Acara tarihi
Bu madde Gürcistan'ın Özerk bölgesi Acara'nın tarihini anlatmaktadır.
Gürcistan tarihi |
---|
Antik Çağlar |
|
Antik ve Ortaçağ tarihi
Arkeolojik buluntulara göre Acara Neolitik Çağlardan beri insanların yerleşim yeri olmuştur. Antik Gürcü kabilesi Moshlar antik çağlarda bu bölgeyi yurt edindi, Acara bölgesi MÖ 7. yy dan 3. yy. a kadar Kolhis'in bir parçasıydı. Bölge İberya Krallığı içerisinde MS 4. yy. sonlarında bir ilçe (saeristavo) olarak ortaya çıktı. MS 4. ve 5. yüzyıllarda Yunan tüccarlar tarafından kolonize edildi, Acara sahili daha sonra Roma hakimiyetine geçti. Bathus (Bathys) (günümüz de Batum) ve Apsaros (Apsaruntos) (Modern Gonio) bu zamanların önemli şehirleri ve kaleleri idi. Arkeolojik çalışmalar günümüz Kobuleti yakınlarında Piçvnari'de zengin bir antik kentin kalıntılarını ortaya çıkarmıştır. MS 2. yüzyılda Bathus, Roma lejyonlarının önemli bir askeri üssüydü. Apsaros tiyatrosu ile meşhurdu.
Hristiyanlık döneminin başlarında Acara Aziz Andreas, Aziz Matta ve Aziz Simon isimleriyle bağlantılıdır. Aziz Matthias'ın Batum yakınlarında Gonio kalesine defnedildiği söylenir. Acara MS 2. yüzyılda Lazika Krallığı'na katılmıştır. Bölgenin kilit kalesi Petra (Tsihisdziri) Bizans ve Farslar arasındaki Lazika Savaşı'nda (542-562) önemli bir rol oynamıştır.
9. yüzyılda bölge iki Gürcü devleti ; Tao-Klarceti ve Egrisi-Abhazya Krallığı arasında bölünmüştü.
11. yüzyılda Acara birleşik Gürcistan Krallığı'nın bir parçası oldu ve Samsthe Prensliği'nin yöneticileri tarafından idare edildi. Bölge 11. yüzyılda Selçuklular ve 13. yüzyılda Moğollar tarafından harap edildi. Gürcistan Krallığı'nın bölünmesinden ve buna mütakip iç savaşlardan sonra Acara 1535 yılında Guria Prensliği'nin bir parçası olana dek sürekli el değiştirmiştir. Bu dönemde Cenevizliler Karadeniz ticaret kolonilerinden birini Gonio'da kurdu.
Osmanlı yönetiminde Acara
1547'de Osmanlılar bölgeye akınlar düzenledi ve Batum'u ele geçirdi. 1564'te Guria Prensi Rostom Gurieli tarafından bölge kurtarıldı ancak 1582'de yeniden Türk yönetimine geçti. 1609 yılında Mamia Gurieli Batum'u geçici olarak geri aldı. Ancak Guria Prensliği, 1614'te bölgeyi Osmanlıya kaybetti. Bölge iki sancağa bölündü ve Çıldır (Ahaltsihe) Paşalığına bağlandı. Acaralıların bir bölümü diğer Gürcü bölgelerine göç ettiler. Kalanlar ise İslam dinini benimsediler. Osmanlılar Acara ve Himşiaşvililer gibi yerel Müslüman Gürcü asilleri üzerinde çok az direkt kontrole sahipti. Onlar yarı özerk beyler olarak yönetimde kaldılar ta ki Osmanlı hükümetinin 1850 yılındaki merkezileştirici reformları tanzimat ile görevlerinden alınmalarıyla bölge imparatorluğa daha da yakınlaştı. Tanzimat reformlarına bölgenin iki tabakasından da karşıtlıklar vardı ; ayrıcalıklarını kaybetmelerine gücenen asiller ve yeni vergiler ve Osmanlı ordusuna zorunlu askerliğe karşı olan halk. 1840'larda Saray çevre paşalıklardan Kör Hüseyin Bey (Himşiaşvili) tarafından başlatılan ayaklanmayı bastırmak üzere kayda değer sayıda asker toplamak zorunda kaldı. Kör Hüseyin Bey 1840, 1844 ve 1846 yıllarında üç sefer olmak üzere ayaklandı. Her seferinde yenildi ve sonunda Konstantinopolis'e mahkum olarak gönderildi.[1] İsyancıların arasında 1844 yılında İmam Şamil tarafından Dağıstan'daki Ruslara karşı mücadelesine gönüllü toplamak için gönderdiği Hasan Hasbi de vardı. O, Acara ayaklanmasının bastırılmasından sonra kaçmayı başardı.[2][3]
1853-1856 Kırım savaşı ve 1877–1878 Osmanlı-Rus Savaşı boyunca binlerce Acaralı Osmanlı ordusuna katıldı. 93 Harbi sırasında Batum Derviş Paşa komutasındaki 25.000 kişilik güçlü Osmanlı ordusunun yanı sıra Karadeniz kıyısında seyir eden Osmanlı savaş gemileri ile savunulmuştu. Ruslar General Oklobjio komutasındaki 15.000 kişilik Kobuleti birliğini gönderdiler ancak Oklobjio çatışma boyunca çok az bir başarı gösterebildi. O, 14 Nisan 1877'de Osmanlıları Muhaestate tepelerinden çıkardı ve 15 Kasım'a kadar oraya mevzilendi. Oklobjio'nun yaptığı tek ilerleme girişimi 11-12 Haziran'da Tsihisdziri ve Sameba tepelerindeki çarpışmalarda Osmanlılar tarafından önlendi. Kasım ayında Kars'ın ele geçirilmesi ve General Komarov'un Ardahan birliğinin Batum'a ilerleyişi ile birlikte Derviş Paşa'nın birliklerinin Batum'a çekilişi Oklobjio'ya yeniden harekete geçme fırsatı verdi ancak 18 Haziran 1878'de Tsihisdziri'ye yapılan saldırısı başarızlıkla sonuçlandı. Daha sonra bunu Rusların Batum'a karşı operasyonlarını bitiren ateşkes antlaşması izledi.
