
- Saliha Dilaşub Sultan[28]
- Hatice Muazzez Sultan[28]
- Ayşe Sultan[23]
- Saçbağlı Sultan
- Mahıenver Sultan
- Şivekar Sultan[23]
- Telli Hümaşah Sultan[28]
- Zafire (Cariye)
Erkek çocukları
- IV. Mehmed
- II. Süleyman
- II. Ahmed
- Şehzade Murad
- Şehzade Selim
- Şehzade Osman
- Şehzade Bayezid
- Şehzade Cihangir
- Şehzade Orhan
Kız çocukları
- Ümmü Gülsüm Sultan
- Fatma Sultan[29]
- Gevherhan Sultan[30]
- Kaya Sultan
- Beyhan Sultan[31]
- Atike Sultan
- Ayşe Sultan
- Bican Sultan
Popüler kültürde Sultan İbrahim
- Zülfü Livaneli'nin Engereğin Gözündeki Kamaşma romanının Sultan İbrahim dönemini anlattığı varsayılabilir.
- Zeki Alasya ve Metin Akpınar tarafından sahneye konan Deliler isimli güldürüde İbrahim ile ilgili bir skeç yer almaktadır.
- Turan Oflazoğlu'nun birçok kez sahnelenen Deli İbrahim adlı tiyatro oyunu, Sultan İbrahim'in saltanatını ve kişisel dramını konu edinir.
- Muhteşem Yüzyıl Kösem adlı tarihi-Türk dizisinde şehzadelik dönemi Rıdvan Aybars Düzey, padişahlık dönemi Tugay Mercan tarafından canlandırılmıştır.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- 11 Ekim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. İlber Ortaylı, "Sekiz yıllık saltanatı bir faciaydı ", Milliyet, 14. 02. 2010. Erişim Tarihi: 16. 06. 2016
- Öldürülen Osmanlı Şehzadeleri ve Devrilen Padişahlar. "Öldürülen Osmanlı Şehzadeleri ve Devrilen Padişahlar". http://liberteryen.org/. 31 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Mart 2013.
|website=
dış bağlantı (yardım) - "Tahta çıkamayan Osmanlı şehzadelerinin akıbeti". http://www.mutlakbutlan.com. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ekim 2015.
|website=
dış bağlantı (yardım) - "Şehzade İbrahim'in tahta çıkışı". Erişim tarihi: 28 Ocak 2021.
- Günümüzdeki Emirgan semtinin adı bu kişinin isminden dolayıdır.
- Zuhuri Danışman, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, IX, Yeni Matbaa, s. 233
- Çelik Gülersoy, Eski İstanbul Arabaları, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Yayınları, s. 18
- Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, 3. cilt, s. 243
- Y. İzzettin Barış, Osmanlı Padişahlarının Yaşamlarından Kesitler, Hastalıkları ve Ölüm Sebepleri, Bilimsel Tıp Yayınevi, s. 141
- TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 42, s. 531
- Günümüz Türkçesiyle Evliyâ Çelebi Seyahatnamesi, 5. Kitap, Cilt I, Yapı Kredi Yayınları, s. 87-88
- Resimli Tarih Mecmuası, Iskit Yayınları, 1951, s. 752
- Sakaoğlu, say.255-269
- Uzunçarşılı
- İlhan Tekeli, Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, Cilt III, Kültür Bakanlığı ve Tarih Vakfı'nın Ortak Yayını, s. 120
- Zuhuri Danışman, Osmanlı Padişahları, Cilt II, s. 818
- Resimli Tarih Mecmuası, 7. cilt, İskit Yayınları, 1956, s. 440
- Zuhuri Danışman, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Yeni Matbaa, 1965, s. 211
- TDV İslam Ansiklopedisi, Cilt: 17, s. 301
- Meral Altındal, Osmanlıda Harem, Altın Kitaplar Yayınları, s. 90
- M. Çağatay Uluçay, Osmanlı Saraylarında Harem Hayatinin İç Yüzü, İnkılap Kitabevi, 1959, s. 29
- M. Çağatay Uluçay, Harem II, Türk Tarih Kurumu Yayınları, s. 49
- M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Ötüken Yayınları, s. 98
- Murat Bardakçı, Osmanlı'da Seks, Gür Yayınları, s. 221
- İlhan Tekeli, Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi, 3. cilt, Kültür Bakanlığı ve Tarih Vakfı, s. 187
- Resimli Tarih Mecmuası, İskit Yayınları, 1951, s. 752
- TDV İslam Ansiklopedisi, cilt: 18; s. 542
- Zuhuri Danışman, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, IX, Yeni Matbaa, s. 258
- M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Ötüken Yayınları, s. 101
- M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Ötüken Yayınları, s. 102
- M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Ötüken Yayınları, s. 103
Bibliyografya
- Uzunçarşılı, İsmail Hakkı (2003). Osmanlı Tarihi III. Cilt 1. Kısım: II. Selim'in Tahta Çıkışından 1699 Karlofça Andlaşmasına Kadar. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları. ISBN 975-16-0013-8.
- Sakaoğlu, Necdet (1999). Bu Mülkün Sultanları. İstanbul: Oğlak Yayınları. ISBN 875-329-299-6. say.255-269
- Kinross, Lord (1977). The Ottoman Centuries. İstanbul: Sander Kitabevi. ISBN 0-224-01379-8.(İngilizce)
Kaynakça
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta İbrahim (padişah) ile ilgili çoklu ortam kategorisi bulunur.
İbrahim (padişah) Doğumu: 5 Kasım 1615 Ölümü: 18 Ağustos 1648 | ||
Resmî unvanlar | ||
---|---|---|
Önce gelen IV. Murad |
Osmanlı Sultanı 9 Şubat 1640 - 8 Ağustos 1648 |
Sonra gelen IV. Mehmed |
Sünni İslam unvanları | ||
Önce gelen IV. Murad |
İslam Halifesi 9 Şubat 1640 - 8 Ağustos 1648 |
Sonra gelen IV. Mehmed |