Rus yönetiminde Acara
Osmanlılar 3 Mart 1878'de Acara'yı (Osmanlı yönetimindeki ismiyle Acaristan) Rus İmparatorluğu'na terk etti. İslam'a karşı Rus baskısı nedeniyle binlerce Müslüman Muhaciroba denen göç dalgası ile Osmanlı topraklarına göç etti. Osmanlılar tarafından finanse edilen Acaralıların katıldığı "İntikamcılar" adlı bir direniş organizasyonu Rus memur ve subaylarına saldırılar düzenlendi. Ancak aynı zamanda diğer Gürcülerle birleştikleri için Rus yönetiminden memnun olan Acaralılar da bulunmaktaydı.
1878 Berlin Kongresi'nde bölgenin başkenti Batum porto franco yada serbest liman ilan edildi. 1880'lerin sonlarına doğru şehir önemli bir liman ve endüstri kenti haline geldi. 20. yüzyılın başında Batum, en eski boru hatlarından biri (Bakü-Batum boru hattı) ve bir demiryolu ile Bakü'nün petrol yataklarına bağlanmış ve dünyanın en önemli limanlarından biri haline gelmiştir. 22 Haziran 1892'de büyük bir tanker gemisi olan "Markus" Batum'dan Tayland'ın başkenti Bangkok'a doğru yola çıktı ve Süveyş Kanalı'nı geçen ilk petrol tankeri oldu.
Bölge (Rus egemenliğinde Batum Oblastı olarak anılır), 1905-1907 Rus Devrimi sırasında çok sayıda grev ve kanlı baskıya tanık oldu.
Birinci Dünya Savaşı sırasında, Acaralı muhacirler (Türkiye'ye göç edenler) Türk ordusu içinde bir tümen oluşturdular. 18 Aralık 1917'de ateşkesi takiben Rus kuvvetlerinin tahliyesi üzerine 14 Nisan 1918'de Osmanlı 37. Kafkas Tümeni Batum'a girdi.
1915 yılında, Osmanlı İmparatorluğu'na karşı devam eden savaş sırasında, Rus yönetimi, Batum bölgesinden Rusya tebaası Müslümanları Rusya'nın iç bölgelerine sürgün etme sürecini başlattı bu durum Gürcü aydınları tarafından protesto edildi. Kısa süre sonra, Rus Duması'ndaki Gürcü milletvekilleri, sınır dışı edilen Müslümanların Türk değil, “Müslüman dinlerine rağmen Gürcü ve dolayısıyla sadık Rus” olan Acaralılar olduğunu açıkladılar. Protestolarının bir sonucu olarak, Büyük Dük Georgi Mihayloviç detaylı raporunda oradaki Acaralıların Rus rejimine karşı olmadıkları sonucuyla sona eren bir soruşturmaya başkanlık etti. Kazakları ve Ermenileri Acaralıların sadakatsizlik iddialarından sorumlu tuttu ve onları yerel Müslümanlarla ortaya çıkan şiddetli çatışmaları kışkırtmakla suçladı. Sonunda, Büyük Dük Nikolay Nikolaevich, Acaralı liderlerle görüşmeye ikna edildi ve hatta sadakatlerinden dolayı onları ödüllendirdi. Acaralıların Rus İmparatorluğuna ihaneti iddiası soruşturması 1917 Rus Devrimi sonrasında 26 Ocak 1918'de kapatıldı.[4]
Sovyet yönetiminde Acara
Ana madde: Acara Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti
Aslan Abaşizde yönetiminde
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Yilmaz, Özgür (Ağustos 2014). "Tanzimat Döneminde İsyancı Bir Ayan Profili: Acaralı Kör Hüseyin Bey Hadisesi" [A Rebel Ayan Profile in the Tanzimat Period: The Incident of Kör Hüseyin Bey of Adjara]. Belleten. 78 (282): 611-657.
- Gammer, Moshe (2003). Muslim Resistance to the Tsar: Shamil and the Conquest of Chechnia and Daghestan. Taylor & Francis. ss. 250-251. ISBN 0714650994.
- Badem, Candan (2010). The Ottoman Crimean War (1853–1856). Brill. ss. 149-150. ISBN 90-04-18205-5.
- Eric Lohr (2003), Nationalizing the Russian Empire: the Campaign against Enemy Aliens during World War I, pp. 151-2, 220-1. Harvard University Press, 0-674-01041-8.